Kekik kokusu kadar milli
Karacaoğlan’ın kekik kokusu kadar mahalli ve milli, fakat o kadar da evrensel bir haritası var.
Uyuma hey deli gönül uyuma
Yahyalı’dan aşan evler görünür
Sıvamış kolların hep samur giymiş
Maraş’ın arkası dağlar görünür
Talebi de deli gönül talebi
İnletiyor Adana’nın dolabı
Koçyiğit eğlencesi, koç çelebi
Çevresi Reyhanlı bağlar görünür
Ilıktır da Akdeniz’in kenarı
Orda belli koç yiğidin hüneri
Tavşanlı’da olan koca çınarı
Yek vurur yaprağı pare görünür
Karacaoğlan der ki;Zatınan zatı
Yükletin de gitisn deveyi, atı
Göçmek değil bizim elin muradı
Yar ile gittiğim yollar görünür
Karacaoğlan son mısrada bütün anlattıklarının sebebini izah eder. Daha önce o yollardan yar
gitmiştir. O anları zihninde yeniden yaşamak için deveyi atı yükletip yola çıkılmasının
peşindedir.
Xxxx
Karacaoğlan Gaziantep ve çevresini de şöyle şiirleitirmiştir:
Gönül arzuluyor Antep ilini
Şol Kemun Gediği belli görünür
Evvel bahar, yaz ayları doğunca
Coşar balık suyu selli görünür
Karacaoğlan’ın balık suyu dediği yerin ismi şimdilerde Balıklı’dır.
Kılcan derler şu köylerin sırası
Rasaf söker benim göğsüm yarası
Bakıda’nın çoktur kaşı karası
Eğdirmiş serpuşun telli görünür
Bakıda’dan indik kol kola düze
Melekköy gark olmuş güle, nergise
Arkık’da uğradım bir güzel kıza
Terlemiş yanağı ballı görünür
Gediğe varursak yol olur yarı
Sırgın’ın güzeli sarınır bari
Bugün konak yeriNafak pınarı
Oradan Antep’in ili görünür
Karacaoğlan der ki; Ergene köyü
Başdeli’den akar Antep’in suyu
Tilbaşar ilinde şol Ekzi kuyu
Edepli, erkanlı yolu görünür.
Karacaoğlan’ın Başdeli dediği yerin sonraki adı Başpınar’dır
Xxxx
Başka şiirlerinde de Tarsus, Adana, Maraş, Antep yörelerinin gezip gördüğü yerleri,
karşılaştığı ve gönül verdiği, ama asla hiç biriyle bir araya gelmediği güzelleri anlatır.
Karacaoğlan sadece bir ozan, aşık, saıyla çalıp söyleyen bir deli gönüllü değil, o aynı
zamanda o günün cemiyet bilimcisidir.