FATİHA SURESİNİN FAZİLETİ
Peygamber Efendimiz (s.a.s), bütün namazlara Fatiha Suresiyle başlamamızı istemiştir. Allah Resûlü, Fâtiha’nın, Rabbimiz ile aramızdaki bir konuşma, bir diyalog olduğunu haber vermiştir. Bizlere sayısız nimetler bahşettiği ve bizleri muhatap kabul ettiği için Fâtiha’nın hemen başında, yani birinci kısmında: “ Hamd, âlemlerin Rabbi, Rahmân, Rahîm; hesap, mükâfat ve ceza gününün (Ahiret gününün) maliki Allah’a mahsustur!” şeklinde Rabbimize hamd ettiğimizde; O’nun Rahmân ve Rahîm olduğunu; O’nun hesap gününün, âhiret gününün sahibi olduğunu beyan ettiğimizde Âlemlerin Rabbi, “Kulum bana hamd etti; kulum bana sena etti, övdü; kulum beni yüceltti” buyurur ve hoşnutluğunu ifade eder. Fâtiha’nın ikinci bölümünde ise: “(Allah’ım !) Yalnız sana ibadet eder ve yalnız senden yardım dileriz. Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanlarınkine ve sapıklarınkine değil!” şeklinde halimizi ve isteklerimizi Rabbimize arz ederiz. Yüce Rabbimiz de “Bu kulum ile benim aramdadır, kulumun isteğine icabet edeceğim. İşte kulumun bu talebi karşılıksız kalmayacaktır, kulum ne istiyorsa onundur!” buyurur.
Fâtiha, Kerim Kitabımızın muhteviyatının, insanlığa gönderiliş amacının özü ve özetidir. Yaratılışımızdaki gaye ve hikmetin bir beyanıdır. Her gün beş vakit namazda Rabbimizin huzuruna Fâtihayla çıkarız. Kelime-i şahadetle Allah’a verdiğimiz kulluk misakımızı, her gün onunla tazeleriz. Allah’ın yüceliğini, adaletini, engin merhametini ve sonsuz kudretini tekrar tekrar onunla idrak ve ikrar ederiz. Kendisine kullukta bulunulacak, el açılıp medet umulacak yegâne güç ve kudret O’dur. Bizi sırât-ı müstakiminde yani Kur’an’ın, peygamberlerin, şehitlerin, salihlerin, iyilerin dosdoğru yolunda sabit kılacak O’dur.
HATIRLA GAFİL
Allah ibadet çün yarattı,
Kul olmayı akıl et gafil!
Takva için ilim arattı,
Kul olmayı akıl et gafil!
Bu kalbin değişmez yasası,
Ana-babanın evlât tasası,
Yaptığı, Peygamber duası,
Sen, almayı akıl et gafil!
Kara vicdanını aklamış!
İçindeki kini saklamış!
Kalbi, ayrık otu kaplamış!
Yolmayı tez hatırla gafil!
Güle küser mi bal arısı!?
Oytan’ım, kardeş can yarısı,
Barışmak, kaşla göz arası,
Yol bulmayı akıl et gafil!