Akıl alınmaz, kullanılır!
Akıl veren çok olur...
Akılı veren ise, Allah’tır...
Akılı kullanmak her insanın ilk görevidir!
Bu nedenle, “deli” olanlar, direkt cennetlik olarak değerlendirilir...
Akılı olmayanın yaptığı her eylem suç teşkil etmez...
Hatta, bunun yasal dayanağı da “46” denilen rapordur...
Bu raporu alanın “Cezai Ehliyeti” yoktur!
Yani cezaevine atılmaz!
Bütün bunları da kabul etmek gerekir...
“Kılavuzu karga olanın burnu b....n kurtulmaz!”
Boşuna mı denilmiştir?..
Bu girizgahı, bir zamanların politik rüzgarlarını estiren Şevki Yılmaz için kaleme aldım...
***
Şimdi, bir zamanların çılgın çıkışlarıyla ünlü siyasetçisi, Şevki Yılmaz’ı tanımaya çalışalım...
Kendi sitesinde yer alanlarla...
Karamürsel Müftüsü Ali Efendi’nin (babasına nedense rahmetli dememiş) 1955 doğumlu oğlu olan Şevki Yılmaz, İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü’nden (1980) mezundur. Birkaç seçim kaybettikten sonra, 1994’de Recep Tayyip Erdoğan’ın da İBB Başkanı seçildiği yılda, Rize Belediye Başkanı oldu. Bir yıl sonra da yani 1995’de Refah Partisi’nden Rize Milletvekili seçildi. 28 Şubat süresinde, Batı Çalışma Grubu’nca (Ona göre, Bermuda Çetesi Grubu) birçok RP’lilerle birlikte, “siyasi yasaklı”lar listesine dahil edildi. Sonucun kötü olacağını düşündüğünden olacak kendi deyimiyle Almanya’ya “hicret” etti. Yani, peygamberimiz gibi başka bir yere gitti! Bir farkla, Müslüman bir ülkeye değil de, Hristiyan bir ülkeye... Acaba neden? Adalet ve demokrasi için mi?
7 yıl süren hicretinden sonra, ülkesine döndü, Şevki Yılmaz... Bugünlerde Yeni Akit gazetesinin yazarı, Akit TV’nin program katılımcısı...
Dini açıdan açıklamalarıyla, estikçe, gürledikçe toz kaldırıyor. 4 Ocak 2022 “Kürsü” programında, bakın neler söylüyor:
“Seçimler gelmeden, AK Parti kasanın ağzını açması lazım. Efendim, 700 ton altınımız var. Merkez Bankası’nda şu kadar dolarımız var diyorsunuz, eee kime bırakacaksınız? Bu hırsızlara mı? Allah aşkına yahu! Bu yangını başka türlü söndüremezsin. Açlık dinsizlik doğurur diyor peygamberimiz.”
Yani iktidara kasaları “sıfırla”yın diyerek akıl vermeye çalışıyor! Sonradan gelecekler, halkına su bile veremezsin demek istiyor!
Yani iktidara, kaybedeceksen geride bir şey bırakma öğüdünde bulunuyor...
İşte, Şevki bey bu sözleriyle akıl vermeye çalışıyor iktidara!
Şevki Yılmaz, iktidarı kaybetmemek için gerekirse, kasalar boşalsın, demek istiyor...
Aynı kişi, 19 Mayıs’taki programda ise, “En büyük ibadetlerden biri adalettir” diyor...
Aynı kişi, ancak kanunlardan da dert yanıyor! Düşünmüyor, akıl verdiği iktidarın 20 yıldır ülkeyi yönettiğini. Sormazlar mı, neden adaleti sağlamadılar, diye!
Kul hakkından kurtuluşun, affın olmadığını ifade eden Yılmaz, bu milletin varlığını yiyenleri görmüyor mu?
Azap çektirenlerin, adaletsiz işler yapanların kurtuluşu yok diyen Yılmaz, toplumun önemli bir bölümünün azap ve adaletsizlikten kırım kırım kıvrandığından haberi mi yok?
Ben bu tür insanlara, “Kendine Müslüman” diyorum...
Şevki Yılmaz, acaba "gitti gidiyor"u görüyor da çare mi bulamıyor?
Garip değil mi?
BİR ARAŞTIRMA, BİR ANALİZ!
21 Mayıs günü yapılan 3 siyasi mitingi de canlı yayınlardan izledim...
Biri Adana’dan, biri Gaziantep’ten, diğeri de İstanbul Maltepe’den...
Yeni Adana Stadı’nda Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, yurdun dört bir yanından gelen gençlere hitap etti. “Bir Gençlik Şöleni” adlı mitingin yapıldığı Yeni Adana Stadı’nın koltuk sayısı, tamı tamamına 33 bin 543... Bir ara sıra afişler yüzünden kapalıydı. Kale arkası denilen alanda sahne nedeniyle kimse yoktu... Benim saptamama göre, maksimum 20 bin kişi vardı...
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Maltepe’de yaptığı miting alanı 120 bin m2... Neredeyse tamamen doluydu. Abdurrahman Dilipak’ın tespitine göre, 1 m2, 4 kişi alabilirmiş. Bu saptamaya ben de katılıyorum... Yani, 120 bin m2’yi 4’le çarparsanız 480 bin eder! Biz bunun 80 bini de yok sayalım. Kılıçdaroğlu’nun “Milletin Sesi” mitingine en az 400 bin kişi katılmış!
DEVA Partisi lideri Ali Babacan’ın aynı gün yapılan Gaziantep mitingini neredeyse hiçbir kanal vermedi. İzlediğim kadarıyla mitingde 10-15 bin kişi vardı...
Ben bir yorum yapmıyorum...
Yapmak da istemiyorum
Ben sadece gördüklerimi aktarıyorum...
Aklınızı kullanın yeter!
Siz ister yorum yapın, ister sonucu tahmin edin!..