BAŞKANLIK SİSTEMİ !
Hafife aldılar; Kasımpaşalı dediler, Kasımpaşalı Recep dediler, burun kıvırdılar . Küçümsediler, hor gördüler…
O önce Belediye Başkanı oldu. Şiir okuyup suç işledi. Fırsat bu fırsat diyerek , derdest edip kürsüden aşağı indirdiler, hapse koydular.
“Bundan artık muhtar bile olamaz” dediler.
Muhtar olmadı ama milletvekili oldu. Olsundu, o da bir görevdi. Sonra Başbakan oldu , sonra da Türkiye’nin seçilmiş ilk Devlet Başkanı oldu.
Yaptığı işlere çekince koydular; bakın zaman bizi haklı çıkaracak dediler.
Diktatör sıfatını yakıştırarak saldırdılar. Onlara göre, söz bitmiş, parlamenter demokrasinin sonu gelmişti.
Onlara göre , o bir zamanlar “Arap Baharı’nın eş başkanı”ydı. Kimilerine göre o pili bitmiş bir projeydi.
Onlara göre “ Bir dakika!” ve “15 Temmuz” birer tiyatro oyunuydu. Rejisi Batıydı..
Hakkında bu ve bunun gibi nice nahak sözler söylediler.
O tınmadı . Hak bildiği yolda yürümeye devam etti.
Nasipsizler , talihin açtığı yolda yorulmadan ilerleyen bu adamın yürüyüşüne parmak ısırdılar. Firavun’un Musa’ya dediği gibi “ Aşkolsun , acuzelikte bizi geçtin” dediler.
Karpuz kabuğuna yazılar yazdılar. Kurşun döktüler. Nallara çivilerle yazılar yazdılar. Papaz büyüsü yaptılar. Meşhur sihirbazlara, büyücülere, falcılara danıştılar. “Bunu nasıl tökezletip düşürürüz “, yolunda çareler aradılar.
Bu yolda daha nice tertip ve dalevera dubaraya başvurdular.
Hikmet-i Hüda; geçeceği yollara eşilen hendekler, sökülen kaldırım taşları kısa zamanda tekrar dizilip düzene konuyor, ağular ve zehirler tesirsiz kalıyordu.
Başkan “Yüce Yaratan”a sığındım demişti .. Büyüklerin duası üzerindeydi. Hızır Aleyhisselam’ın eli üzerindeydi. Sihirlere karşı efsunlanmış, ağuya karşı aşılanmıştı. Büyükler toplandı, remil atıp, yıldıznameye baktılar.
Gördüler ki, bu adam , kelle koltukta küffara karşı sefer eyleyen “Genç Osman” gibi tez ayak mazlumun hakkın zalimden alacak. Bu yolda daha nice övücü sözler söylediler.
Başkan sistemini kurmuş, sözünün üzerine söz konulmasını ,fitneye yer verilmesini önlemek için hazırlığını tamamlamıştı.
Batı’nın , “Benden izinsiz koruma tedbiri alamazsın ,yoksa yakarım yıkarım” şirretliğine pabuç bırakmadı.
Başkan , bağımsız dış politika yolunda önemli bir adım attı. Ülke savunmasında S-400 siparişini ile düne göre daha bir güvendeyiz. Huzur için kavli karar ettik, söz birliği yaptık.
Başkanlık sistemi sayesinde oldu bütün bunlar. Sözün üzerine söz konulmamış, patırtısız, gürültüsüz, tereyağından kıl çeker gibi füzelerimizi almıştık.
Tedbir bizden takdir Allah’tan.
Hayırlı olsun.