Ermenistan ateşle oynuyor
Hafta içinde, Ermenistan yeni bir insanlık suçu daha işledi.
Otuz yıl önce yaptıklarının bir başka versiyonunu, bu defa iki ülke arasında kabul edilmiş ve arada anlaşmazlık bulunmayan sınırlar üzerinde ateşkes, sınır ihlali ve saldırganlık eylemi yaparak, tekrarladı.
Bu uluslararası hukukta savaş sebebidir.
Ermenistan'ın kalkıştığı bu eylemin medeni âlemde adı eşkıyalıktır, vandalizmdir ve de Ermenistan'ın boyunu aşacak kadar da büyüktür.
Başka bölgelerde çatışma çıkartarak halkının dikkatini buralara çeken Ermenistan, içinde bulunduğu siyasi dar boğazdan, ekonomisindeki perişanlıktan ve coronavirüsle mücadeledeki başarısızlığından kaynaklanan çaresizliğini savaş çığlıkları atarak gidermeğe çalışmaktadır. Buna, dünyanın dikkatini Yukarı Karabağ meselesinden uzaklaştırma niyetini de ekleyebiliriz.
Otuz yıllık Yukarı Karabağ vahşetini sonlandırmak ve işgal edilmiş Azerbaycan topraklarının uluslararası kurallara göre barış içinde iadesini gerçekleştirmek için kurulmuş bulunan Minsk Grubu, hâlâ neyi, nereden beklemektedir?!.
Diyebilirsiniz ki Minsk Grubu denilen Amerika Birleşik Devletleri'dir, Rusya Federasyonu'dur, Fransa'dır, Ermeni diaspora ve lobisinin en güçlü olduğu bu üç ülke, otuz yıldır olay çıktığında günü kurtarmak adına mesaj yayınlamaktan öte pek bir şey yapabilmiş değildir.
Hiç olmazsa bu defa Minsk Grubu'nun gerginliğin daha da tırmanmaması ve savaşa yol açmaması için aralarındaki mevcut doğrudan iletişim kanallarını devreye sokarak, Ermenistan'a ( dur ) demelidir.
Öte yandan her fırsatta medeni olduğunu gündeme getiren batının sessizliğinin de Ermenistan'ın cesaretini arttırdığı ayrı bir gerçektir.
Türkiye ise yaşanan bu insanlık dışı olaya ilk anından itibaren, başta Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu olmak üzere bir birlik ve beraberlik halinde tek seslilikle Azerbaycan'ın haklılığını dünyaya duyurmanın gayreti içindedir.
Bilinmesi gereken ise Azerbaycan'ın bugün sahip olduğu ekonomik varlığı Ermenistan'ın beş katı bir hacimdedir.
Azerbaycan silahlı kuvvetleri ise Ermenistan'la kıyaslanmayacak bir düzeydedir.
Ermenistan; Azerbaycan'ın itidal ve sorumluluk içinde olayı masada çözmek arzusunu test etmekten ve ateşle oynamaktan vazgeçmelidir.
Zira Türkiye Devleti ve Türk Milleti Azerbaycan'ın hakkını, hukukunu ve toprak bütünlüğünü korumak azmiyle topyekûn yanındadır.
Unutulmasın ki, Azerbaycan'ın nüfusu 83 milyondur.