KADIN HAKLARINI KALDIRMAK SEÇİM VAADİ
Türkiye’de seçim telaşı ve heyecanı içinde unutulan ve tartışılmayan bir konu var…
Kadın hakları ve kadın cinayetleri…
Öylesine vahim bir durum ki; kadın haklarının geri alınması bir seçim vaadi oldu…
Durum toplumsal açıdan vahim…
Bu iş bu noktada bitmez elbette…
Şöyle düşünün; bir erkek kendisini dokuz karnında taşıyan, büyük acılar içinde doğuran emekleyinceye kadar hatta daha da fazlasıyla karnını doyuran tüm sevgisini veren annesini insandan saymıyor…
Bir başka gözle bakalım, kendisine evlat veren kadının da hakkını elinden alıyor…
Bir adım ötesi kendi kızının geleceğini yok ediyor…
İşte bu seçim arenasında tartıştığımız konu bu…
İstanbul sözleşmesinden bir siyasetçi istedi diye bir gecede çıktık…
Dediler ki; İstanbul sözleşmesine gerek yok yerine 6284 var…
Şimdi onu da rafa kaldırmak istiyorlar…
Bu işin sonu nereye kadar gider kestirmek zor; artık Türkiye’nin fabrika ayarlarına dönme zamanı gelmiş gibi görünüyor…
Evet, demokrasilerde her düşündüğünü söyleyebilirsin ve isteyebilirsin elbette ancak iktidarın istediği şekilde ve ölçüde, sadece iktidarlara övgü serbest
Bu sosyal deformasyonun izolesi nasıl olacak şimdiden kestirmek güç…
Ancak, bu zihniyetin yıllardır saklandığı şimdilerde ortaya çıkmaya başladığı gözleniyor.
Buda eğitim sistemimizin en büyük eksikliği…
Oysa tarihin derinliklerinden bile ders alınmamış. Hatun’un kraliçe, hanım sözcüğünün evin ailenin hakim kişi olduğu unutulmuş..
Geleneğimizdeki “anaerkil yap”ı çoktan uzaklara gönderilmiş…
Şimdi okuyacağınız olaylar henüz İstanbul sözleşmesi meriyetteyken, Kadını ve Aileyi koruma yassı diye bilinen 6248 yürürlükteyken olan olaylar. (anlatılanlar 2017’ye kadar olan olayların bazıları)
İşte o acı gerçekler; iyi düşünmek lazım
- Bolu'da imam nikahıyla evlendirilen 11 yaşındaki kız çocuğunun sekiz aylık hamile
- olduğu ortaya çıktı.
- Samsun'da otomobil çarptı diye koma halinde hastaneye getirilen 14 yaşındaki kız çocuğunun, imam nikahlı eşi tarafından odunla dövüldüğü, sonra da kaza süsü vermek için motosikletle üzerinden geçildiği anlaşıldı.
- Ordu'da 13 yaşındayken para karşılığında evlendirilen kız çocuğu, sürekli dayak yediği 40 yaşındaki herifin evi terk etmesi üzerine, kendi ailesi tarafından kabul edilmedi, henüz 17 yaşındayken üç çocuğuyla ortada kaldı.
- Gaziantep'te özel hastanede 18 yaşında birinin kimliğiyle doğum yaptırılan kız çocuğunun, aslında 12 yaşında olduğu tespit edildi.
- Adana'da 13 yaşındaki kız çocuğuna düğün yapıldı.
- Sakarya'da kuzeniyle evlendirilen 15 yaşındaki kız çocuğu, evden kaçıp polise sığındı.
- Tekirdağ'da bir noterin, 14 yaşındaki kızlarını evlendirmek isteyen ana-babaya muvafakat name verdiği belirlendi.
- Tokat'ta evlendirilen 12 yaşındaki kız çocuğunun dört aylık hamile olduğu anlaşıldı.
- Ağrı'da 16 yaşında evlendirilen kız çocuğu, işkence yapılmış, tuvalette eli kolu bağlanmış halde bulundu.
- İzmir'de 12 yaşında evlendirilen kız çocuğu, sezaryenle doğum yaptı.
- Adana'da imam nikahıyla evlendirilen 16 yaşındaki kız çocuğu, trenin önüne atladı. Korunması Gereken Çocuklar Sempozyumu'nda konuşan Gümüşhane Üniversitesi öğretim üyesi, bizzat yaşadığı hadiseyi anlattı, “yol kenarında bir kız çocuğunu kucağında bebeğiyle ağlarken gördüm, 16 yaşındayken evlendirilmiş, anne olmuş, bebeğinin eli yanmış, ne yapacağını bilmiyor, bebeğiyle birlikte ağlıyordu, aslında orada bir anne ağlamıyordu, iki çocuk ağlıyordu” dedi.
- Kayseri'de para karşılığında evlendirildiği herif tarafından sokağa atılan, kamyonet kasasında yaşayan 15 yaşındaki kız çocuğu, av tüfeğiyle canına kıydı.
- Konya'da 16 yaşındayken evlendirilen kız çocuğu, inşaatın yedinci katından atladı.
- Siirt'te dünyaya geldi, ismi Kader'di, 12 yaşında evlendirildi, 13 yaşında anne oldu, 14 yaşında canına kıydı, adı üstünde kaderi böyleymiş denildi, geçildi.
- 12 yaşındayken iki bilezik karşılığında 40 yaşındaki evli herife kuma verildiği ortaya çıkan kız çocuğu “yanına yatmaya korkardım, bana oyuncak almayınca ağlardım” dedi.
- 11 yaşındayken 40 yaşındaki herifle evlendirilen kız çocuğu “çocuk doğuramıyor diye dövüldüğünü, üç dört sene kaynanasının koynunda yattığını” söyledi.
- 30 yaşında biriyle evlendirilen 13 yaşındaki kız çocuğu, seneler sonra gazete röportajında anlattı: “İlk gece beni tek başıma odaya soktular, korkudan bayıldım, kolonya verdiler, evlendirildiğim kişi odaya geldi, ‘hadi gel seninle evcilik oyunu oynayalım' dedi, bu cümleyi hayatım boyunca unutmayacağım…”
- 12 yaşındayken okulundan alınıp, başlık parası karşılığında 50 yaşındaki adamla evlendirildiği anlaşılan kız çocuğu “derslerim çok iyiydi, rüyamda sürekli mezun olduğumu, diploma aldığımı görüyorum” dedi.
- Henüz 14 yaşındayken 10 bin lira karşılığında, beş çocuk, dokuz torun sahibi 70 yaşındaki herife verilen kız çocuğu, seneler sonra bu konuda araştırma yapan üniversite ekibine anlattı, “annemi asla affetmeyeceğim, hayatımı değiştirme imkanım olsaydı, en önce babamı değiştirirdim” dedi.
xxx
Bunlar dün yani unuttuklarımız…
Bugün kadın cinayetleri durmadı… Çocuk evlilikleri tam gaz sürtüyor….
Gelecekteki annelerimiz, hala çocuk yaşta evlendiriliyor ve daha oyun ve eğitim yaşındayken anne oldukları için çocuklarına gerekli eğitimi veremiyor.
Çünkü onlarda henüz çocuk…
Yazık…