Derinlik ve kolaylık
Anlık düşünmek kolaydır. Güncel olayları ve kişileri konuşmak kolaydır. Beş duyu organıyla alınan algı
ve haberler üzerine konuşmak kolaydır. Önü ve arkası merak edilmeden göz önündeki ile ilgili
konuşmak kolaydır. Milletin genel kabulü içinde kalarak düşünmek ve konuşmak kolaydır. Yasal veya
gayrı yasal düzen ve örgün düzene uygun konuşmak, fikir üretmek kolaydır. Hemen kazanmak için
ihdas edilmiş oyunları oynamak kolaydır. İktidara paralel düşünmek, güçlünün düşündüğü gibi
düşünmek kolaydır. Siyasi liderlerin, önderlerin söylediklerini tekrarlamak ve bunu düşünme ve
konuşma saymak kolaydır. Ama bütün bu sayılanları toptan derleyip çöpe atmakta bir sakınca yoktur.
Xxxx
Siyasetçiler, ideali olanlar, maddi veya manevi hedefi olanlar, toplumlara yön vermek için düşünce
üretirler. Bu düşüncelerin tek hedefi vardır. Numune kabul edilen tipte insanlara sahip olmak. Yani
toplum ve gelecekle ilgili düşüncesi olan herkes, tek tip insan üretmek ister. Yönetenler bu tek tip
insan üretiminde daha şanslıdır. Çünki devlet gücünü kullanırlar. Ancak onların da ciddi bir meselesi
var. Tek tip insan üretirken o tek tip insanın karşıtını da üretirler istemeden.
Daha uzun devrede model insan üretmeyi hedefleyen düşünürler, düşünce adamları, fikir adamları
vardır. Yönetenlerin tek tipi ile düşünürlerin tek tipi arasında çok önemli farklar vardır. Öncelikle
yönetenlerin tek tipi, kendilerini beğenen, takdir eden, her zaman kendilerini seçecek kafa
yapısındaki insandır. Düşünürlerin tek tipinin aslında düşünürlere doğrudan faydası ve ilgisi yoktur.
Xxxx
Düşünürler, mütefekkirler, düşünce adamları belli ilkelere gönül vermişlerdir. Kimisi, toplumdaki
herkesin naazik, nezaketli olmasını hedefler. Bu hedefe varmak için eğitim verilmesini, toplum
hayatının buna göre yapılandırılmasını ister. Kimileri milli, kimileri dini, kimileri de insani değerleri
öne çıkaran insan tiplerini özler, onun gerçekleşmesi için hayatlarını harcarlar. Düşünen insanlar,
yönetenler kadar şanslı değildir tek tip insan üretmekte. Çünki çoğu iktisadi bir gücün sahibi
olmadıkları gibi, bürokratik yetkilere de sahip değillerdir. Onların sabırları , metanetleri, ümitleri
vardır.
Xxxx
Yaratıcı da insanı yarattıktan sonra onlara doğru ve yanlışın ne olduğunu anlatan nebiler ve kitaplar
göndermiştir. Her nebi ve her kitap Allah’dan, insanlara doğru ve yanlışın ne olduğunu anlatan
rehberlerdir. Demek ki, Allah Teala da insanın ideal olanını ve nefreti hak edenleri olmak üzere
ayırıyor. Son İlahi Vahiyde de, insanın yükseklerin en yükseğinden, alçakların en alçağına kadar
mertebelerde bulunduğu anlatılıyor. Hayvandan daha aşağı olan insanlardan söz edildiği gibi Allah’ın
dostu derecesine gelebilen insan tiplerinden de söz ediliyor.
Xxxx
Dinin, ilahi her dinin bir insan örneği var. Beşeri inançların da idealize ettiği insanlar vardır. Her inanç
öbeğinin olduğu gibi her siyasi öbeğin de model insanları vardır. Bir öbeğin tek tip, ideali, kutsalı,
putu, tabusu olmuş biri, bir başka öbeğin anlayışına göre cehennemin dibine gitmesi gereken biri
olarak kabul edilebilir. Arzular, ihtiyaçlar, beğeniler, kabuller, redler, algılar ve yorumlamalar farklı
olabiliyor. Peki, herkesin kabul edebileceği bir tip var mı? Bu sorunun cevabı olumlu değil. Hazreti
Peygamber daha çocukluk ve gençliğinde güvenilen bir insan olmasına rağmen, herkesin takdir ve
beğenisine sahip biriyken, Allah birdir hükmünü hatırlatmaya başladığında bir kesim için, öldürülmesi
için pilanlar yapılan biri haline geldi.
Xxxx
Son vahiyde deniliyor ki, ‘Siz bilmezsiniz. Neyin hayır-iyilik, neyin şer-kötülük olduğunu siz
bilemezsiniz. O gün geldiğinde, mahşerde, herkes toplandığında, herkese bilmedikleri öğretilecek.’
Yaklaşık olarak bu anlamda sözler var.
Bilemiyoruz. İstediğimiz şeyler istenmeye değer mi, değmez mi? Müslüman olan insanlar gibi başka
inanç sahibi insanlar da işin kolayını icat etmişler. Allah’ım Peygamberimiz neleri istediyse onları
senden istiyoruz. Nelerden sana sığındı ise biz dahi onlardan sana sığınıyoruz.
Xxxx
Derinlik zordur. Yüzeysel kolaydır.