M.ALTAY TÜTÜNCÜ

M.ALTAY TÜTÜNCÜ

AİLE ve ÖĞRENCİ SORUMLULUKLARI

AİLE ve ÖĞRENCİ SORUMLULUKLARI

Sevgili okurlar,

Bilindiği üzere, okullarımız, günümüz koşullarında,öğrencilerimizin sorumluluk kazanmalarını, bilim, kültür ve sanat yönünden ilerlemelerine katkıda bulunarak topluma yararlı olmalarını, akademik anlamda ise, geleceğe yönelik meslekler elde etmelerini sağlayan kurumlarımız olarak faaliyet göstermektedirler.

Ayrıca, öğrencilerimizin gelişimlerini destekleyecek şekilde zenginleştirilmeye devam eden bir yapıda olmalarıyla birlikte, her türlü eğitim öğretim imkânlarıyla yararlanılan kurumlar olarak öneme sahiptirler.Ancak, bahsettiğim özelliklere rağmen, maalesef okul bilincini kazanamamış, görevlerini yerine getirmeyen bazı öğrencilerimizin de bulunduğu ortamlar olarak hizmet sunmaktadırlar.

Şöyle ki,

Araç gereç dahi getirmekten acizlenen bazı öğrencilerin okul ortamlarında ödev sorumluluğu taşımadıklarını, derslere katılmadıklarını, sınıflarda kullanılan akıllı yazı tahtaları dahil olmak üzere, diğer okul araç gereçlerinin de dersle ilgisi olmayan amaçlarla gereksiz şekilde kullanıldığını zaman zaman gözlemlemekteyiz.

Ayrıca, her yıl ücretsiz dağıtılan ders kitaplarına karşın ders kitabı getirmeyen öğrenciler, başarı yönünden öğretmenlerimiz ile ailelere zor durumlar ve hayal kırıklığı yaşatmaktadır.Gerek öğretmenlerimizin ders anlatımlarını aksatan, gerekse sınıfta boş oturarak söz yerindeyse gürültü yapan öğrencilerin de bulunduğu böylesi değerli kurumlarımızda, annelerin, babaların üzerlerine birçok görevler, sorumluluklar düşmektedir.

Öncelikle, velilerimiz tarafından okul araç gereçlerini getirme ve ödev yapma alışkanlığı, okullarımızın değerli olduğu, öğrenmek, sorumluluk kazanmak için var olduğu bilinci, bütün öğrencilerimize kazandırılmalıdır.Böylesi hayati bir bilinci kazanamayan veya kazanmak istemeyen öğrencilerimize de gerekirse rehber öğretmenlerimizin, hatta psikologlarımızın desteğiyle görev ve sorumlulukları farkettirilmelidir.Özellikle örnek model öğrencilerle yol gösterilerek, ödüllendirmeler yapılarak, başarı, görev, sorumluluk isteği teşvik edilmelidir.

Sadece ve sadece okul idarelerine, öğretmenlere verilebilecek öğrenci üzerindeki ders ile okul ile ilgili görevlerin, belirli bir zaman sonra unutulması, okul ortamlarıyla sınırlı kalması ve böyle bir durumda da öğretmenlerimizin tek taraflı yorulmaları, yıpranmaları söz konusu olacağı için, kişisel, ailevi ve genel görevlerin bilinci, varlığı, devamı gereklidir.

"Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum" denildiği gibi bir harfin ötesinde bin kelime bile öğreten öğretmenlerimizin verdikleri emekleri karşılamak, yüklerini azaltmak, onlara yardımcı olmak için ailelerin de aynı duyarlılıkla yaklaşımlarda bulunmaları, öğrencilerimize yol göstermeleri, onların ders başarılarıyla birlikte davranışları yönünden kontrollü ve seviyeli olmaları amacıyla gereken önlemleri almaları, veli olarak sürekli okul ziyaretlerinde bulunmaları, hatta okul aile birliği çatısı altında eğitim kurumlarımıza maddi, manevi destek sağlamaları da anlamlı ve güzel olacaktır.

Unutulmamalıdır ki! Eğitim ve Öğretim başarısı, "ANCAK ve ANCAK", okul idareleri, öğretmenler, velilerle öğrenciler dörtgeninde gerçekleşebilir.

Sevgilerimle...

Mutlu kalın...

<