SELAMİ TURGUT GENÇ

SELAMİ TURGUT GENÇ

EN MASRAFSIZ İLAÇ..

Pandemi rakamlarıyla ürkütücü uzun yılı, yavaş yavaş yeni bir yıla kavuşturmak üzereyiz. Resmi açıklamalar ve raporlar, virüs vehametinin tırmanışa devam ettiğini gösteriyor.

Ülkeler arası gözlemlere bakılırsa hâlâ aşıdan kaçan ve uygulamaya katılmamakta ısrar eden karşıt vatandaşların da inatçı bir kesimi oluşturdukları görülüyor. Uzmanlar ise bu kimselerin direncini kırıp aşıya yönlendirmek için bilimsel verilerle çağrılara devam ediyorlar..

Kornaya karşı tedbir seçenekleri sadece aşılara kalmıyor. Vücudun direncini artırıcı besin seçenekleri de gündemden düşmüyor.

Aslında, virüs salgınının direncini kıracak en önemli şey oksijendir.

Kanımızın aykırı maddelerden arınması için akciğerlerin temiz oksijenle beslenmesi şarttır. Yediğimiz yiyeceklerden ne kadar önemli gıda takviyesi alsak da, vücut oksijensiz kalınca bunun büyük sıkıntısını beyin çekmektedir. Beyin vücuda alınan oksijenin önemli bir bölümünü tüketir. Beyine oksijen gitmediği takdirde ölüm olur..

O halde, çevremize şöyle derin bir göz atalım. Kentlerin egzozla yoğunlaşan, yahut çeşitli atık maddeleriyle kirlenen haline bakalım. Bir de oksijen kaynaklarını kurutan, sağlığımızla ilgili parazitleri gözden geçirelim. Vücudumuz sağlıklı yaşam için gerekli dengeleri kurabilmekte midir?

Kocaman bir hayır, bu konularda herkesin müşterek sesi olacaktır.

Yaşamın döngüleri içerisinde doğru nefes almadıkça, bol su içmedikçe vücudun harabiyetini hızlandırırız. Her türlü virüs için bir alan hazırlarız.

Dünya yüzünde oksijenin ürediği yerler ormanlardır. Genel ifadeyle bol oksijenli potansiyele sahip alanlarda yaşamsal aktiviteler daha hızlıdır. Bunun anlamı, vücut organları daha baskın savaşçıdır.

İnsan vücudunun korunmasında en masrafsız ilaç oksijendir. Temel yakıtımızın korunmasında orman ve ağaçlandırma faktörü çok önemlidir. Gerçi gençlik kurumları fidan dikilmesine teşvik edilmekteyse de millet aklının topluca bu dava etrafında örgütlendirilmesi pek kolay olmamaktadır.

İnsanlarımız ormanların yaygınlaştırılmasında sadık bireyler haline getirilmelidir. Toprak verimliliğinin ve ekili alanların çoğaltılması için devlet bütçesinden uyumlu fonlar ayrılmalıdır. İşsizleri, geçici olarak bu fonlardan yararlandırarak ekonomi üzerinde kurulan kumpasları azaltıp kişisel adaleti kıralım.. Gerçi, her sorun çıban başı gibi görünüp zaman içerisinde kanser şeklini alınca “kaş yapayım derken göz çıkarılmış” olmuyor mu?

Fıkra anlatanlardan duymuş veya bir yerde okumuş olmalıyım:

Yaşla ilgili konuşmaların yapıldığı bir toplantıda bir kadın, 60 yaşında olduğunu fakat, 20 yaşlarında bir görünüme sahip bulunduğunu iddia eder. Kadın bununla da yetinmez, oturumu yöneten profesörden bunun teyidini talep eder.

Profesörün cevabı şöyle olur:

“Elbette, 20 yaşında olduğunuz halde, 60 yıl önceki olayları yaşamış gibi görünüyorsunuz.”

<