D.ALİ GÜLTEKİN

D.ALİ GÜLTEKİN

KORKU EN TEHLİKELİ VİRÜSTÜR

Konuya nasıl başlayacağıma bir türlü karar veremiyorum. Daha doğrusu neresinden başlamam gerektiğine. En iyisi yeni bir haberle girelim konuya.

“Corona virüsünün ortaya çıktığı Çin'de son olarak yeni bir domuz gribi türü tespit edildi. Uzmanlar, yeni türün salgına dönüşme riski olduğunu öne sürdü.

Prof. Dr. Kin-Chow Chang, yeni gribin domuz çiftliklerinde görüldüğünü ve buradaki insanlara bulaştığını söyledi. Halihazırda büyük bir tehlike bulunmadığını belirten Chang, “Gözümüzü üzerinde tutmalıyız” dedi.

Mevcut aşıların yeni gribe karşı korumadığını söyleyen Chang, ihtiyaç duyulursa buna göre adapte edilebileceğini ifade etti.”

Anlaşılan virüslerin sonu gelmeyecek. Biri bitmeden diğeri başlayacak. Daha doğrusu geleceğin en güçlü silahı virüsler olacak.

Yap bir virüs, sal ortalığa…

Virüsün yarattığı tahribat, atom bombasından daha etkili. Şöyle söyleyeyim, 1945 yılının sonuna kadar Hiroşima'da atom bombası saldırısından dolayı yaklaşık 140.000 kişi hayatını kaybetti

2020 yılının başından bu güne kadar,  sadece ABD’de Koronavirüsten ölenlerin sayısı 128.451, dünyada toplam ölü sayısı 501.878.

Şimdi bir de Kawasaki hastalığından söz ediliyor.

Kawasaki hastalığı ile ilgili ilk vaka ABD'de görüldü fakat hastalığın ABD ile sınırlı kalmadığı kesin. Bu hastalık için henüz yeni olduğunu söylemek mümkün. Geçtiğimiz günlerde 4 çocuğun aynı semptomlara bağlı olarak hayatlarını kaybetmesi şüphe uyandırdı. Aynı vakaların bazı ülkelerde de görülmesi akıllara yeni bir hastalık mı geliyor şüphesini getirdi.

Sürekli yeni bir hastalık, yeni bir virüs açıklaması ve alabildiğince korku ve panik.

Bir de virüsün etki alanı sadece ölümle sonuçlanmıyor, psikolojik ve ekonomik yönden de yıkıma yol açıyor.

Yapılması gereken tek şey, ülkelerin artık bu gerçeği kabul etmesi ve kendilerini her an biyolojik savaşa hazır hale getirmesi.

Ben dünyada bu konuda en şanşlı ülkenin Türkiye olduğunu düşünüyorum.

Bütün bu olanlara bakıldığında küreselci emperyalistlerin “Ulusalcı Devlet” anlayışının yerine, başını ABD’nin çektiği, Mesihçi  “Tek Dünya Devleti” ne zemin hazırladığını görmek mümkündür.

Ortada bir savaş var. Ve bir de güçlü bir silah. Yani, virüs…

Korona veya başka bir şey.  Adı ne olursa olsun, virüs biyolojik savaşın en etkin silahıdır. 

Bu gerçeği kabul edenler, korku ve paniğe kapılmak yerine yapılması gerekenler üzerine kafa yoranlar, savaş stratejilerini bu yeni sisteme göre geliştirenler savaşın galibi olacaktır.

Unutmayalım, virüs atom bombasından, nükleer silahlardan daha etkilidir. Ama ondan daha etkili, karşı bir silahta sürekli pompalanan korku ve paniğe yenik düşmemektir. Yani Cesarettir.

Çünkü dünyada “korku”  dan daha etkili bir silah hiçbir zaman üretilmeyecektir. 

Korku en tehlikeli virüstür. 

<