Sevgili okurlar,

İnsanoğlunun doğmadan önce anne karnında döllenmeyle birlikte oluşumundan başlamak üzere doğduktan sonra yaşamı boyunca ölene kadar ne yaşayacağını bilemediği bazen anlık,bazen de belirli bir gelişimle etkisini gösteren olumlu ya da olumsuz sonuçlanan her durum ve olay,bizim bilmediğimiz nedenlerle ilahi yaratıcımız olan Allah tarafından belirlenen kader diye tabir ettiğimiz manevi kavramın etkisiyle oluşmaktadır.

Geleceğimize yön veren, yaşadıklarımızın,yaşayacaklarımızın nedenlerini, gelişimini,sonuçlarını ne yaparsak yapalım bütün çabalarımıza rağmen kendi irademizle değiştiremediğimiz hayatımızı etkileyen kader çizgisi,yaşam boyunca olumlu yaşanan gerçeklerden oluştuğu gibi olumsuz gerçeklerden de oluştuğu için örneğin tanımadığımız bir insanla belirli bir tanışma sürecinden sonra veya aile,akraba,tanıdık gibi aracıların vesilesiyle yapılan ve devam eden evlilik döngüsü,

olumlu gelişmelerle ilerleyebildiği gibi olumsuz,mutsuz gelişmeler de sonlanabilmektedir.Aynı şekilde yolda giderken gerçekleşen bir olumsuz olayı da yola çıktığımızda birden bire elimizde olmadan,isteğimiz dışında karşılaştığımız bir durum olduğu için manevi duygularımız gelişmiş ise ve Allaha olan inancımız da varsa "kaderimde varmış oldu,ne yapalım yapacak birşey yok "Takdir-i İlahi" v.s...gibi" yorumlarız.Görünen o ki insan kaderinde ne varsa olumlu ya da olumsuz onu görüyor ve yaşıyor,ayrıca kaderini de değiştiremiyor.Dolayısıyla böyle bir durumda 2 tercihten birisini seçmek durumunda kalıyoruz.Birincisi kadere inanarak yaşadıklarımızı olduğu gibi kabullenip mutluluk arayışıyla ve ümidiyle yolumuza devam etmek,ikincisi ise isyan ederek yaşadıklarımızı anlayışla kabullenmeyip kaderimizi eleştirmek..

Şunu unutmamalı ki birinci yol,umutlara ve mutluluklara yol açarken,ikinci yol daha büyük çıkmazlara,umutsuzluklara,