BİR CORONA VİRÜS Kİ SORMA GİTSİN
Çin’de başlayan Corona Virüs vakası, Çin’den sonra tüm dünyada yayılmaya devam ederken, Türkiye’de görülmemesi bazılarını rahatsız etmiş olmalı ki, günlerce konuşuldu durdu. “Efendim, bizde de var ama saklıyorlar” dendi.
Alınan önlemler, yapılanlar yok hükmündeydi neredeyse.
Sağlık bakanının art arda yaptığı açıklamalar bile kâr etmiyordu... Bu konu öyle bir hale geldi ki sanki Corona Virüs vakasının bizde de görülmesi herkesi sevindirecekti. Sanki herkes derinden bir “oh” çekecek, nihayet diyecek, çığlıklar atacaktı.
Nasıl bir duygu bu anlamakta zorlanıyorum açıkçası.
Nihayet geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanı Koca, televizyon ekranından Corona Virüs vakası görüldüğünü açıkladı. Açıklanan andan itibaren yer yerinden oynadı. Fısıltı gazeteleri ve felaket tellalları anında canlı yayına geçti.
Halkta bir panik, bir endişe…
Marketlerde makarna kalmadı. Kolonya yok satmaya başladı. Maske fiyatları katlanarak arttı. Daha afilli maskeler üretilmeye başlandı. Maske takmak, virüsten korunmak için değil, “bak bende takıyorum, hem de en afillisini” noktasına geldi. Yeni trend maskeli dolaşmak oldu.
Bir de virüs uzmanları var ki sorma gitsin. Elbette gerçek uzmanlardan, doktorlardan söz etmiyorum. Bunlar doktordan daha doktor, uzmandan daha uzman bir tayfa. Konuştukça konuşuyorlar, ürettikçe üretiyorlar, anlattıkları yalan yanlış, kulaktan dolma bilgilere senin de kayıtsız şartsız inanmanı istiyorlar.
Uzmanlar diyor ki, bakın kardeşim bu iş çok abartılıyor. Bu güne kadar Corona Virüsten ölenlerin sayısı her yıl, gripten ölenlerin sayısının çok çok altında. Bu işte başka bir bir iş var.
Hemen ardından çakma uzmanlar boy gösteriyor yeniden. “Siz ne diyorsunuz efendi, bu iş o kadar basit değil.”
“Efendin rakamlar ortada” diyor diğeri.
Ama laf anlatmak mümkün mü? Millete veriyorlar gazı, veriyorlar gazı… Milletinde hoşuna gidiyor sanki.
Ortada ciddi bir şeyler dönüyor bu bir gerçek. Virüs mü tehlikeli yoksa bu soytarılar mı varın siz karar verin. Böyle giderse yakında sokağa çıkana deli gözüyle bakılacak.
Asıl virüs Corona değil, fırsatçılar, vurguncular ve soygunculardır. Bu virüsün tedavisi de mümkün değildir.
Bu iş birilerinin bal gibi işine yarıyor apaçık ortada. Kokusu çıkar elbette. Yavaş yavaşta çıkıyor zaten. Olan yine bize oluyor. Olan yine zavallı halka oluyor.
Biyolojik savaş, psikolojik savaş derken birileri ceplerini dolduruyor ve daha da doldurmaya devam edecek. İnsanlar ölüyormuş, ekonomi bitmiş tükenmiş, esnaf, ticaret erbabı kan ağlıyormuş kimin umurunda…
Sözlerim yanlış anlaşılmasın. Tedbir alınmasın, mücadele edilmesin demiyorum elbette.
Sadece “el insaf be kardeşim” diyorum o kadar…