DİL VE DÜŞÜNCE
ÖNSÖZ GÖKTÜRKSON SÖZ ATATÜRK
Dil yarası, kurşun yarasına benzemez, acı ve gözyaşı verir...
Türkçe'nin Arapça ve farsça dilinden arınması ve öz benliğimize kavuşmanın mutluluğu içindeyiz. Bu vesile ile okuma yazma oranı yükselmiş; bilim, ilim ve teknoloji konusunda dünya ile yarışır duruma gelmiş bulunmaktayız… Peki bunu kime borçluyuz ?
Tabi ki, ulu önderimiz Atatürk'e. Onun yolundan gitmek mutluluğun ve refahın belgesidir… Ruhu Şad olsun.
Düşüncenin insan hayatı için ne derecede önemli olduğunu söylemeğe lüzum yoktur sanırım. Herhangi bir mesele karşısında takınılan zihni tavır, genel olarak düşüncenin tariflerinden sadece birisidir karar safhasına konulan düşüncenin müspet veya menfi tecellisi ise, bir bakıma önceden yapılan zihni değerlendirilmenin mahsulü sayılabilir.
Doğru bir düşünce sahibi olmak elbette ki bazı şartlara bağlıdır. Bu şartların en başında şüphesiz iyi bir dille anlatım gücüne sahip bulunmak gerektiğini kimse inkar edemez.
Bir memlekette dil kargaşası devam ettiği sürece kavram kargaşası da sürer gider. Önce dilin düzgün olması, her türlü zoraki tasarruflardan korunarak kendi seyri içinde gelişmesi sağlanmalıdır. Bu gerçeği yüzlerce sene önce Konfüçyus ne güzel ifade etmiştir.
Dil düzgün olmazsa, kelimeler düşünceyi iyi anlatamaz. Düşünceler iyi anlatmazsa, yapılması gereken şeyler iyi yapılamaz. Gereken yapılmazsa ahlâk ve kültür bozulur. Ahlâk ve kültür bozulursa adalet yolunu şaşırır. Adalet yanlış yola saparsa, halk güçsüzlük ve şaşkınlık içine düşer. Bu sebeple söylenilen sözü doğru söylemeli. Hiç bir şey dil kadar mühim değildir.
Bu yazıdan maksadım, düşünce için dilin arz ettiği önemden bahsetmektir. O halde öncelikle dilin üzerine durmak, her zamankinden daha fazla bir zaruret halini almış bulunmaktadır.
Kardeşlerim; elimizden geldiği kadar, yüce İslâm dinimizi Türkçe ana dilimiz ile öğrenmemiz, inancımızı, ahlâkımızı, ilim, bilim teknoloji dalında da yükseltecektir. Bundan dolayıdır ki; biz henüz, " Kuran-ı Kerim " kitabımızın hayata bakışı ve içinde olan ilim, bilim ve icad’lara da ulaşamıyoruz.
Türk demek Türkçe demektir. Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması, milli hissin gelişmesinde başlıca etkenidir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir, yeter ki bu dil şuurla işlensin. Ülkelerini, yüksek istiklâlini korunmasını bilen Türk milleti dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır. " Kat'i olarak bilinmelidir ki, Türk milletinin milli dili ve milli benliği bütün hayatında hâkim ve esas olacaktır "
Attın kahrın ortasına
Ne haldeyiz bizi sına
Bu kâinat deryasına
Dalıp geçtik yalan dünya
Yüreğimde bir ateş var
Başka kula vermez zarar
Yana yana " Aşk" da karar
Kılıp geçtik yalan dünya.
( Mehmet Çakırtaş)
Sevgi ve Saygılarımla.