Hala neyle uğraşıyoruz!
Farkında mısınız?
Haberlerin yüzde 60’ı “Covid-19”, neredeyse yüzde 40’ı da “işsizlik” ve “ekonomik göstergeler”...
Bu bile bize, halkın hangi konularla ilgilendiğini gözler önüne seriyor...
Demek ki, önce “sağlık”, sonra “işsizlik” ve “geçim” halkın derdi...
Bu tüm dünya için de realite...
***
Dünyanın ekonomik dengeleri bozuldukça, bozuluyor...
Almanya bile 2020’de yüzde 5 küçüldü.
Dünyanın süper gücü ve en borçlu ülkesi ABD, her yönüyle savruluyor ve Biden sonrasını bekliyor.
Ülkemizin durumuna da çok şaşırmamak gerekir.
Pandeminin zorunlu olarak yarattığı sorunlar, bozulan ekonomik göstergeleri daha da açmaza soktu...
***
Ülkemizin ve dünyanın salgından ve ekonomik sıkıntılardan kurtulması pek de kolay olmayacak gibi görülüyor.
Allah’tan ülkemiz insanlarının zorluklar karşısındaki direnci üst seviyede...
Şükretmesini biliyoruz, yardımlaşmayı elimizden geldiği kadar yapıyoruz.
Komşumuz “aç”ken, bizler “tok” yatmıyoruz.
5 milyona yakın zorunlu misafirlerimiz “göçmen”leri bünyemizde barındırmaya devam ediyoruz.
Halkı “ekonomik” zorluklarla boğuşan ülkemiz, milyonlarca “göçmen”e kucak açması, tüm dünyaya “insanlık” dersi vermektedir.
Tabii, anlayan ve gören gözler için...
***
Gelelim “siyasi atmosfer”e...
Benim eleştirim, “siyasi atmosfer”i kullanarak, bakış açısını değiştirmeye çalışanlara...
Parti bazlı bir bakış açısını irdelemeyeceğim.
Daha önce de yazdım, “Birlik, beraberlik olalım tüm dar boğazları aşalım” diye.
İsterseniz, dar boğaz aşıldıktan sonra “siyasi görüşleri”nizi ortaya koyarak, sandıktan çıkmaya çalışırsınız.
Vatandaşımızın salgından ve ekonomik dar boğazdan çıkması için çaba sarf etmeyen iktidarın ya da muhalefetin sandıkta cezalandıracağı, halk dilinde “sandığa gömüleceği” görüşündeyim!
Tekrar ediyorum, zaman “koltuk” mücadelesi dönemi değil!
Dönem, halkı, ülkeyi rahatlatma dönemi...
Halkımız, siyasilerden bu yaklaşımı bekliyor!..