ASIM ÇALIK

ASIM ÇALIK

EYVAH YİNE OKAN BURUK!

Asım ÇALIK

İlk yarıda tek isabetli şutu olmayan, korner dahi kazanamayan, hasbel kader tek şutunu, o da diziyle, Ayew’le atan, ligin dibine demir atmış rakibine mahkum oynayan, tek galibiyeti bile olmayan Rizespor’a karşı garip bir şekilde büyüklüğüne yakışmayacak şekilde amaçsız, hedefsiz mücadele eden bu takımın bu teknik kadroyla düzelmesi imkansız görünüyor. 

Diğer taraftaysa hasta yatağında yatan, hatta acilde kendine verilecek kanı bekleyen, komada yaşam savaşı veren bir Rizespor var. Ve aranan kanı buldu Rize’nin yöneticileri hafta içinde. RH pozitif Okan Buruk’du kanın adı. Okan Buruk’un sihirbaz olmadığı aşikar ancak lider karakterli olduğu da muhakkak. Bir teknik adam bir haftada ne yapabilir ki? Bir, oyuncularına sadece futbolun doğrularını anlatabilir; iki, hafta boyunca onları iyi antrene edip fiziksel, taktiksel ve psikolojik olarak kadrosunu hazırlama çabasına girebilir. Kısacası Buruk doğru dokunuşları yapmıştır gelir gelmez. Önde pres, dikkatli savunma, yardımlaşma, kanatları kullanma, hırs, istek, arzu…Nereden bakarsanız bakın doğru oyunu oynadılar Fener’e karşı.  

TEMBEL COCU DERSİNİ YİNE ÇALIŞMAMIŞ

Okan Buruk geçen sezon üç maçta da alt etmişti Fenerbahçe’yi. Şampiyonlukta rakibinin yollarına mayın döşemiş, kupa finalinde de acımamıştı sarı lacivertlilere. Dile kolay tam 2 kupadan etmişti rakibini. 

Peki Cocu geçen hafta antrenmanlardan sonra, ofisinde veya evinde Okan Buruk’un Akhisarspor’unun Aykut Kocaman’ın Fenerbahçe’sini 270 dakikalık mücadelede, her defasında ezerek yendiği oyunlarını teknik ve taktik açıdan değerlendirdi mi? Okan hoca takımını nasıl oynatmış, taktiksel olarak bunu çözmüş mü Hollanda’lı teknik adam? Oyunu gördükten sonra bu soruların cevabı kocaman bir hayır’dır. Türkiye ligi Cocu’ya 2-3 numara fazla gelmiştir. 

 11 İSTİKRARI ŞART mı?

Mutlaka ideal bir onbirinizin olması çok önemli. Bunu statik hale getirip her hafta hatta haftalarca aynı oyuncularınızla oynayabilirsiniz. Takımınız sürekli kazanıyorsa, zaten bu konu ne klüpde, ne antrenmanda, ne de oyuncular ve teknik adamlar arasında konuşulmaz bile. Ancak teknik adam bu noktada formayı adaletli olarak dağıtma yetisini kaybederse, bu özellikle yedek bekleyecek olan futbolcuların huzurunu kaçırır. Eğer kulübeniz, “ Her hafta aynı kadro oynuyor zaten, ben ne yapsam nafile” psikolojisine girerse, bu çok büyük bir tehlikedir. Her mücadelede aynı onbirle oynamak teknik adamın birinci görevi değildir. Sahaya çıkacak onbir için teknik adamın görevi en kısa sürede takımın iskelet kadrosunu hazırlamasıdır. Bu da en az 7-8 oyuncuyla olur ki arada kalan diğer 3-4 oyuncu değişikliğini oynayacağınız rakiplerinize göre, takımınızın ve tek tek oyuncularınızın performansına göre değiştirirsiniz. Cocu eğer kalır ve bu onbir ile devam etmeye karar verirse,  o zaman Eljif, Ekici, Demirel, İsla, Oğuz Kaan, Yiğithan, Barış, Alper, her türlü sorumsuzluğuna ve formsuzluğuna rağmen Valbuena’ya nasıl güveneceksiniz ileriki haftalar adına. Soldado’yu saymıyorum bile. Sportif Direktörün görevi futbolcusunu kazanmaktır, kaybetmek değildir. Cocu’nun Soldado’yu sildiğine inanmıyorum. Comolli ile yaşanan kişisel sorunlar Soldado’yu her iki arenada da takımın dışında itmiştir.

Rizespor gibi komaya girme sırası Fenerbahçe’dedir artık alınan bu farklı sonuçtan sonra. Fenerbahçe’yi acil olarak ayağa kaldıracak RH pozitif taptaze bir kana ihtiyaç var. Bu kanın yerli olması şarttır! Ama kanın türü ne, sahibi kim bunu ilerleyen günler gösterecek hepimize. Eğer teknik adam değişikliğinde verilecek karar uzarsa, gidişat daha da kötü olacağa benziyor. Fenerbahçe iflasa gidiyor. Şu an kayıp puanları yapılandırıp, tekrar toplar mıyım diye konkordato ilan etmiş durumda. Tam iflas öncesi bu son şans bence. En kötü karar, kararsızlıktan daha iyidir. Hadi Ali Başkan....Aksiyon zamanı. Tam zamanı şimdi...

<