Kırılmalar
Hayatınızda hüzün ağır geliyorsa saadetten, kayıtlarınızda hep yenilgiler varsa, kaybedenlerdenseniz genellikle gönlünüzün kırılmayan bir taşı kalmamış demektir. İnsan olarak kendinizi okumayı biliyorsanız, Yunus Emre merhumun dediği gibi İlim kendin bilmektir sırrındaysanız, sevgiden başka bir niteliğiniz yoksa, hayatın başka her cilvesine kıylu kal diye bakıyorsanız, zaaflarınızla hemhal yaşıyorsanız, maske takamıyorsanız yüzünüze, her kameraya dişlerinizin porselenini göstermiyorsanız, hayat sizin için zor olacaktır.
Şimdi rağbet güzel ile zengine demiş ya ozan, o günden önce de öyleydi aslında, bugün de, gelecekte de öyle olacaktır. İnsanlığın sancısının sebebi de bu. Eğer genel yaklaşım Hak ve adalete rağbet etseydi hayat çok daha güzel olacaktı herkes için.
Xxxx
Perişan halin oldum sormadın hal-i perişanım
Gamından derde düştüm kılmadın tedbir-i dermanım
Ne dersin rüzgarım böyl mi geçsin güzel hanım
Gözüm canım efendim sevdiğim devletli sultanım
Esir-i dam-ı aşkın olalı senden vefa görmem
Seni her kanda görsem ehl-i derde aşina görmem
Vefa vü aşinalık resmini senden reva görmem
Gözüm canım efendim sevdiğim devletli sultanım
Değer her dem vefasız çerh yayından bana bin ok
Kime şerh eyleyem kim mihnet ü enduh u derdim çok
Sana kaldı mürüvvet senden özge hiç kimsem yok
Gözüm canım efendim sevdiğim devletli sultanım
Gözümden dembedem bağrım ezip yaşım gibi gitme
Seni terk eylemezem çün ben beni sen dahi terk eyleme
İgen hem zalim olma ben gibi mazlumu incitme
Gözüm canım efendim sevdiğim devletli sultanım
Katı gönlün neden bu zulm ile bidade ragıbtır
Güzeller sen tegi olmaz cefa senden vaciptir
Senin tek nazenine nazenin işler münasiptir
Gözüm canım efendim sevdiğim devletli sultanım
Nazar kılmazsan ehl-i derd gözden akıdan seyle
Yamanlıktır işin uşşak ile yahşı mıdır böyle
Gel Allah'ı seversen bendene cevr eyleme lutf eyle
Gözüm canım efendim sevdiğim devletli sultanım
Fuzuli şive-i ihsanın ister bir gedayındır
Dirildikçe seg-i kuyun ölende hak-i payındır
Gerek öldür gerek ko hükm hükmün ray rayındır
Gözüm canım efendim sevdiğim devletli sultanım
Fuzuli’nin kaç asır önce anlattığı hikeaye ile ondan önceki çağlardaki hikeaye ne kadar da birbirinin aynı değil mi? Hiç reybiniz olmasın insan var lduğu müddetçe bu hikeaye hep aynı mısralarla anlatılacaktır.
Xxxx
Hayat başarıyla, muvaffakiyetle, kazanımla, yenmekle, galip gelmekle güzelleşen bir çiçektir. Ama yine de bir çiçektir. Çiçeğin bir ömrü vardır. Eninde-sonunda solacak ve toprak olacaktır.
O çiçeğin kalbi ile insanın gönlü aynı değerdedir. İnsan kemikleriyle kırılmaz, kolu, bacağıyla, kafasıyla, beliyle kırılmaz. İnsan gönlüyle kırılır.
Xxxx
Hayatta hep kaybeden olmuşsa insan, talihi kendisine yar olmamışsa, olacak güzellikler son anda bir engelle tersine dönmüşse, saadete hep uzaktan bakmışsa, konsere gideceği gün maden ocağı patlamışsa, sinemaya gideceği gün şehid haberleriyle gözleri kan çanağına dönmüşse insan kırılmıştır. Gönül sarayının her taşı ayrı ayrı kırılmıştır. Hayata, kadere, takdire itiraz edilmez ama bazı insanlar, görünürde rolü olan insanlara kızılır. Onlar sorumlu tutulur. Elbette yanlış.Onlar sadece birer rolü olan küçük oyuncular. Herkes kendi kaderine şahid olurken başroldedir. Ondan başka herkes yardımcı oyunculardır. Gönül kırılmalarında o küçük rollerin sahiplerine büyük paylar çıkarılır.
Xxxx
Felek bir gözleri ahuya zebun etmişse Yavuz Selim’i ne Selim’in ne ahu gözlünün bir tercihi değildir. Feleğin sahibi öyle istemiştir. Onun için felek öyle döndürmüştür çarhını.
Sıradan vatandaş ‘Ah felek kimine kavun yedirdin kimine kelek’ diye dertlense de o iradenin sahibi felek değil, feleğin sahibidir.