İLTER AVCI

İLTER AVCI

BİZ KARADAN DA GEMİ YÜRÜTÜRÜZ...

BİZ KARADAN DA GEMİ YÜRÜTÜRÜZ...

 Rahmetli Nuri Conker zarif bir adammış. Bir akşam Atatürk'ün sofrasında şu fıkrayı anlatmış.

Hoca Galata köprüsünden geçiyormuş. Üsküdar vapuru yolcularının bağrıştıklarını  duymuş: <<-- Nedir derdiniz?>> diye sormuş.<<-- Vapurun kalkma zamanı geldi. Kaptan meydanda yok.>> cevabını vermişler.<<-- Ben kaptanlık bilirim.>> demiş. Geçmiş kaptan yerine. Tornistan gemiyi yürütmüş. Gemi gitmiş, Üsküdar kıyılarında karaya oturmuş. Yolcuların: <<-- Hani sen kaptanlık bilirdin?>> diye yeniden haykırışmaları üzerine de:

-----Ben gene bilirim ama deniz bitti, demiş.

Bizim için deniz, kara, hava fark etmez..

Fatih Sultan Memed'in sözü ile başlayalım..

 " Onlar boğazları zincirleyecek kadar akıllı ise, biz de karadan gemileri yürütecek kadar deliyiz"

Bugünkü dünyada sadece kuvvetli inanç yokluğu değil, sahip olduğumuz inançları açığa vurmakta gösterdiğimiz utangaçlık almış yürümüştür. Çoğu zaman " karışma, nene lâzım. Başını derde sokma" düşüncesi ile hareket etmekteyiz. Düzeltmeye muhtaç olan her türlü durumlar karşısında çoğumuzun mânevi sesi sanki kısıktır.

Milletlerarası konularda günün olaylarından kimsenin uzak kalamayacağını öğrenmiş bulunuyoruz. Teşebbüs edilen tarafsızlığın, kaçılan kötülüklere sebep olduğunu biliyoruz. Şunu iyi bilmek gerekir ki ; bugünkü dünyamız cesur ve açık sözlü insanlar tarafından kurulmuştur.

Dünyanın  büyük adamlarının hepsi şimdi ölü ama, bugün de onların uğrunda uğraştıkları kadar mühim meseleler mevcuttur. Bu meseleler karşısında kaldığımız zaman nasıl davranacağız? Düşündüklerimizi söyleyecek miyiz? Yoksa ahlâkı cesaretimiz zayıf olduğu için susacak mıyız?

İyi olana iyi, kötüye kötü diyebilen bir muhalefet anlayışı mı var bizde.. Yapmak bir yana ruhen çökertirler insanı. Devamlı kötü gidişe eleştiri ve öneri...,İyi yapılan işe de tebrik ve alkış olmalı...

Örnek olarak, bir kralın yüzüne karşı bile hareketlerini tenkit eden bir Nathan'a veyahut da kellesini koltuğunun altına alarak mahkemelerin âdil olmadığını söyleyen bir Paptist John'a bugün maalesef rastlayamıyoruz.

Milli ve dini alimleri ayıplamaya başlamadan önce, kendi kendimize ulusumuzun ve toplumumuzun problemlerini çözmek yolunda bir vatandaş olarak ahlâkı cesaret gösterip göstermediğimizi sormamız lâzım. Hemen her gün önemli bir konuda düşüncelerimizi açıklayıp onları savunmak fırsatı çıkmaktadır. Engel olan bir taraf da yoktur.

Çok sorunlar olduğu bir gerçek ama iyi şeylerin olduğunu söylemek de,  halka güven ve moral vereceği kesindir.

Hiç bir zaman halk da, güvensizlik, moralsizlik, umutsuzluk olmamalı. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK öyle sağlam temeller üzerine Türk devletini kurmuş ki,  hain iç ve dış güçler, bu temeli sarsamıyorlar, asla da sarsamayacaklardır.

Onun için; Deniz biterse, gemileri  karadan, kara biterse havadan yürütebilecek iradesi olan bir milletiz...

Tanrı Türkü Korusun.

Sevgi ve Saygılarımla.

 

<