CEVDET TÜTÜNCÜ

CEVDET TÜTÜNCÜ

Günden Güne İSİMLİ KAHRAMANLAR

Sevgili dostlar, 1850 – 1864 yılları arasında cereyan eden Çin’in Kanton Bölgesi’nde önceleri ayaklanma olarak başlayıp daha sonraları ise iç savaşa dönüşen  Taiping Ayaklanması’nda aradan geçen 14 yıl süresince 25 milyon (Bir söylentiye göre 30 milyon ) insan hayatını kaybetmiştir.

            28.Temmuz.1914’de  17 milyon kişinin ölümüyle sonuçlanan ve bir çok devletin sınırını değiştiren 1.Dünya Savaşı başlamıştı.  

Daha yakın tarihlere geldiğimizde ise 1939 yılında başlayıp 1945yılına kadar devam eden ve Dünya kurulduğundan beri insanlığın yaşadığı en büyük trajedinin sahneye konduğu 2. Dünya Savaşı’nda ise 60 milyon insan ölmüştür.

            Kaybedenlerin sayısının kazananların sayısından daha fazla olduğu bu tarihi olayların siyasi olduğu kadar kişisel ilginç sonuçlarıyla karşılaşmaktayız;

            Bunlardan Taiping Ayaklanması’nı başlatan Hong Xiuquan (1814-1864) çok şey umarak başlattığı bir ayaklanmanın sonucunda vatan haini olarak Çin Tarihi’ne geçmiştir.

            2. Dünya Savaşı’nın çıkmasında rolleri olan Adolf Hitler (1889 – 1945 ) ve Benito Mussolini (1883 – 1945) insanlığı felakete sürükleyen liderler olarak kayıtlara geçtiler.

            İleri görüşsüz ve hesapsız ataklarıyla kendisine düzenlenen suikast sonucunda  1.Dünya Savaşı’nın başlamasına sebep olan Avusturya Arşidükü Franz Ferdinand (1863 – 1914)  Dünya Tarihi’ne 17 milyon insanın ölümüne sebep olan bir insan olarak geçmiştir.

            O tarihlerde halen bir Dünya İmparatorluğu olarak varlığını sürdüren “Osmanlı İmparatorluğu” kendisi ile çok da fazla ilgisi olmayan aynı savaşta sayısız dramatik olaylara sahne olurken, insanların mahvolmasına sebep olan olayların sorumlusu olarak tarihe geçen diğer ülkelerin siyasilerine karşılık, kendi kahramanlarının ortaya çıktığı bir süreç yaşamıştır.

            Aldıkları eğitimin gereği olarak doğruyu bulduklarına inandıkları anda sonuç ne olursa olsun kendi  planlarını ortaya koyan önceki örneklerine benzer şekilde ( Gazi Osman Paşa 1832 – 1900 ) bu kahramanlardan bir tanesi de Fahreddin Paşa (Ömer Fahreddin TÜRKKAN  1868 – 1948)’ydı.

            Kendisi ve atalarının yüzyıllarca ekmeğini yedikleri Osmanlı İmparatorluğu’na hıyaneti normal sayan Mekke Şerifi Hüseyin’in İngilizlerle işbirliğini boşa çıkarmak ve Medine gibi İslam Dünyası’nın taçlarından bir şehrin müdafaası ile görevlendirildiğinde mirliva rütbesindeydi ve tarihler 28.Mayıs.1916’yı gösteriyordu.

            Osmanlı İmparatorluğu’nun savaşı kaybetmesi ve Mondros Mütarekesi’nin (30.Ekim.1918) imzalanması sonucunda Fahreddin Paşa,  kendisine Medine’nin İngilizlere teslim edilmesi emrinin verilmesine karşın şehri terk etmeyerek  72 gün gibi bir süreyle savunmaya devam etti. Yalnızca savunmakla kalmayıp asırlar boyunca Peygamberimiz Hazreti Muhammed’în  (SAV) mezarında bulunan kutsal eşyaları da, emanete ve tarihe olan saygısı nedeniyle 2000 askerin korumasında İstanbul’a gönderdi.

Değerli okurlar,  emre uyup şehri teslim ederek sağ salim İstanbul’a dönmek yerine, şehit ya da esir olmayı tercih ederek şehri teslim etmedi. Nihayet cephane ve yiyeceğin bitmesi sonunda 13.Ocak.1919’da zor şartlar altında teslim olmasıyla İngilizler tarafından Mısır’a sonra da Malta’ya gönderildi.

Kutsal emanetlere, kendisine verilen göreve ve ne pahasına olursa olsun onura olan saygı ve bağlılığın eşsiz bir örneğini sunan Fahreddin Paşa, Malta dönüşü Afganistan’ın Kabil Büyükelçisi olarak atanmış ve Cumhuriyetin ilanıyla yeniden kurulan Türk Ordusu’nda Tümgeneralliğe naspedilmiştir.

Devletinin, vazifesinin, kendisinin onuru ve kahramanlığı bahtiyarlığına eren Paşa, 22.Kasım.1948 günü vefatının ardından İstanbul Aşiyan Mezarlığı’na defnedilmiştir.

Ruhu şad olsun.

Esen kalın.

<