ENGİN KÖKLÜÇINAR

ENGİN KÖKLÜÇINAR

KALEMİM KONUŞTUKÇA / Bu öküzün, bu eşeklerle ne işi var… (2)

Yolda, eşeğinin sırtında köyüne doğru yol alan bir köylüye rastladılar. Köylü, krala yağmur yağacağını söyledi. Kral güldü ve yoluna devam etti. Fakat çok geçmeden bardaktan boşanırcasına yağan yağmur kralı ve yanındakileri sırılsıklam bırakmıştı. Kral, sarayına döner dönmez Saray Nazırını azletti ve köylüyü huzuruna getirtti, ve sordu: ‘Yağmur yağacağını nereden biliyordun?’
Köylü, ‘Ben bilmiyordum, haşmetlim,” dedi. 
“Eşeğim biliyordu.’
Kral, köylüyü gönderdi ve eşeği Saray Nazırı yaptı. Lincoln, ‘Ama kralın en büyük hatası da bu oldu,’ dedi. ‘Çünkü o zamandan beri her eşek iş istiyor.’”
Eşek hikayelerine devam;
Atinalılar’ı yakından ilgilendiren bir mesele üzerinde konuşmasına rağmen, dinleyicilerin ilgilenmediklerini gören ünlü hatip Demosten şu hikayeyi anlattı:
“Bir adam, evindeki eşyasını bir diğer kasabaya götürmesi için bir eşek kiraladı. Sahibi de eşekle birlikte gideceğini söyledi; eşeğin işi bitince hayvanı geri getirecekti. Öğle üzeri yemek için mola verdiler. Hava gayet sıcaktı, güneş yakıyordu. Eşeği kiralayan, hayvanın gölgesine uzanarak dinlenmek istedi, fakat eşeğin sahibi, ‘Olmaz,’ dedi, ‘sen sadece eşeği kiraladın, gölgesini değil. Eşeğin gölgesinde ben dinleneceğim.’ Eşeği kiralayan, hayvanı, her şeyi ile kiraladığını söyleyerek, gölgede dinlenme hakkının da kendisinin olduğunu söyledi.
Demosten, konuşmasının bu noktasında durdu, ve kürsüden ayrılmak için davrandı. Fakat dinleyiciler, hep bir ağızdan, gitmemesini, eşeğin gölgesinin kimin üzerinde kaldığını da söylemesini istediler.
Bunun üzerine ünlü hatip haykırdı: ‘Siz ne aptal insanlarsınız. Sizi yakından ilgilendiren hayati mesele üzerindeki konuşmaya kulak asmıyor da, eşeğin gölgesiyle ilgileniyorsunuz.’”
Bu kadar yeter.
Fakat biliyor musunuz dayanamayacağım. Çünkü bu eşek hikayelerinden daha güzel bir “Öküz Mehmet Paşa Hikayesi” var ki, bayılacaksınız.
Öküz Mehmet Paşa vali iken sık sık kırda bayırda yöneticilerle çadır içinde toplantı yaparmış. Böyle bir toplantı günü çadırın önünden bir öküz sürüsü içeri bakarak geçince, Mehmet Paşa’nın lakabını bilenlerden birkaç kişi bıyık altından anlamlı gülmeye başlamış. Öküz Mehmet Paşa “Hayvanların hakları var. Bu öküzün, bu eşeklerle ne işi var diye şaşıyorlar” demiş.

 

<