FARUK KORÇA

FARUK KORÇA

FARKLI TARAF

AMİRAL BATTI

Ülkemizin içeride ve dışarıda sorunlarını bertaraf edebilmek için mücadele eden T.S.K. mensupları canlarını hiçe sayıp şehit olurlarken, amiral rütbesine erişmiş, bu Milletin imkânlarıyla paşalık ünvanına sahip olmuş, Milletimizin değer verip saygı gösterdiği, insanlarımızın zor günler yaşandığı böyle bir zamanda yüzdört amiral bir araya gelerek, özgür görüş ve düşüncelerimizi açıklıyoruz diyerek gece yarısı adına ve içeriğine ne derseniz deyin, tehditkâr ifadelerle dolu bir bildiriyi yayınlamaları, darbe çağırışımı yapmış ve akla ister istemez akla önemli soruları beraberinde getirmiştir.

Montrö anlaşması ve Kanal İstanbul yıllardır TV ve basında tartışılıyor bu konuda uzman olan-olamayan istediğini söylüyor kimse konuşanlardan şüphe etmiyor. Ancak, onlarca kişiler bir araya gelip darbeleri anımsatacak şekilde hükümeti tehdit edip, Milli iradeye saygısızlık etmiyor. Her ne hikmetse darbeye teşebbüs edenlerin ve darbe yapanların T.S.K. içinden çıkmış bu vakada da ayrı rütbede insanların bir araya gelerek imzalı bildiri yayınlamaları, Ülkemizin en önemli meselelerini bir tarafa bırakıp, bir suni gündem yaratılmasına sebebiyet vermiş olup, bu suni gündemi yaratanlar da amirallerin kendisidir.

Ülkemize zarar vermek isteyen iç ve dış güçler her zaman olduğu gibi daima kahraman T.S.K. mensuplarını ayartarak, darbelere teşvik etmiş olmaları bu olayda da hemen akla darbeyi çağrıştırmıştır.

Bu bildiri hangi maksatlarla yazılıp yayınlanmış olsa da, bu amirallere ve bunlara cesaret ve destek verenleri amacına ulaştırmış, hem bir kaos ve suni gündem yaratılmasına sebebiyet verilmiştir. Emekli subay Talat AYDEMİR’in darbe teşebbüsünün rahmetli İNÖNÜ tarafından önlenmiş olduğu unutulmamalıdır.

Ancak yakın zamanda başımızdan geçen 15 Temmuz vakasından alınan dersler ile bu şahısların elebaşları anında gözetim altına alınmış ve hukuki işlemin başlatılmış olması ekonomiyi ve piyasaları etkilememiştir.

Benim anlamadığım bir kısım kişi ve kuruluşların siyasi parti mensuplarının TV ve basın organlarının "Ne yani? Emekli amiraller mi darbe yapacak? Bildiri yayınlamak suç mu? İnsanların özgür görüş ve düşüncelerini anlatmaları Anayasal haktır." diyerek, bu vakayı hafife alıp, bu amirallere destek verici beyanatta bulunmaları, bu insanların ilkokul çocuklarının bile anlayabileceği bir bildirinin asıl amacının özgür görüş olarak iyi niyetli olduklarına dair beyanda bulunmaları bunların da geçmişteki darbelerden ve 15 Temmuzdan ders almadıklarını göstermektedir.

Ne yapmak istiyorsunuz? Bu yapmak istediğiniz fitne değilse nedir? Hala aynı kafadasınız. Bu Ülkenin ve değerlerinin sahibi olarak yalnızca kendiniz mi görüyorsunuz? Ülkemizin hangi süreçten geçtiğini görmüyor musunuz? Etrafımız ateş çemberi, kuzeyimiz yeniden Dünya savaşına doğru ilerliyor.

Pandemi tüm Dünya'da ve Ülkemizde ortalığı kasıp kavuruyor. A.B.D.'den destek alan Yunanistan’ın Türkiye'ye yeltendiği bir ortamda bilerek veya bilmeyerek sergilenen bu alçakça tavırla kimlere hizmet ettiğinizin farkında mısınız?

Demokrasi tarihimizi her on yılda bir darbelerle geriye götürdüğünüz yetmedi mi?

Yaşı 80'i geçmiş emekli insanların yazdığı bu bildiriyi onlarca amiral hangi maksatla imzalayabildi? Bu bildiri bazı çevrelerce nasıl desteklenebilir?

Yapmayın, 15 Temmuz şehitlerinin kemiklerini sızlatmayın

Ülkeyi yönetmeye çok hevesliyseniz, bunun yolu-yordamı bellidir. Silah kullanarak bu yola tevessül edenlerin akıbeti hüsrandır. Ya mevcut bir siyasi partiye girer ya da bir araya gelip müstakil bir parti kurar, görüş ve düşüncelerinizi Millete giderek anlatırsınız.

Darbenin, darbe çağrıştırmanın büyük suç olduğu, cezasının müebbet hapis olduğunu bilmiyor musunuz? Çoluk çocuğunuza da mı acımıyorsunuz? 

MERHUM S. DEMİREL’DEN,…

ZİNCİRBOZAN

Yıl 1980, 12 Eylül darbesi ile DEMİREL iktidardan devrilmiş...

Askeri yönetim sakıncalı gördüğü bütün siyasileri Zincirbozan'da topluyor...

S. DEMİREL, H. CİNDORUK, D. BAYKAL ve onlar gibi birçok siyasi, yaşamlarını burada geçirecek.

Siyasi yasaklılar, DEMİREL başta olmak üzere Ankara'dan yola çıkıyorlar. Gidip Zincirbozan'da teslim olacaklar.

Tekirdağ'da mola verip yemek yiyorlar. Bu konuda tecrübesi olan DEMİREL'e endişeli sorular soruyorlar. DEMİREL endişeyi dağıtmak için her zamanki gibi fıkra anlatıyor.

CUNTA KURMAK MI, TURŞU KURMAK MI ZOR?

-“Turşu kurmak zordur.” demiş ve eklemiş

-“Önce kaliteli salatalıkları bulacaksın, bir kavanozu temizleyip salatalıkları tuzlu suya bastırıp bekleteceksin. Uzun süre sonra salatalıklar turşu olur.

Cunta kurmak için böyle bir işleme gerek yok. 

Kafiledeki eski siyasilerden biri DEMİREL'i uyarıyor.

-“Sayın DEMİREL, çok gecikiyoruz.”

DEMİREL cevap veriyor.

-“Ne yani. Gecikiyoruz diye bizi Zincirbozan'a almayacaklar mı?”

Sağlıcakla kalın.

<