Sakatları ve cezalıları ile eksikti Fenerbahçe. Eğer oyun erken çözülmezse Fenerbahçe'nin işi hiç de kolay olmayabilirdi. Federasyondu, olağanüstü kongreydi, süper kupa finaliydi derken taraftarıyla hasret giderdi futbolcular iki ruh ikizinin buluşması gibi.

Oyuna baskıyla başladı sarı lacivertliler. İlk çeyrekte iki Syzmanki ve bir de İrfan Can şutu izledik. Syzmanski'nin direkten dönen sert vuruşuna gerçekten yazık oldu. Bu baskı duran top golü getirdi kornerden. Ancak sahalarda ender görülen bir hatayla kaleci İrfan ayağındaki meşin yuvarlağı Balotelli'ye asist olarak verince skor 1-1'e geldi. Bu golden sonra ev sahibinin ritmi de motivasyonu da bozuldu.

KADIKÖY GECESİNE KALECİ İMZASI

İkinci devre öncesinde Fenerbahçe için en büyük handikap kenardan oyunun gidişatını değiştirecek oyuncunun olmamasıydı. Gole dönük bençdeki tek futbolcu Serdar Dursun'du. Devre İrfan Can'ın güzel ama fileleri bulmayan şutuyla başladı. Sonra yine Syzmanski yokladı güzel bir şutla rakip kaleyi gol olmasa da. İrfan Can'ın acele ama bir o kadar da isabetli taç atışıyla Dzeko'nun genç bir santrafor edasıyla rakibine çalım atarak, mücadele ederek attığı gol sarı lacivertlilere nefes aldırdı.

İlk perdede İrfan Can Eğribayat'ın ayağıyla Balotelli'ye adeta "al da at" dediği büyük hatadan sonra, ikinci devrede oyuna giren Adana Demirspor'un yedek kalecisi Vedat'ın "durun bir dakika ben daha büyük bir hata yapacağım" dercesine ortaya koyduğu acemi hareketin ardından yerden seken topa o uzaklıktan muhteşem vuran Tadic cezayı keserken takımını da iki farklı galibiyete taşıdı.