İSKENDER ÖZSOY

İSKENDER ÖZSOY

ÜSTÜ KALSIN

Köyden Beldeye, Beldeden Belediyeye

Köyden Beldeye, Beldeden Belediyeye

İngiliz gazeteci Bruce Clark’ın “Değişen nüfus yapısıyla Batı Anadolu’nun mikrokozmosudur.” diye tanımladığı Tuzla, çok uzak geçmişte Akritas adıyla anılıyordu.

 Osmanlı belgelerinde  adı “Niğde, nam-ı diğer Tuzla” ve “Yiğitli, nam-ı diğer Tuzla” diye  geçen Tuzla  Bursa’daki Yıldırım Bayezid Vakfı’na bağlı bir köydü ve adı 1530 yılından bu yana aynıydı; yani Tuzla.

Bugünlere gelince.

İstanbul’un doğu kapısı Tuzla cumhuriyet döneminde, 1992 yılında belediye oluncaya dek, idari bakımdan Gebze, Kartal, Pendik arasında gitti geldi.

Bu gidiş gelişler bence Tuzla’ya faydadan çok zarar getirdi. Bu nedenle Tuzla’nın son yüzyılını yazmaya kalktığınızda karşınıza “yoklar” çıkıyor.

Mesela elde Tuzla’nın kültürel varlıklarının envanteri yok, Atatürk’ün Tuzla’ya gelişleri, İçmeler’de kalışları konusunda yeterli çalışma yapılmamış, hatta bu gerçek hiç kabul görmemiş. 130 yıllık geçmişe sahip Tuzla Tahaffuzhanesi hakkında akademik araştırma, yayın yok.

1936 yılında müstakil belediye olan, sonraki yıllarda önce 1984 yılında Kartal, 1987 yılında da Pendik belediyesine bağlanan Tuzla Bakanlar Kurulu’nun 27 Mayıs 1992 tarihinde aldığı kararla müstakil ilçe statüsüne kavuştu.

Bakanlar Kurulu’nu bu kararı 3 Haziran 1992 gün ve 21247 sayılı Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımladı.

İstanbul’un yeni ilçesi Tuzla’ya Bursa’nın Orhangazi ilçesi kaymakamı Erdoğan Gürbüz atandı. Gürbüz 10 Ağustos 1992 tarihinde göreve başladı. Bu tarihten itibaren Tuzla’nın idari örgütlenmesi de fiilen başlamış oldu.

Tuzla’nın ilçe oluşu dolayısıyla 26 Ağustos 1992 tarihinde düzenlenen törene dönemin başbakanı Süleyman Demirel, İçişleri Bakanı İsmet Sezgin ve İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu katıldı.

DEMİREL’İN KONUŞMASI

Demirel törende şöyle konuştu:

“Bugün hepinizin hatırasında uzun süre kalacak bir anı yaşıyoruz. Tuzla ilçe olmuştur. Belediye olacaktır. Binaenaleyh arka mıntıkalara baktığımız zaman fevkalade güzel gelişiyor. Bu gelişmenin bir disiplin içinde olması bir imar disiplinine kavuşması Tuzla’nın ilçe olmasını gerektiriyor. Tuzla İstanbul’un en güzel köylerinden biridir. Denizi kirletilmeden ve havası çirkinleştirilmeden sokakları çarpık çurpuk hale getirilmeden gene kalkınan Türkiye’nin, modern Türkiye’nin Avrupa anlamında güzel bir şehri olacaktır. İşte buna hizmet edecektir.

Tuzla’nın ilçe olması onun içindir ki hepimizin sevinç içinde olması, coşku içinde olması. Yazın Tuzlalı olup da kışın başka yerde olanların gönlü Tuzla’dadır. Ama yaz kış Tuzlalı olanlara,  gerek yazın Tuzla’da olanlara, sizlere sesleniyorum. Hayırlı olsun.”

Kaymakam Gürbüz şunları söyledi:

“Ben de Tuzla’nın ilk kaymakamı olmanın gurur ve sevincini duyuyorum. Tuzla için tüm insanlarımıza yönelik hizmet seferberliği başlamıştır. Tuzla, İstanbul’un ve Türkiye’nin gelime potansiyeli en yüksek ilçelerinden biridir. Burayı ikinci yerleşim yeri olarak seçen sayın başbakanımız Tuzla’yı ve Tuzlalıları ne kadar ne kadar sevdiğini göstermektedir. Tuzlalılar bununla ne kadar övünse azdır.”

Ve 1 Kasım 1992 tarihinde yapılan ara yerel seçimlerle Tuzla artık müstakil belediyedir.

O günden bugüne geçen 33 yılda İdris Güllüce, Mehmet Demirci ve Şadi Yazıcı görev yaptı.

Emanet bugün İstanbul’un en genç belediye başkanı Eren Ali Bingöl’de.

……

Eğer yeryüzünde cennet olsaydı, Tuzla benim cennetim olurdu. Zira burada mutluyum.

Tuzla için çalışmaya, araştırmaya, yorulmaya değer.

……

Bu yazıda Tuzla’nın ilçe oluşu dolayısıyla yayımlanan Dünden Bugüne Tuzla broşüründen de yararlandım.

<