SELAMİ TURGUT GENÇ

SELAMİ TURGUT GENÇ

İŞİN İÇYÜZÜ İÇİNDE, "RÖNTGENCİ" YAŞATAN TİPLER..

Çoğu kez daha huzurlu bir insan olma düşüncesiyle kendimize özel planlar hazırlarız.
Günlük sıkıntılarımızdan bunalma aşamasında geldiğimizde, alacağımız acil kararların başında
mutlaka spor vardır. Hekimlerin ve dostların tavsiyesine bakılırsa, sağlıklı yaşam için mutlaka
spor şarttır. Hergün, en az yarım saatinizi sporla geçirin diyenlerin aklına takılırsanız,
“yürüyüş yolu”nu, kendi fikrinize benimsetebilirsiniz.
Yürüyüş sporuna başladığınızda, daha ilk günden aklınız çevrenin gariplikleriyle altüst
olur. Hayal kırıklığı ve yürek sızlatan çevre olayları önünüzde, “pişmiş kelle” gibi sırıtmaya
başlar.
Koruluk alanda veya deniz kenarında paniğe kapılmadan, ılımlı ve sakin bir yürüyüş
yapabilmenin zor koşullarıyla karşılaştığınızı görürsünüz.
Yürüyüş sporları huzurlu ve rahat bir ortamda yapılır. Olumsuz durumlarda ciddi
karamsarlıklar yaşanır. Kaslarınızı güçlendirmek için planlanan mesafelere kadar yürümek
şarttır. Ancak yürürken, düşünce tarzınız değiştikçe, vücut adaleleriniz sporun
etkinliklerinden yararlanamaz. İç organlarımızın pek çoğu kaslar tarafından kontrol edilir.
Kaslar, vücudu harekete zorlar. Yürüyüşler kas dokularının hareket yeteneğini artırır. Kasların
normal işlevlerini yapabilmesi için enerjiye gereksinmeleri vardır. Bu nedenle bol kanla
beslenirler. Dolaşım yetersizliği olanlarda kaslara giden kan az olur.
Uyurken insan yüzü donuk ve ifadesizdir. Kaslara değişik gerilimleri veren duygular,
yüzümüzde anlamlı ifadelere aktarıldığında, biçimler ortaya çıkar. Böylece yaşamın temel
organları, muntazam kas hareketleriyle işlevine kavuşabilir.
İleri yaşlarda atardamar çeperleri, elastikiyetini kaybederse kan basıncı yükselir.
Yaşamın bütün organları yavaş yavaş çöküntüye uğrar.
İnsan vücudunu kas yapısı yeterli çalışmazsa göze gelen uyarılar aldatmaca görüntülere
neden olabilir. Örneğin, sağlıklı yaşam yürüyüşü yaptığı yerlerde, ayağının altındaki kaldırım
taşlarının oynadığını, her an takılıp düşebileceğini, yanlış adres levhalarına inanıp gittiği
istikametin kendisini deniz kenarına ulaştırmasını beklerken, aniden tramvay yoluna
çıkardığını, gök yüzünde bir avuç mavilik ararken, sivriliklerle dolu binalarla
karşılaşabileceğini, araç parkları yüzünden kaldırımlardan geçemeyeceğini; asık suratlarla
yolları arşınlayanlara, bir nezaket selamı bile sunmaktan mahrum kalacağını, olağanüstü
duygusallığa kapılıp, çevresini koruyan bir insan bulma umudunda iken hayallerinin
yıkıldığını, herşeyi kusursuz hale getirmeyen kent yöneticilere yeterince güven
beslemeyenlerin akıllarını üşüttüğünü, bütün bunların toplumsal gerginlikleri geri getirdiğini,
canımızı acıtacak haberlerin, soluduğunuz havayı zehirleyeceğini, içinizde bir “röntgenci”
olarak yaşatıp yola çıkmışsanız, derhal uyaralım:
“Yürüyüş yapmak size yarar değil, zarar bulaştırır.”
Kas sisteminiz, her gün size uymayan, ters düşen şeylerle işlevsel gücünü kaybedebilir.
“Yürüyüş sağlığın öz kaynağıdır..” diyenlerden tavsiyeler almışsanız, hayatınızın hangi
noktaya doğru aktığına bakınız. Bulunduğunuz kentin uyumsuz insanlarından pozitif enerji
alamayacağınıza göre, evinize bir “sallan-yuvarlan” tipli koltuk alarak kaslarınızı, böyle
güçlendirebilirsiniz.
Sizlere şaka gibi gelmesin. Koltuk rahatlığına kendini teslim edenlerin kaslarında enerji
kaybı olduğu söylenebilir mi?
ÇİN ATASÖZÜNE GÖRE: “Yükselip de düşmektense, olduğun yerde otur..”

<