ABD BAŞKANLIK SEÇİMLERİ
Sevgili dostlar, başlangıç tarihi 1792 olarak ele alınmak üzere her 4 yılda bir tekrarlanan ABD başkanlık seçimleri süregeldiği üzere Kasım ayının ilk Pazartesi gününü izleyen Salı günü yapılmaktadır. ( Yıllara göre 02 Kasım - 08 Kasım tarihleri arasında değişkenlik gösterir.) Başkan seçilebilmek içintoplam 538 delegeden 270 delege sayısına ulaşmak gerekmekte.
Henüz resmi olarak açıklanmasa da Joe Biden’ın yarışta ipi göğüslemesiyleDonald Trump, ABD başkanlık seçimlerinde en son 1989 – 1993 tarihleri arasında görev yapan George H.W. Bush (1924 – 2018) ile birlikte görevdeyken ikinci kez seçim kazanamayan 6. başkan olarak tarihlere geçti.
Elbette bütün dünyayı siyasi ve ekonomik olarak ilgilendiren ABD başkanlık seçimleri ülkemizi de yakından ilgilendirmektedir.
ABD ile Kuzey Atlantik Asamblesi ( NATO ) şemsiyesi altında müttefik olarak askeri yönden işbirliğimiz var.Güneydoğu Avrupa’da Türkiye NATO’nun ileri karakolu konumunda.
Ayrıca Almanya ile birlikte en çok ticari ilişkimiz olan ülkelerden birisi.
ABD’den yılda 6.7 milyar Dolar ithalatımıza karşılık, 4.6 milyar Dolar ihracat hacmi bulunmakta ( 2019 verilerine göre Türkiye’nin yıllık toplam ihracatı 171 milyar 531 milyon Dolar. 2018 verilerine göre yıllık toplam ithalat ise 223 milyar Dolar.)
Değerli okurlar, Donald Trump öncesi, gerek Barack Obama ve gerekse daha önceki başkanlar döneminde de her ne kadar yeni bir şey olacak mı diye merak ve endişeler çoğalsa da, özellikle ABD tarihine baktığımızda genel dünya siyaseti açısından her seferinde değişen bir yeniliğin olmadığı görülür.
Rusya ve Çin ile rakip, İngiltere ile dost, Avrupa ile dengeli bir politika yürüten ve Kuzey Kore’ye tu kaka diyen ABD, genel gidişatında pek önemli bir sapmanın olmadığı hep benzer olağan bir çizgide kendi siyasetini yürütmektedir.
Çünkü ABD’de başkanlar değişse de ülkenin siyasetinde herhangi bir değişiklik olmaz. ABD’yi kişiler değil, eyaletlerinin bir arada ortak menfaatleri yönetir. Genel devlet yönetimiyle ilgili tercih edilen politikalar, yıllardan beri süregelen kıstaslar hep yerinde değişmeden durur ve ülke seçilen başkana değil, başkan ülkeye ayak uydurur. Uydurmak zorundadır. O nedenle ne demokratların, ne de cumhuriyetçilerin seçimi kazanmasınınküçük bazı detayların dışındaTürkiye’ye getireceği ya da Türkiye’den götüreceği fazla bir şeyolmaz.Çünkü ABD’nin genel çıkarları bunu gerektirmekte...
Günümüze değin en yaşlı başkan ve 1915 olaylarının soykırım olarak tanınması için geçtiğimiz yıllarda senatoya önerge sunan 56 yaşındaki Kamala Harris’i ilk kez kadın başkan yardımcısı olarak göreve getirecek olan Joe Biden’ın seçilmesi de, ABD’nin Türkiye ile olan ilişkilerinde geniş açılar meydana getirmeyecektir.
Kuzeyde Rusya, doğuda İran, biraz daha ileride Çin ve Akdeniz havzasında Arap ülkeleri, dolayısıyla petrol ve doğalgaz olduğu sürece Türkiye ABD için hep aynı önemde ve mesafede olacaktır.
Esen kalın.