İÇERİDEN..
Ortalık komplo teorilerinden geçilmiyor. Hele biri var ki, adamın işi gücü bu çeşit haberleri kovalamak, abonelerine servis etmek ...
Tuhaf yuvarlak gözlüklü ,kısa boylu bu çeşidin sosyal medyadan adamın üzerine düşer gibi bir bakışı var ki, videosunu seyrettikçe içim ürperiyor, korkuyorum. Uykularım bölünüyor, kan ter içinde kalıyorum. Belli ki adam bir yerlerden bu işlerle görevlendirilmiş. Ne yiyor ne içiyor bilmiyorum.
Türkçe konuşan bu tuhaf adama göre işimiz bitikmiş. İyi şeyler umut etmemize, boşu boşuna birine aşık olmamıza, bir nazenin peşinden koşmamıza , yeme içme gibi basit şeylerden, paradan , pahalılıktan, görgü kurallarından , cavid-19 şerefsizinden bahsetmemize gerek yok.
Bundan sonra böyle! İşinize gelirse denilmek isteniyor...Bundan sonraki hayatınıza depremle, yıldırım, sele alıştığınız gibi alışın, demeye getiriyor!
Adamın dediğine göre, küresel şeytan Armegedon ilanını yaptı. Siyonistler büyük İsrail projesini gerçekleştirmek için bu uğurda akla gelebilecek her şeye başvuruyor.
Elon Mask namındaki bir herif örneğin, bunun aşı kısmıyla ilgili. İnsanları önce güzellikle , güzellik olmazsa hile hurda ile bu da olmazsa covid-19 ile korkutup zorla aşı yapacakmış.
Saç kılı inceliğinde bir kabloya yerleştirilmiş çipleri aşı bahanesiyle mağdurların beyinlerine zerk ederek adamı, yani hepimizi ele geçirecekler. Hepimizin mahremiyetine girip direniş gücünü kıracaklarmış.
Her sene eylül başlarında aile sağlık merkezine gidip grip aşısı yaptırırdım. Şimdi aşı kelimesine çekince koymuş bulunmaktayım.
Tıp kötülüğü tedavi ederse (?) o zaman doktorlara inanacağım. Şu anda doktorlar pandemi alet edevatıyla hastayı kapı girişinden on- onbeş metre uzaktan durdurup kimlik kontrolü yapıyorlar. Geçen gün resmi dairelerden aldığım, dijital mühürlü, imzalı kimlik kartımı kontrol etmesi için doktorun eline veremedim.
Doktor “ aman elime verme, beyanın yeterli" diyerek talebimi geri çevirdi. Bu güven hoşuma gitmedi değil . Dedikleri gibi güven sevgiden de öteymiş.
Tedbir bahanesiyle dükkanlarının önünü müstahkem mevzi haline getiren eczanelere girmiyorum.
Veznedarların da para konusunda böylesine hassas (!) olmalarını beklerim. Geçen gün elden ele gezerek yorulmuş bir kağıt parçası hükmüne girmiş bir beş kaadı veznedar hanım kağıda dönüşmüş olduğu için almaktan imtina etti. Bu para şaibeli, dedi ve ekledi; sakın bunu kimseye vermeyin, tutuklanabilirsiniz, demek istedi.
Herkes maskeli ! Herkes birbirinin ağzını burnunu kontrol ediyor: Ağzını kapat, burnun dışarda, gibi emir kipiyle düzenlenmiş talimatlar veriyor.
Eskiden böyle müdaheleler yoktu. Sizin yaşınız müsait; daha düne kadar, kimse kimsenin gözünün içine bakıp düzene sokmaya çalışmazlardı.
Düşünüyorum da...
Yoksa bu yaşadıklarımız bu kaos projesinin mi bir parçası? Küresel şeytanların toplum mühendisleri bizleri bir punduna getirip pis sistemlerinin ağzı var dili yok birer kölesi yapmayı mı umuyor?
İnancım odur ki ,bu yolda çok savaşlar olacak, sonunda küffar el aman etmek durumunda kalacaktır.
Allah’ın hükmüne karşı savaşanlar ne yaparlarsa yapsınlar zafer iyi insanların olacaktır.
İnsanoğlu, bir elinde Kitab'ı diğer elinde serbest iradesi, helalinden ekmeğinin , şerefli bir hayatın peşindedir.
Tedbir ve çalışmak bizden başarı Allah'tandır.
