DEDİKODUSAL PSİKOLOJİK RAHATSIZLIKLAR
DEDİKODUSAL PSİKOLOJİK RAHATSIZLIKLAR
Sevgili okurlar,
Kurumsal ve toplumsal olarak nitelendirebileceğimiz resmi ve gayriresmi ilişkilerde "Dedikodu", bir diğer adıyla "Adam Çekiştirme", insan ilişkilerinde rahatsız edici boyutta "özel hayatın gizliliği" kuralını dahi ihlal ederek insanların kendilerinin bile farkında olmadan olumsuz şekilde konuşulmalarına, belkide haksız durumda var olmayan bir davranışın, olayın varmış gibi gösterilerek insanlar arasında "Paronaya" olarak bilinen fakat Tıp Dilindeki adı "Paranoid" şeklinde tanımlayabileceğimiz şüpheci rahatsızlık türündeki yaklaşımlara, ayrıca insan ilişkilerinin darp, hakaret, şiddet, hatta cinayet boyutunda zarar görmesine neden olmaktadır. Her ne kadar da "padişahın da veya kralın da arkasından söylerler" şeklinde yorumlamalar olsa da "Dedikodu", bireyler arasında güvensizlik, memnuniyetsizlik ve gereksiz şekilde diyalog sorunlarına, hatta daha birçok olumsuz ilişkilerin yaşanmasına da yol açmaktadır. İnsani ilişkilerde bireylerin kendi özel ve genel yaşantılarındaki ekonomik, kültürel, sosyal alanlarda takip etmeleri gereken ve önemle üzerinde durmaları gereken konular varken başka bireylerin yaşantılarındaki davranışları, ilişkileri, söylemleri ve gelişmeleri özellikle olumsuz yönden hakkında konuşulan yani dedikodusu yapılan bireyin veya bireylerin bulunmadıkları ortamlarda konuşmaları, gerek konuşulan kişinin onurunu, saygınlığını kaybetmesi açısından, gerekse dedikodu yapan bireyin veya bireylerin onurunu, saygınlığını kaybetmeleri açısından zarar verici, aşağılayıcı, psikolojik rahatsızlık derecesine varılabilecek iftira boyutunda olumsuz sonuçlar doğurabilir. Dolayısıyla kurumsal veya toplumsal bütün ilişkilerde bireylerin pozitif yani olumlu yönleri değerlendirilerek yorumlanmalı, ayrıca bu tarz söylemlerde bulunularak iyi ilişkiler sağlanmalıdır.
Mutlu kalın...