Masonluk şayiası
Gazeteci Abdullah Işıklar hatıralarını anlatırken bir devre ayna tutuyordu.
Ahmet Özyol adında bir arkadaşımız üniversitede kalmak ve ilimle uğraşmak istiyor. Ama bir purofesörü var mason. Mühendis kendisi, şehircilikte o zaman söz sahibi. Ahmet Özyol’a yol vermiyor. O zamanlar mason olmadan purofesör olunamaz gibi bir üniversite şayiası vardı.
Mason purofesör şöyle dermiş. Beni hep mütebessim görüyorsunuz. Aslında ben tebessüm etmiyorum. Allah benim alt dudağımı kısa yaratmış. Ondan öyle görünüyorum. Kayseri ve Kars şehirlerinin yerleşimin çok beğenirdi.
Xxxx
Ahmet Özyol kendisine üniversitede yol bulamayınca Mekke’ye gitti. 20 yıl orada mühendislik yaptı, sonra da müdür oldu. Yetimdi, Darüşşafaka mezunudur. Hayır ve şer nerededir bilemeyiz. Eğer o üniversitede yol bulsaydı Mekke hayatından mahrum olacaktı.
Türkiye öyle bir durumdaydı. Mason olmayan kişi purofesör olamıyordu.
Xxxx
Okulunu birincilikle bitiren biri ziyaretime geldi. Kendisine çok ilginç gelen bir olayı anlattı:
Okuldan mezun olduğum hafta bana üç kişi geldi. Çok zengin oldukları giyimlerinden ve bindikleri otomobilden belliydi. Biz mason locasındanız, bize üye kaydolun. Size bütün kapılar açılır, dediler. Türkiye masonların cemiyete hükümdar olmasından çok çekti. 1935’de Mustafa Kemal diğer derneklerle birlikte mason localarını da bir süreliğine kapattı.
Hür ve Kabul Edilmiş Büyük Mason Locasının ağnetinde (internet sitesinde) bu mesele anlatılıyor. Mustafa Kemal Şükrü Kaya’ya, sizinkilere söyle cemiyeti lağvetsinler diye. Mason locası bunun üzerine locayı lağvettiler o zaman. Şöyle bir gerekçe ileri sürdüler. Locamızın temel ilkeleri devletin ilkeleri haline geldiğinden fesih kararı aldık diye açıklama yaptılar.
Ahmet Özyol’un, alt dudağı gülüyormuş hissi veren hocası Gazetecilik okulunda bize derse gelirdi diyor Işıklar. Kendisi şehirciydi ve Kayseri’nin şehirleşmesini, belediye başkanını sevmemesine rağmen takdir ederdi. Halbuki o belediye başkanı mühendis de değildi
.
Xxx
Sizin hayır sandığınızda şer, şer sandığınızda hayır vardır. Özyol, tayini çıktığında üzülmüş olabilir. Ama onun hakkında çok hayırlara vesile oldu.
Xxxx
İlim talep etmek
Bir kitabeden söz edildi. Karababa Türbedarının oğlu Hazım bey dört maddelik bir metin getirmişti mahfile. Bu dört satır Zekeriya Beyaz’ın da olduğu bir mahfilde okununca çok kızmış. Metnin Anadolu Hisarı Camiinin giriş kapısının üzerinde olduğu ileri sürülmüş. Camiye gittim ve bu kitabeyi aradım. Böyle bir kitabe yok. Sadece Minarenin temelinde, binanın bitiminde 10 satırlık bir kitabe vardı. Orada da caminin tarihçesi anlatılıyordu.
Ama 4 maddelik söz dizini anlamlı olduğu için onu burada sizlerle paylaşmak isterim.
Sual sormak için ilim talep eden münafık olarak ölür
Kibirlenmek için ilim talep eden keafir olarak ölür
Dünya nimetleri için ilim talep eden asi olarak ölür
Hayatında uygulamak için ilim talep eden mümin olarak ölür.
Kaynağı ne olursa olsun, her hangi bir yerde kitabe olup olmaması da çok önemli değil. Söylenenlerin boş laf olmadığı ortada.