'AA, AY AAAYYY. OF OF OFFF. OOOFFF… GÖRÜYOR SUNUZ DEĞİL Mİ? VAY BE!...' TÜRK YAPIMI BELGESEL İZLEDİNİZ
Bu hafta biraz “ukala”lık yapmam geldi…
Gerek görsel gerekse yazılı basınımızdı önemli ölçüde “affedilmez” hatalara tanık oluyorum. Sinir bozucu oldukları kadar da “komik“ oluyorlar.
Kanalının da, programın da adını vermeyeceğim. Biri kız biri erkek iki kişi aynı ülkede aynı bölgede, ayrı zamanlarda belgesel çekiyorlar. Kız olanının parası çok, erkekte az para var ikisi de gördüklerini ve yediklerini izleyicilerine “belgesel” tadında aktaracaklar.
Bir Afrika ülkesindeler. Kız olanı lüks yaşam içinde gördüklerini, araştırdıklarını ve bildiklerini aktaracak, izleyici de bilgilenecek.
Kız başlıyor anlatmaya: "Ayyyy, canım yaa… Ah ah ahhh, bakar mısınız nasıl da sarılıyor… Aaaa canım yaaaa nasıl ama nasıl sayın seyirciler… Soydu gördünüz mü kabuklarını, nasıl sarılıyor nasıl besliyor?"
Efendim ekrandaki görüntü şu: Anne maymun yavrusuna sarılıyor, bakıcısının verdiği muzu soyuyor ve yavrusuna yediriyor…
Belgeseli bize sunan güzel hanımefendi de bizi bilgilendiriyor. “Ayyyy” derken bu maymunların cinsini “canım yaaa” derken kaç yıl yaşadıklarını, “görüyor musunuz” derken de kaç yılda bir doğum yaptıklarını anlatmış oluyor.
Daha derin bilgiler isterseniz belgesel hazırlayan hanımefendinin anlattıklarını aktarayım: “Ayy ne şeker şeyler”. “Yerim ben onları”. “İzlemeye doyamıyorum.” “Türkiye’ye getirmem için verirler mi acaba?”
Şaka değil ciddiyim. En çok izlenen olduğunu iddia eden bir Türk TV”sinden aktardım size bu belgeseli.
Belgeselcinin erkek olanını mı merak ettiniz? O, az parayla dolaşıyor daha ilkel şartlarda seyahat ediyor, sunuculuğu da bu hanımefendinin bir “tık” önünde, hepsi bu…
Görsel basında durum bu. Yazılı basında daha da vahim…
En “büyük”lerden olduğunu iddia eden gazetemizin Pazar ekinde bir röportaj. 1. Sayfadan yarım sayfaya yakın anonslu. Röportaj yapan arkadaşın imzası fotoğraflı (kelle paça yani) Röportaj göbekte 2 tam sayfa karşılıklı fotoğraflar, sorular cevaplar. Bilgilendirme kutuları ne ararsanız var her şey dört dörtlük. Ne yok biliyor musunuz?
Sıkı durun…
Röportajı verenin ismi yok arkadaşlar… Fotoğrafı var ismi yok… Sarı Çizmeli Mehmet Ağa!...
Bu rezaleti sosyal medyada paylaştım…
Herkes utandı bir tek “onlar” utanmadı…
Başka örnekler vermeyeceğim… Yani kısaca “ukalalığımı” kısa keseceğim…
Bu hafta “tebessüm”e de gitmedi elim… Gaziantep, ardından TSK’nin sınır ötesi operasyonu derken, gülecek halimiz pek kalmadı doğrusu.
Haftaya görüşmek dileği ile…