ÇÖZÜM BAŞARIDIR
Her ne kadar Başkanlık Sistemi ile yönetiliyor olsak da Anayasa başta olmak üzere mevcut yasalar yeni sistemimize uyumlu hale getirilmelidir, TV basın-yayın organlarımızın birçoğu çıkarları doğrultusunda yayın yaptıklarından duyduklarımıza değil gördüklerimize inanmalıyız.
Ülkemizin en önemli meseleleri olan terör ile mücadele, ard arda meydana gelen tabii afetler ve insanlık âlemini tehdit eden salgın hastalıklara karşı ülkemizde alınan önlemler konusunda devletimizin yapmakta olduğu işleri yerinde görmek gerekir.
Terörle yıllardır devam eden silahlı mücadelenin yanı sıra ekonomik mücadele de semeresini göstermiştir. Silahlı güçlerimizin Allah yardımcısı olsun.
Bu milli davada milletvekillerimiz ve ilgili kurumlarımızın birlik ve dayanışma içinde olması ülkemizi komşu ülkeler gibi bölünmekten ve kaostan korumuştur.
Dünyanın en büyük projelerinden biri olan G.A.P. başta olmak üzere Doğu ve Güneydoğu’ya yapılan imar ve bayındırlık hizmetlerinin terörü durdurmada önemli rolü olmuştur. Terörle mücadele çözümleri başarıya ulaşmıştır. Bu problemin uzaması ve uzun yıllar devam etmesinin sebebi ülkemize husumet duyan dış güçlerin destek olmaları artık su yüzüne çıkmıştır. Bu başarıda en önemli rolü olan kahraman şehitlerimize minnetlerimiz ilelebet sürecektir.
Tabii afetlere karşı da getirilen çözümler, uygulamada gecikmeler sebebi ile istenilen neticeye henüz varılamamıştır. Ancak 17 Ağustos 1999 depremi sonrası çıkartılan 595 sayılı Yapı Denetim Kararnamesi ile yeni yapılan binaları depreme dayanıklı, fen ve sanat kurallarına uygun inşa etmek yolunda önemli bir adım atılmıştır. Ancak 595 sayılı Yapı Denetim Kararnamesi ile de eksik ve hatalı Yönetmelikler nedeni ile istenilen neticeye varılamamış olması nedeni ile siyasette bulunduğum dönemde Bayındırlık ve İskân Bakanının ricası ile katıldığım çalışmalarda hazırlamış olduğumuz kanun ve yönetmelik taslağı olan 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun çıkarılmış ve bu gün bu yasa sayesinde yeni binalar depreme dayanıklı olarak inşa edilmekte ve depremlerde hasar görmemektedir.
Mevcut yapılar için çıkarılan 6306 sayılı Kentsel Dönüşüm yasası her ne kadar yeterli olamadıysa da TOKİ ve mahalli idarelerin birçoğu mevcut binaların yenilenmesi ve güçlendirilmesi konusunda önemli mesafe almışlardır. Kentsel dönüşümün yeterli olamayışının en önemli nedeni müteahhitlik vasfı ve özellikleri taşımayan kişi ve kuruluşların bina sahiplerini yanıltmalarıdır.
Bu konuda devletimiz geçte olsa müteahhitlik yasasını yenileyerek liyakatsiz kişi ve kuruluşları elemiştir. Ancak bu işi yapabilecek nitelikli müteahhitler için bu iş cazibeli hale getirilmediği sürece yeterince kaybedilen zaman daha da uzayacaktır. Sadece kira yardımı ve düşük faizli kredi bu işe yeterli olmamıştır. Ada bazında dışında Kentsel Dönüşüm cazibeli ve zorunlu hale getirilmediği sürece bu iş istenilen neticeye varamaz. Yapı Denetiminde olduğu gibi bu konuda uzman kişi ve kuruluşların görüş ve tecrübelerinden faydalanılmalıdır.
Netice olarak; otomobil ve konut satışlarını baz alarak ekonominin iyiye gittiğini iddia etmek ne kadar yanıltıcı ise, askıda ekmek konusunu abartarak ekonominin battığını iddia etmek o derecede yanıltıcıdır.
Artık laf üstüne laf koymak değil,
taş üstüne taş koyma zamanıdır.
Milletvekillerimiz ve ilgili kurumlar BAŞARMAK için çözüm üretmelidir.
Erken seçim eğer çözüm ise, bunun gerekçesi açıklanmalıdır. Bugün en önemli mesele, bütün Dünyayı ve Ülkemizi tehdit eden Koronavirüs ile mücadele için birlik ve beraberlik zamanıdır.
Sağlıcakla kalın.