İKİ FARKLI DEVRE
Çok uzun zaman sonra bir teknik adama lehte tezarühat yapıldı Kadıköy’de. İkinci yarıda seyirci tarafından, “I love you Koeman” sesleri bence Fenerbahçe’nin en azından bu sezonun hocasını bulduğunu gösteriyordu. Sarı lacivertliler siyahla beyaz kadar birbirinden çok farklı iki perde sahneye koysada, Koeman çok kısa sürede takımın çehresini pozitif yönde değiştirdi.
İlk yarı fubol ve mantalite olarak krizden çıkmak üzere olan bir futbol takımının oynayabileceği en iyi oyunu sergilediler kanımca. İkinci devre taktiksel olarak mı geri çekildiler bu meçhul belki ama Perşemden yorgun olan takımına iki farklı önde olmanın verdiği rahatlıkla Hollanda’lı teknik adam; “Top bizde kalsın, kontrollü oynayalım, gereksiz yere yorulmayalım, kontra atağa çıkma fırsatları kollayalım” demişde olabilir. Anderlecht maçının genel yapısıyla, Alanyaspor’un ikinci yarısının görüntüsü bire bir aynıydı oynanan oyun açısından. Her iki karşıaşmada da Fenerbahçe topun arkasındaydı belirttiğim zaman dilimleri içinde.
Gelin Oyunu Bir Özetleyelim:
Erwin Koeman takımın görüntüsünü, şeklini, şemalini pozitif yönde değiştirdi. Pazar gecesi oynanan ilk yarı oyunu Fenerbahçe’ye gönül verenlerin istediği bir oyun tadındaydı. Takım ısırdı, koştu-koşturdu, çalıştı-çabaladı, oyuncular pozisyon kaybı yaşamadı, baskı-pres hep kafalardaydı ve baskı-presden taviz verilmedi, herkes kazanmak için elinden gelenin en iyisini yaptı. Ama bu saydıklarım ilk yarı içindi. İkinci yarı takım oyunu ve skoru tutmaya oynadı. Herşey rölantideydi. Şimdi oyunun enlerine bakalım hep birlikte:
Gecenin Hareketi: Uzun zamandır kenarda görüyoruz ki oyuna giren oyunculara verilen taktikleri hep yardımcı antrenörler anlatıyordu. Köybaşı oyuna girerken, İsmail’e taktikleri veren isim Koeman’dı. Bu hocanın Fenerbahçe teknik adamlığını ne kadar çok benimsediğinin de göstergesiydi.
Gecenin Yıldızı: Kadıköy’de birincilik kürsüsünde yine Fransız vardı. Matthew Valbuena kendisini çöpe atmak isteyenleri bir kere daha geri dönüşümü olmayan bir şekilde çöpe attı. İlk golde pozisyon sonrası oyuna devam etmesi ve ardından golün gelmesi, ikinci golde duran topda golün asistini yapması hakikaten alkışlanacak cinstendi.
Gecenin Parlayanı: “Hani derler ya takımının sessiz kahramanıydı” diye, işte bu oyuncuydu Mauricio İsla. Şili’li sağbek orta sahanın merkezinde eksikliklerden dolayı görev aldı ama görevinin hakkını vererek mükemmele yakın oynadı. Şener’in sakatlanmasıyla normal yerine döndü ama İsmail Köybaşı’nın orta sahanın merkezinde oynaması, “Keşke İsla merkezde oynamaya devam etse” dedirtti. Defansından önünde İsmail, İsla kadar etkili olamadı.
Gecenin Skora Etki Eden Hamlesi: Bu hamle ne bir futbolcunun ayağın çıkan bir pas ne de kenarda sahaya uzanan bir teknik adam dokunuşuydu. Fenerbahçe kalecisi Harun önce Villafanez-Efecan paslaşmasında Efecan’ın vuruşuna vücudunu siper etti, sonra da Baiano’nun ortasında Bobo’nun kafa vuruşunu parmaklarının ucuyla önleyerek takımının maçı kazanmasına %100 katkı yaptı.
Gecenin Yanlışı: Oyuncunuz ne kadar da kötü oynarsa oynasın, maç oynanırken yuhalanmamalı seyircisi tarafından. İsmail Köybaşı yine nasibini aldı kendi adına yuhalanarak. Oysa ki İsmail hem sol önde hem de merkezde, ki ilk defa orta sahanın ortasında oynadı, mücadele ederek normal oynadığı bölgenin dışında görev aldığında hep elinde geleni yapmaya çalıştı bugüne kadar kapasitesi ölçüsünde. Siz siz olun maç esnasında oyuncunuz aleyhine bağırmayın. Karşılaşma sonunda yuhalayın gerekirse. Ve endişelenmeyin; Teknik direktörünüz gerekeni yapacaktır gelecek maç hazırlıklarında. (Aynı şekilde Oğuzhan’da nasibini aldı Beşiktaş seyircisinden!)
Gecenin Teknik Adam Hatası: Verdiği her türlü pozitif enerjiye, oynattığı doğru futbola rağmen bu maçtaki teknik adam hatası Erwin Koeman’ın Silimani’ye gösterdiği aşırı sabırdı. İkinci yarı oyunun sıkıştığı anlarda, istekli koşucu oyunuyla göze çarpan, gol atarak moral de bulan Frey en öne konulup, sol kanada Barış hamlesi bekledim 60’dan sonra. Hoca tercihini Topal’dan yana kullandı ama bu değişiklik için 84. dakikayı beklememeliydi. Çok geç kaldı değişikliği yapmakta.
Gecenin Teknik Adam Doğrusu: Koeman maça başlarken de, Şener’in sakatlığından sonra da sakatlıktan yeni çıkan Mehmet Topal’ı oyuna alma riskini seçmemekle çok doğru bir teknik adam kararlılığı gösterdi. Topal’ın oyuna başlaması ya da daha uzun dakikalar mücadelede görev alması sakatlığın yeniden nüksetmesine sebebiyet verebilirdi. Topal’ı sağlıklı bir şekilde yeniden takıma kazandırmak adına, oyuna 84. dakikada alması isabet üstü bir düşünceydi ve uygulamasını da doğru bir şekilde yaptı Hollanda’lı hoca.
Gecenin Mükemmel Derslik Görüntüsü: ilk golün hemen evvelinde atağa kalkan Valbuena düştü kalktı, düştü kalktı ama yılmadı ve ayağa kalkıp oyuna devam etti. Aksiyonun devamında da Ayew’in füzesiyle top filelerle buluştu. Şimdi bu görüntünün yanına derbide taca çıkan ama Fenerbahçe’ye verilen taç atışının sonunda yine Valbuena oyunu sürdürürken, Belhanda’nın yerde oturmaya devam ettiği saniyeleri ve hakeme itiraz ettiği anın sonunda Fenerbahçe’nin Jailson’la attığı golü getirin. Valbuena o akşamda da, Pazar akşamında da, her iki golün öncesinde kendi oyununu oynamaya devam etti ve golleri attırdı. Diğer tarafta Belhanda hakeme itiraz ederek, konsantrasyonunu kaybederek takımına büyük zarar verdi. Hem teknik adamlar için, hem de oyuncular için muhteşem iki farklı kare. Bir tarafta oyunu her ne olursa olsun bırakmayan bir oyuncu fotoğrafı, diğer taraftaysa hakeme gereksiz olarak serzenişte bulunan bir oyuncunun takımını eksik bırakarak skor olarak geri düşmesine sebebiyet veren başka bir oyuncu resmi.
Gecenin En Centilmen Hareketi: Kadıköy’de centilmenlik ödülü tartışmasız tüm Alanyaspor futbolcuları, teknik ekibi ve klüp yöneticilerinindi. Galatasaray maçının ilk yarısı oynanırken kap krizi geçiren ve devamında genç yaşta hayata gözlerini kapayan Fenerbahçe sevdalısı Koray Şener adına maçları izlediği tribünün önüne bırakılan kırmız güller herkesi duygu dolu hisler içine sarıp sarmaladı. Bu yüzden teşekkürler Alanyaspor’a.
Gecenin Son Sözü: Rahat uyu Koray Şener takımın doğru yolda ve bu doğru yola nice imzalar atacak gelecek maçlar adına sırasıyla. Ve sen bu doğruları mutlaka bir yerlerden izlemeye devam edeceksin sanki aramızdaymışsın gibi. Ruhun şad olsun.
