BİLGE
Sevgili dostlar, bir konu hakkında bilgi sahibi olmak yeterli gibi görünse bile, aslında yalnızca bilginin yeterli olmadığı pek çok konu bizleri zaman zaman bir takım araştırmalara, detaylara inmeye ve o konuyu irdelemeye zorlar. Yani o konuyu özümsemiş olmak tam anlamıyla bilgi sahibi olmanın gereklerindendir.
Bir örnek sunacak olursak; tarih okuduğumuzu düşünüyoruz ve öğrendiğimiz kanısına varıyoruz ama acaba öyle mi ?.
Osmanlı tarihini okuyorum: Varna Savaşı 1444 yılında I. Ulaszlo (1456-1516) komutasındaki Macar, Leh, Eflak ordularına karşı Osmanlı Padişahı II. Murat’ın (1404-1451) Bulgaristan Varna’da kazandığı savaştır.
Peki bu kadar mı ?..
Biraz daha ileri gidip savaşın iki ordu arasındaki sebep ve sonuçlarını da öğrenebiliriz.
Ama daha da ötesi, aynı anda başka bir yerde bu savaşa etki yapan ya da bu savaşın etkilediği nasıl bir olay oluyordu ?
İşte öğrenmeyi buralara kadar ilerlettiğimizde ve bunu geçmişle kıyaslayıp geleceğe taşıdığımızda, yalnızca kuru bir bilgi olmaktan öte, bu bilgiyi özümsemiş olmaktayız. O zaman bu olayla ilgili olarak yorum yapabilir, tahminlerde bulunabiliriz.
Bu durumun tarihle birlikte pek çok konuyu kapsaması elbette mümkündür.
Yalnızca sığ bilgi, yorumda eksiklik ve tahminde yanılgıya neden olabilir, yanıltabilir…
Özümsenmiş bilgi başarıyı kendiliğinden getiren aksiyondur.
Şüphesiz pek çok kriter olsa da, hem başarının, hem mutluluğun ve hem de yaşamakta olduğumuz hayatın, hepsinin yolu özümsenmiş bilgiye sahip olmaktan geçiyor.
Böylesine derya deniz bilgiye sahip olunmazsa ne olur ?
İnsanın kendisini taşıması zor olur !..
Başarıya odaklanan, ileri görüşlü, doğru tahmin ve değerlendirmelerde bulunan “BİLGE” dediğimiz insanların kişisel kütüphanelerinden ve başuçlarından eksik olmayan kitapların sırrı budur efendim…
Duruşuyla üzerinden asalet yansımasının sırrı da..,
Alçak gönüllü olmalarının gizemi de budur…
Esen kalın.
