CEVDET TÜTÜNCÜ

CEVDET TÜTÜNCÜ

KURBAN BAYRAMI

Sevgili dostlar,kendi eşinin çocuğunun olmaması üzerine, bir çocuğunun olması halinde onu Allah (CC) yolunda kurban edeceğini vadeden Hz. İbrahim Peygamber’in bu duası, dileği kabul edilmeseydi bizler şimdi Kurban Bayramını bilmediğimiz gibi, Cenab-ı Allah’a karşı tabi olduğumuz imtihanlardan da başarıyla geçmemizin ne anlama geldiğini kavrayamayacaktık.

Duası ve dileği kabul edilerek çocuk sahibi olduğunda ve çocuğu biraz büyüdüğünde Hz. İbrahim Peygambere, rüyasında çocuğunu kurban ederek Allah’a (CC) olan vadini yerine getirmesi gerektiği hatırlatılır. Rüyasında kendisine vahiyedileni çocuğuna anlatan Hz. İbrahim Peygamber, şüphe götürmeyecek şekilde tam bir teslimiyetle oğlu İsmail’den “Babacığım emrolunduğun şeyi yap. İnşallah beni sabredenlerden bulacaksın.” cevabıyla karşılanmıştır.

 Bu konu Kur’an-ı Kerim’de (Saffat;107) mealen “ Biz (İbrahim’e) büyük bir kurbanlık vererek onu (İsmail’i) kurtardık.”   şeklinde ifade edilmektedir.

Hz. İbrahim, Allah’a (CC) verdiği sözünde durmak için oğlu İsmail’i kurban etmek üzere harekete geçtiğinde, oğluyla birlikte büyük bir imtihandan başarılı olarak geçmişler ve İsmail’in canı bağışlanarak onun yerine kurban edilmek üzere kendilerine bir koç gönderilmiştir.

Zilhicce Ayının 10. Günü gerçekleşen bu olay her yıl aynı günde Kurban Bayramıolarak kutlanmaktadır.

Değerli okurlar, İslam AlemininRamazan Bayramı ile birlikte kutladığı iki bayramdan bir diğeri olan Kurban Bayramı da elbette başka diğer bütün dini emirlerin, uyulması gereken yasakların her birisinde mevcut olan ve insanlığın iyiliği için örnekler, nasihatler ve tavsiyelerle yol göstermeyi içermektedir.

Ramazan ve Bayramında insanın kendi nefsine hakim olarak kuvvetli bir iradeyle hayatını sürdürmesi öğütlenirken, Kurban Bayramı ile sabır, inanmak, vadetmek, söz vermek, verilen sözde durmak ve bunları yaparken de tereddütte bulunmadan bütün benlikle adanmak ve sonucunda bunları yardımlaşmak, paylaşmak duygusuyla uygulamaya geçirmek esastır.

Elinde varlığı olanın sabrederek elde ettiklerinden, elinde olmayana, varı olmayana, şükrederek sessiz, isyansız bekleyene sabrının karşılığını vermesidir.

Varı olanların, varı olmayanlara yardımda, cömertlikte yarışmasıdır…

Esen kalın.

<