GÜLŞEN HADİSESİ
Halk geçim , muhalefet Gülşen derdindeyken birden uyandım;
- Gülşen de kim, dedim kendi kendime...
Daha düne kadar Gülşen adında diye bir popçuyu ne duymuş, ne de görmüştüm.
Televizyon haberlerinde bir haftadan fazla dönüp duran videosunu görünce şaşırmış, hücceten ;
Gülşen bu mu ? Ben bunun bir Türk ve Müslüman olduğundan şüpheliyim, demiştim.
Zira bu dekolteli uzun yırtmaç elbiseli , af buyurun başı kıçı açık biri nasıl Türk- Müslüman olabilirdi ki ?
Bir videosunda seyircinin üzerine üzerine yürüyor, gidip adamın kucağına oturuyordu ! Adam da haya edip kadını itiyordu.
Bilgi ve görgümü artırmak üzere , sosyal medya fırıldağı Google ‘ a başvurdum. Aldığım bilgiye göre Gülşen 1976 doğumlu. Babası mühendis, annesi ev hanımı imiş. Yüksek okuldan terk. Bir sürü ödülü var. Videoları izlenme rekorları kırıyor. Sayfalarına binlerce abone kayıtlı.
Yarı çıplak dekolte elbiseli , ince uzun fiziği, uzun sarı saçlı, açık ela gözlü, yerinde duramayan bu popçuyu bir konserinde “ lütfen çorabını yukarı çek,” diye uyaran sunucuyu azarlayıp belediye başkanına şikayet ediyor. Evli , bir çocuklu Gülşen hal hareketleriyle adap edepten uzak ve değerlere saygısı yok.
Geçenlerde bir ilkokulda bir öğretmen mini eteğiyle masada, bacak bacak üzerine atmış ders veriyordu. Çocuklardan biri silgisini düşürüp yerden alırken, gözü öğretmenin bacaklarıma ilişti. Gitti öğretmenin yanına ,kulağına usulca;
-Donun görünüyor öğretmenim, deyince çocuğun kulağına yapışıp;
-Sapık! Bacağıma mı bakıyorsun, diye azarladı.
Bir başka hadisede de bir baro imamlara hukuk dersi versin diye bir bayan avukatı görevlendirdi. Ne var ki, gelen avukat mini etekliydi. İmamlar ;
-Edep yahu, deyince avukat da kızmış kürsüden aşağı inmişti.
Cumhurbaşkanımız bir Cemevini ziyaret edince bir grup cem evine saldırdı. Saldırganlar hemen yakalandı.
Gülşen'in hadisesi de bu provokasyonlar dizisinden.
Üç ay önceki konserinde Gülşen ile saz heyetiyle arasında şöyle bir muhavere geçmiş:
Gülşen:
-Beni seyirciye taşıyın, demiş
Saz heyeti aralarında imam lakaplı elemanı işaret ederek ;
- Seni seyirciye İmam taşısın , demiş.
Gülşen de mealen ;
-Ama o olmaz. O imam hatipli. Sapıklığını oradan almış , demiş.
Bu esprisi , bazı çağdaş , şahıslar tarafından şaka olarak algılanıp alkışlanırken, bazı kara sakallı , cübbeli, şalvarlı , eli tespihli , ağzı üfürüklü , gerici şahıslar tarafından nefret suçu olarak algılanmış.
Tabi savcı ; Nereden icap etti bayan Gülşen. Niçin böyle söyledin , deyip zavallı popçuyu sorgulamış. Gülşen de ;
-Ay vallahi suç işleme kastım yoktu. Nasıl oldu ağzımdan kaçtı, diye suçunu ikrar etmiş. Suç toplumda infiale sebep olacağından savcı da tutuklanması talebiyle tutup bunu mahkemeye sevk etmiş. Mahkemede savcılık ifadesini aynen tekrarlayınca Gülşen’i tutuklamış.
Bu söz yenilir yutulur gibi değil. Toplumda milyonlarca imam hatipli var. Bunlar incinmişler.
Gülşen’ in sözü İmam Hatip okullarında sapıklık mi öğretiliyor, algısına yol açıyor.
Sanatçı ama sözlerinde bir sanat, bir espri yok. Sahneye çıkmadan önce insan Nasreddin , İncili Çavuş, Bektaş-ı fıkraları okur öyle gelirdi.
Şimdi gel de sayın Prof. Dr. İlber Ortaylı ‘yı cehalet hususundaki takrirlerini dinleme !
Tanımasaydım Gülşen' e ecnebi bir popçu derdim.
Tanıyınca da haza tam da batının adap ve edebine göre sanat icra etmiş dedim. Genç seyircinin göz ve kulak zevkine hitap eden elinde mikrofon hop oturuyor, hop kalkıyor, her tarafı oynuyor. Ağzının çeperi yok. Genç seyirci Gülşen’in pervasızlığına alkış tutuyor ;
Gülşen !..Gülşen!.. Gülşen!.. şeklinde tezahürat yapıyor...
Oradan geçen bir adam da, artık ne demekse, gençlere karşı imalı konuştu ;
Böyle başa böyle tarak!..
Hadise Türkiye’nin bir numaralı sorunu haline geldi.
Türk Ceza Kanununu yalamış yutmuş bir cezacı hoca, gazeteci, araştırmacı tutuklanmaya şiddetle karşı çıktı.
Güvenlik uzmanı bir adam provokatif projenin bir parçası olduğunu söyledi.
Anayasa ‘ da hakimlere talimat verilemez , hükmü varken, Bay Kılıçdaroğlu da açık açık ;
-Gülşen derhal serbest bırakın, diye hakimlere talimat ve telkinde bulunuyor.
Muhalifler, Gülşen’in avukatına yüklendiler :
-Neden itiraz dilekçesini Cuma günü öğleden sonra verdin ?
Avukat ;
Müvekkilimin haberi ve onayı var. Süre mühim değil , dedi. Biz de geniş geniş iyi bir dilekçe yazalım derken zaman geçmiş, dedi.
Hadiseler provokasyon kokuyor. Ülke ayağa kalkmaya çalışıyor. 2023 vizyonuyla pür dikkat hedefe yönelmiş durumda.
Ülkemize saldırmak üzere dört bir yandan çeviren düşman, öncelikle bizi önce birbirimize düşürmeye çalışılıyor. Sözüm ona modası altında kızlarımız kadınlarımız neredeyse iç çamaşırlarıyla sokağa düşmüş bulunuyor. Aile kurumu yıpranmış durumda.
Güvenlik uzmanlarına göre amaç ,“ Türkiye de insan hakları , demokrasi, hukuk yok algısıyla ülkeyi karıştırmak !
İmam Hatiplilere sapık diyerek rencide eden pop müzik sanatçısı Gülşen, hapisten çıktı.
Umarım Gülşen hadisesi anlaşılmıştır. Geç oldu. Benim uykum geldi. Onlar konuşsunlar, ben geleceğim. Şimdi yazıyı burada kesip gidip biraz da yeri dinleyeyim.