LONDRA: BABİL KULESİ-1
LONDRA: BABİL KULESİ -1-
Londra'yı tarif ederken "Babil Kulesi"deyimini kullandım.Gerçekten bu şehirde bir çok yabancı dil konuşuluyor.Malûm olduğu üzere
pek çok efsanede ve kutsal kitaplarda adı geçen Babil Kulesi, yeryüzündeki ulusların ve onların konuşmakta olduğu binlerce dilin nasıl ortaya çıktığıyla ilgili bir inanış unsurudur: İnsanlar, Tanrıya ulaşmak ve ona daha yakın olabilmek için göğe yükselen bir Kule inşa etmeye girişmiş.Kule, çok geçmeden yükselmeye başlamış ve bunu gören Tanrı, Kuleyi inşa eden her insana ayrı bir dil vermiş, onları dünyanın dört bir tarafına savurmuştur. İnsanlar birbirleriyle anlaşamadıkları için Kulenin yapımı da durmuş ve dünya üzerinde çok sayıda Millet ve bu Milletlere ait binlerce Lisan türemiştir.
Londra, dünyanın çok eski kentlerinden biridir. M.Ö. 43 yılında Roma İmparatorluğu tarafından kurulmuştur. İlk ismi Londonium’dur. İsmin kökeni ile ilgili kesin bilgiler olmamakla beraber anlamının "Akan Nehir" olduğu söylenmektedir.
Yaklaşık sekiz milyonluk nüfusuyla Avrupa Birliği'nin ikinci kalabalık kentidir.
Avrupa'da en fazla Beyaz Irk harici insanın yaşadığı, Üç yüzden fazla farklı Dilin konuşulduğu şehirdir.
LONDRA HAVALİMANLARI: HEATHROW-GATWICK-LONDON CITY
En yoğun hava trafiği Londra’da
Heathrow Havaalanı’na vardığınızda yoğunluk dikkatinizi çeker. Londra dünyanın önemli iş ve finans merkezlerinin başında geldiği gibi uluslararası turizmin de kesişme noktasıdır. Dolayısıyla dünyanın en kalabalık Hava Trafiği de Londra’da yaşanır. Şehirde üç uluslararası havaalanı bulunmaktadır. Bunların en büyüğü Heathrow (LHR), dünyanın en fazla uluslararası yolcu taşıyan havalimanıdır. Gatwick (LGW) ve London City (LCY) de diğer önemli havaalanlarıdır.
ADIM ADIM LONDRA
Sizi Londra ile bütünleştirip o güzellikleri tanıtacak Şehir turumuzda göreceğimiz yerler olarak Parlemento Binası, Big Ben Saat Kulesi, Westminister Köprüsü ve Manastırı, Trafalgar Meydanı, Amiral Nelson Anıtı, Hyde Park, Buckingham Sarayı ve Oxford Alışveriş Caddesini sayabiliriz,
PICCADILLY CIRCUS
Malûm olduğu üzere Downtown şehir merkezi anlamına gelen bu İngilizce kelime, genellikle bölgenin en kalabalık merkezi yerini tanımlamak için kullanılır.İstanbul'da Istiklal Caddesi,New York'da Manhattan, Paris'de Champs Elysee(Şanzelize) ve Londra'da Piccadilly Circus'tur.Bu Meydana aynı isimdeki metro istasyonunda inerek ulaşılabilir.
Regent Street ,Leicester Square ve Sohonun ortasında kalan Piccadilly Circus;Eros Çeşmesi ve dev reklam tabelalarının bulunduğu sürekli turist kafilelerinin olduğu Londranın işlek merkezlerinden birisidir.
BİG BEN
Big Ben (Saat Kulesi);İngilterenin dünya üzerinde ki en önemli sembolü kabul edilen bu saat kulesi Thames ırmağının kenarında Westminster sarayında bulunur. Trafalgar Square den yürüyerek veya Westminster metro istasyonunda inerek buraya ulaşılabilir.
Big Ben Türkçe ismiyle Büyük Benjamin, Londra’nın en önemli simgesidir. Saat kulesi Big Ben, her yıl milyonlarca kişiyi Londra’ya çekmektedir. Victoria Gotik stilinde tasarlanmış kuleye adını veren ünlü Çanı ile Dünyanın ikinci büyük dört taraflı Saatidir.
WESTMINISTER PALACE SARAYI
Thames Nehri’nin karşı kıyısına geldiğimizde Westminster Sarayı,tüm ihtişamıyla gözümüze çarpıyor. Buradan Parlemento Binası ve on üç tonluk çanıyla ünlü Big Ben Saat Kulesini de görebiliyoruz. Pek çok kartpostal, tabloya yansımış olan bu muhteşem manzara en iyi Westminster Köprüsü’nden ve Thames Nehri’nin her iki kıyısındaki yürüyüş yolundan görülür. Sarayın mimarî yapısı ve düzenlemesi oldukça karmaşıktır. Yaklaşık 1.100 odası, 100 merdiven çıkışı ve toplamda 4,8 kilometreyi bulan uzun koridorları vardır.
19,.yüz yılda Gotik tarzda inşa edilmiş olan Westminster Sarayı diğer adıyla Parlemento Binasına Westminster Metro istasyonundan ulaşabilirsiniz. Bu Saray; Avam ve Lordlar Kamarası'ndan oluşan İngiliz Parlamentosu'na ev sahipliği yapmaktadır.İngiltere’nin yönetildiği yer olması nedeniyle Westminster; Protesto gösterilerinin de adresidir
WESTMİNİSTER ABBEY KİLİSESİ
Westminster Abbey; İngilterenin en ünlü kilisesidir. Saat kulesinin yakınında yer almaktadır. Westminster metro istasyonuyla buraya ulaşılabilir.
WHİTEHALL
Bir diğer önemli yer birçok resmi binanın yer aldığı Whitehall’dur. Indigo Jones filminin çekildiği Şölen Evi (1619-1621), Atlı Muhafız Birliği Binası (1753) yani Scotland Yard ve Downing Sokağı Whitehall'dadır. Başbakan, Downing Sokağı 10 Numara'da oturur.
Gezilmesi tavsiye edilen diğer önemli yapılar arasında Katolik Westminster Katedrali (1895-1903) British Broadcasting Corporation (BBC) merkezi, Londra Planetaryumu ve Albert Kraliyet Binası (Royal Albert Hall) sayılabilir.
BUCKINGHAM PALACE
Buckingham Sarayı, Kraliçe ile Edinburgh Dükü’nün Londra’da yaşadığı saraydır. 1702 senesinde Buckingham Dükü’nün Londra’daki malikânesi olması amacıyla inşa edilmiştir. Londra’ya adeta mührünü vuran ünlü mimar John Nash, IV. George için 1820-1830 seneleri arasında malikâneyi saraya dönüştürmüş.1837 yılından itibaren kraliyet ailesi burada yaşamaya başlamış.
Yedi yüz yetmiş beş odası bulunan sarayın, kraliçeye ait olan özel odalar dışında kraliyet vaftizlerinin gerçekleştirildiği Müzik Odası ve nişan törenlerinin gerçekleştirildiği Balo Salonu, en dikkat çekici bölümleri. Ziyaretiniz esnasında Kraliçe’nin sarayda olup olmadığını merak ediyorsanız, başınızı biraz yukarı kaldırıp Kraliyet Sancağı’na bakmanızı tavsiye ederiz. Bayrak gökyüzünde dalgalanıyorsa Kraliçe sarayda demektir. Sarayın en ilgi çekici tarafı, şüphesiz Muhafız Değişim Töreni’dir. Renkli bir törenle nöbet değiştiren askerleri izleyebilir, muhafızlar ile resim çektirebilirsiniz.
İngiltere kraliyet ailesinin yaşadığı bu saraya Trafalgar Squareden St James parkın kenarından yürüyerek 15 dakikada ulaşılabilirsiniz.
HERŞEYI SÖYLEYEBİLECEĞİNİZ
SERBEST KÜRSÜ:
HYDE PARK
Hyde Park, Dünyaca ünlü, üç yüz elli dönümlük alana kurulu Londra’nın en büyük parkıdır. Londranın ortasında yer alan çok büyük bir alana sahip olan yaz aylarında konserlerin düzenlendiği bu Parkın güney tarafına doğru yürüdüğünüzde Kraliçe Victoria'nın ölmüş kocası için yaptırmış olduğu Prens Albert’in anıtı karşınıza çıkar. Anıtın karşı tarafında klasik müzik konserleri için bir buluşma yeri olan Royal Albert Hall yer almaktadır. Bahçeler bölümünde Long Water, park bölümünde de Serpentine olarak bilinen bir gölü içine alır. Parkın Marble Arch'a yakın kuzeydoğu köşesinde ise, çok eskiden beri sokak hatiplerinin serbest konuşma yeri olarak bilinen Speakers' Corner bulunur.
MASAL PRENSESİ :DIANA
Kensington Palace’a ulaşmak için Hyde Park’tan batıya doğru yürüyün. Prenses Diana'nın Prens Charles'tan boşandıktan sonra yaşadığı sarayına vardığınızda Prenses Diana'nın anısına yapılmış şelaleyi de görürsünüz. Hatırlanacağı üzere Prenses Diana; kendisini aldatan eşi Charles'dan 1996'da boşanır ve
Prenses Diana ile aynı arabada Pariste can veren sevgilisi. "Harrods" mağazasının varisi Müslüman İngiliz vatandaşı Dodi Al Fayed ile arkadaşlık yapar.
31 Ağustos 1997'de Paparazzilerden kaçarlarken Paris'de bir tünelde kaza sonucu hayatlarını kaybederler .
Bazı söylentilere göre Prenses Diana'nın ölümünün bir suikast olduğu düşünülmektedir.
20. yüzyılın masal prensesi Lady Di,
belki de masalların her zaman mutlu sonla bitemeyeceğinin de ispatı oldu. Diana'nın, tüm dünyada milyonlarca kişinin ekranları başına kilitlenerek izlediği düğün töreninin ihtişamıyla, sonra yaşadıkları ne kadar da büyük bir tezat oluşturuyor... Kapalı kapılar ardında, Charles'ın ilk gençliğinden beri Camilla'ya âşık olması ve tüm evliliği boyunca onunla ilişkisini sürdürmesi bu Peri Masalının mutlu sonla bitmemesine neden oldu.Diana kocasından göremediği sevgiyi; yardım çalışmaları, moda konusundaki tutkusu ve sıcak tavırlarıyla halkından almaya çalıştı.
Birçok soylu ve güçlü kadının evliliğini korumak için sessizliğe bürünmesine inat, Diana kendisini ve kalbini asla gizlemedi. Sadece İngilizler değil, dünyanın dört bir yanından kadınlar asla karşılaşmadıkları bu kadının koca bir kraliyet ailesine baş kaldırmasını hayranlıkla ve imrenerek izledi. Kimsenin aklına ona kızmak ya da onu ayıplamak gelmedi. Aksine, herkes onun elinden alınan mutluluğuna bir an önce kavuşmasını diledi. 1996'daki boşanmasından 31 Ağustos 1997'deki ölümüne kadar geçen zaman içinde bu genç kadın, dünyanın dört bir yanındaki hemcinslerine ilham kaynağı oldu.
TRAFALGAR'ın GÜVERCİNLERİ
Trafalgar meydanı Londranın en merkezi yeridir. Burası Londranın en büyük meydanıdır. National Gallery
burada bulunmaktadır. Trafalgar Meydanından yürüyerek 15 dakikada Buckingham sarayına, 10 dakikada Big ben’e , 5 dakikada Leicester Square ‘e ulaşılabilir.
Nelson sütunu ve aslan anıtları ve havuzların bulunduğu Trafalgarşehrin kalbinin attığı yer olup aynı zamanda bizdeki Taksim Meydanı gibi buluşma noktasıdır. ismini Trafalgar Savaşı'ndan alır. Meydana vardığınızda Amiral Nelson' un heykelini görürsünüz. İngiliz Amirali Horatio Nelson İngiltere'nin en çok sevilen kahramanlarından biridir. Amiral Lord Nelson, Akdeniz'deki İngiliz filosuna katılarak Korsika Adası'nın alınmasında rol oynamış. Nelson'ün Trafalgar Savaşı'ndaki komuta gemisi Victory günümüzde Portsmouth Limanı’nda(neresi) sergilenmektedir. İçinde National Art Gallery'nin bulunduğu meydanda, açık hava konserlerinin ve kutlamaların yapıldığı meydan Leicester Square ve Piccadilly Circus'a yürüme mesafesindedir. Eskiden bu meydan Kraliyet ailesinin geleneksel ihtiyaçları için kullanılıyormuş. Bir dönem şahinlerin ve şahincilerin eğitimlerine tahsis edilmiş, bir süre egzotik kuşların sergilendiği bir hayvanat bahçesi niteliğindeymiş. Hapishane hatta dini bir merkez olarak da kullanılmış. Meydanda Amiral Lord Nelson’ın heykeli bulunur. Anıtın alt tarafında bulunan bronz işlemeler Nelson’un efsanevi zaferlerini anlatmaktadırlar. Bu meydanı ilginç kılan bir diğer özelliği güvercinlerin toplanma yeri olması. Her yıl bir tondan fazla kirliliğe neden olurlar ve bunun yıllık temizlik maliyeti yüz bin pounddan fazladır. Ne var ki Amiral Lord Nelson’un heykeli hiçbir zaman kirlenmez, çünkü güvercinleri engelleyen bir jelle kaplanmıştır.
TRAFALGAR'ın GÜVERCİNLERİ
Trafalgar meydanı Londranın en merkezi yeridir. Burası Londranın en büyük meydanıdır. National Gallery
burada bulunmaktadır. Trafalgar Meydanından yürüyerek 15 dakikada Buckingham sarayına, 10 dakikada Big ben’e , 5 dakikada Leicester Square ‘e ulaşılabilir.
Nelson sütunu ve aslan anıtları ve havuzların bulunduğu Trafalgarşehrin kalbinin attığı yer olup aynı zamanda bizdeki Taksim Meydanı gibi buluşma noktasıdır. ismini Trafalgar Savaşı'ndan alır. Meydana vardığınızda Amiral Nelson' un heykelini görürsünüz. İngiliz Amirali Horatio Nelson İngiltere'nin en çok sevilen kahramanlarından biridir. Amiral Lord Nelson, Akdeniz'deki İngiliz filosuna katılarak Korsika Adası'nın alınmasında rol oynamış. Nelson'ün Trafalgar Savaşı'ndaki komuta gemisi Victory günümüzde Portsmouth Limanı’nda(neresi) sergilenmektedir. İçinde National Art Gallery'nin bulunduğu meydanda, açık hava konserlerinin ve kutlamaların yapıldığı meydan Leicester Square ve Piccadilly Circus'a yürüme mesafesindedir. Eskiden bu meydan Kraliyet ailesinin geleneksel ihtiyaçları için kullanılıyormuş. Bir dönem şahinlerin ve şahincilerin eğitimlerine tahsis edilmiş, bir süre egzotik kuşların sergilendiği bir hayvanat bahçesi niteliğindeymiş. Hapishane hatta dini bir merkez olarak da kullanılmış. Meydanda Amiral Lord Nelson’ın heykeli bulunur. Anıtın alt tarafında bulunan bronz işlemeler Nelson’un efsanevi zaferlerini anlatmaktadırlar. Bu meydanı ilginç kılan bir diğer özelliği güvercinlerin toplanma yeri olması. Her yıl bir tondan fazla kirliliğe neden olurlar ve bunun yıllık temizlik maliyeti yüz bin pounddan fazladır. Ne var ki Amiral Lord Nelson’un heykeli hiçbir zaman kirlenmez, çünkü güvercinleri engelleyen bir jelle kaplanmıştır.