Metrobüs halleri...
Metrobüste her gün karşılaştığınız insanlar var kimileri sabah sabah sizi ağlarken güldüren, kimileri de var ki; var gülerken ağlatan.
Ne garip değil mi? Yol boyunca duyduğumuz gerçek kesitler adeta roman olacak, film olacak cinsten hikayeler. Bazen de gereksiz konuşmalar yapanlar da var. En çekilmezi de onlar işte...
Gevezelik dediğin şey, öylesine çok ve çeşitli aynı zamanda da renkli.. İnsanları şaşırtan şeyler.
İşte size ilginç bir örnek; arka koltukta oturan iki kız arkadaşın konuşmaları. Yol boyunca tam olarak 20 durak hiç durmadan gevezelik etmeleri. Ojelerinin rengini Aslı'nın erkek arkadaşını yakışıklılığı, Vitrinde gördüğü çantanın rengini, mağazalardaki indirimler gibi dakikalarca incir çekirdeğini doldurmayan bu konuşmalarına zoraki kulak misafiri olmak adeta bir işkence.
Düşünün aylar önce isimler bile aklımda kalmış. Ne garip şey!
Yine bir kulak misafiri olduğumuz sabah sohbeti. Bu kez konu Halime teyze. Halime, teyzenin gelininden memnun değil anlaşılan. Gelininin adı Banu. Halime teyze 75 yaşında bir oğlu bir kızı var. Kızı İzmir'de oğlu Beylikdüzü'nde. Bakırköy’den Beylikdüzü’ne taşınmışlar. 75 yaşından sonra kadını komşularından ayırmışlar. Yalnızlıktan muzdarip, gelininden muzdarip. 1 yıl önce eşini kanserden kaybetmiş. Yani dert küpü..
Bir de sabah akşam didişen yolcular. Kimi çok öfkeli. Kimi geceden kalma…
En korkutucusu da sapıklar tabii... Bir de çocuk dilenciler…
Metrobüste bir çocuk muhtemel Suriyeli mendil satıyor. Bir kadının yanına geldi ve sırnaşmaya başladı. İstediği sadece 1 TL. Kadın çocuklara para verdiğini söyledi ve "Sana bu mendili kim veriyorsa o gelsin parayı ben ona vereceğim. sen okula gitmelisin evde sütünü içmelisin" dedi.
Sonrada o veciz cümleyi ekledi " Çocuklara para verilmez, sevgi verilir" ...
Çocuk kafasını sağa sola salladı, söylenenleri anladı mı yoksa kadından bir an önce kurtulmak mı istedi pek anlaşılamadı ama hızla oradan uzaklaştı.
Metrobüs ilginç bir yer dedik ya. Birde sıkışıklık kavgası var. Sıkışıklıktan istifade taciz de yaygın bir durum..
Yükselen ve öfke çığlıkları ve, sürekli bir itiş kakış durumu. Sanki hepsi kavgaya hazırlıklı binmişler.
Hem sözel hem fiziksel kavgalara şahit olmak sabah saatlerinde insanın motivasyonunu düşürüyor. Elbette bir de genç bir kızın "terbiyesiz adam" feryadı var ki işte insanları fazlasıyla utandıran ve düşündüren vahim bir durum...
Ve işte size toplu taşımada bir İstanbul hikayesi ve İşte metrobüs halleri…
Kimi oturma derdinde, kimi sapıklık peşinde...
Eee... Burası İstanbul... Dünyanın en güzel(!) kenti...
