Eşine az rastlanır bir yolculuğa ne dersiniz!
Geçtiğimiz hafta Yuval Noah Harari’nin HOMO DEUS’u ile tanıştırmıştım
sizleri…
Geniş ölçüde ilgi gördü. Mail kutum ilk iki gün doldu taştı. Soruları cevaplarken
sıkıntılı anlar da yaşamadın değil.
İyi bir kitap okuyucusuyum ama da yorumculuk konusunda biraz yaya
kalıyorum. Lütfen bundan böyle sorularınızın zorluk seviyelerini bana göre
ayarlayınız…
Bu arada HOME DEUS çok satanlar arasında yerini de almış hani laf aramızda.
Bu hafta bildik bir yazar var sırada…
Stefan Zweig ve Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu. Eserin kadın kahramanını
sadece uzun bir mektubun yazarı olarak tanıyoruz. Kadının hayatı boyunca sevmiş
olduğu erkek için kaleme aldığı bu mektubun “gönderen”in adı yoktur.
Mektubun başında tek bir hitap vardır. “Sana beni asla tanımamış olan sana.”
Kadın büyük tutkusunu hep bir “bilinmeyen” olarak tek başına yaşamaya razıdır. Bu
aşk öyküsünde “taraf”lar değil sadece tek bir “taraf” vardır. Böylesine gerçek anlamda
aşk denilebilir mi?
Zweig, okurunu bir kez daha insan psikolojisinde eşine pek rastlanmayan bir
yolculuğa davet ediyor.
Bu yeni yolculuğun sonunda “mutlak aşk” kavramının şimdiye kadar bilinmeyen
kıyılarına varmayı amaçlamış olması da ihtimal dahilinde görülüyor.
Bu kitaptan sonra gelecek soruları öyle merak ediyorum ki… Ve tekrarlıyorum,
lütfen biraz insaflı davranalım efendim...
Kitabı vitrinlere İş Bankası Yayınları taşımış. Modern Klasikler Dizisi’nin 22.
Serisi
Şiddetle öneriyorum.
Stefan Zweig:
20 Ekim 1881’de Viyana’da doğdu. 1920-1928 yılları arasında yazdığı Üç Büyük
Usta, Kendi Hayatının Şiirini Yazanlar, Kendileri ile Savaşanlar adlı kitapları büyük
yankı uyandırdı.
Hayatı boyunca her tür resmi ödülü reddeden Zweig 1940 yılında bir konferans
için Güney Amerika’ya gitti ve oraya yerleşti.
Zweig 23 Şubat 1942 yılında ikinci eşi Lotte ile birlikte savaşın neden olduğu
derin bir umutsuzluk duygusu ile yarattığı birçok roman kahramanı gibi ölümü seçti…
Bu hafta da ünlü bir yazarı konuk etmenin mutluluğunu paylaşıyorum efendim…
Haftaya görüşmek umuduyla…