Muhalefet yapma, geleceği anlat!
Pandemi döneminde tüm dünya ülkeleri ne yaptı?
Serbest Piyasa Ekonomi Kuralları’na tam riayet etti...
Halkını rahatlatmak için kendi paralarını sürekli basarak dağıttı...
Pandemi nedeniyle durma noktasına gelen ithalat ve ihracatı stabil tutmaya çalıştı...
Bunun neticesinde ekonomik büyümeler neredeyse eksilere düştü...
Enflasyon ise, ister istemez tedarik zincirlerindeki aksaklıklar da eklenince yukarı doğru gitti... Zaten bugün de hızla tırmanıyor, enflasyon...
Bütün bu sorunları izale etmek, işler rayına oturmaya başlayınca daha kolay olacaktı!
Biz ne yaptık?
Kurdaki artışı, faizi artırmadan aşağıya çekmek için 200 milyara yakın doları pazara sürdük!
Üstüne üstlük, elimizde olmayan paraları da sattık...
Merkez Bankası döviz rezervlerini eksi rakamlara çektik!
Anlayacağınız, denizi bitirip karaya çıktık!
Şimdi de, kumda sörf etmeye çalışıyoruz!
Oynak piyasalarda benzinle raks etmek, bugünkü duruma neden oldu!
Tut tutabilirsen!..
***
Şimdi yapılması gereken, zararın neresinden dönersen kardır teorisine hızla geçmek!
Enflasyon tırmandıkça tırmanıyor...
Fabrikalar, esnaf hala negatif durumda ayakta durmaya çalışıyor...
Halk, ekmek kuyruğunda sürünüyor...
Elektrik zamları, aydınlatmıyor el ve ocak yakıyor...
Doğalgaz düğmesini çevirmek için 5 kere düşünülüyor...
Emekliye verilen yüzde 26’ya yakın zam, bu ayki enflasyonla uçuruldu...
Tencereler boş, karanlık ortamda mal sahibinin kapıda beklediği bir durumda yaşamaya çalışıyor halkımız...
Şirketler giderlerini azaltmak için, işçi çıkararak işsizliği körüklüyor...
Çıldırmak elde değil...
Bir arkadaşım en azından doğalgaz giderinden kurtulmak için İstanbul’dan Mersin’e taşındı. 10 bin lira etmez eşyaları için 10 bin 500 TL nakliye parası verdi...
Arkadaşım şok üstüne şok yaşarken, kamyoncu bu nakliyeden cebine bin lira bile kalmadığını söyleyerek dert yandı...
***
Manzaranın hiç iç açıcı olmadığı bugünlerde muhalefet liderlerine bir çağrı yapacağım...
Bırakın iktidara ve birleşenlerine laf yetiştirmeyi...
Ekonomik göstergeleri, halkın anlayacağı şekilde sürekli anlatın, çözüm yollarını ortaya koyun...
Gündem ne dış güçler ne beka sorunu...
Gündem, açlıkla mücadele...
İnsanoğlunun ilk talebi, aç kalmamaktır...
Barınma ve benzeri gerekli şeyler sonradan gelir...
Bu halkın karnını doyurmanın yolunu anlatan ve ikna eden hangi parti olursa olsun iktidara yakın demektir!
Ankara’yı terk edip, halkın ayağına giden, dertlerini dinleyen, çözüm yollarını anlatan hangi parti olursa olsun yapılacak ilk seçimin galibidir!
Bunu inanarak yazıyorum...
Önümüzdeki AK Parti geçmişi, bunun en büyük örneğidir!
Sayın Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na seçildi, AK Parti’yi de tek başına iktidara böyle taşıdı...
Bunu 20 yıl sonra gören muhalefet, çok geç de olsa sahaya indi...
Şimdi tek yapmaları gereken, Sayın Erdoğan’ı ve AK Parti’yi isim zikrederek direkt eleştirmemek...
Gündemi geçim sıkıntısında tutmak!
Bugüne yanlış kararlarla gelindiğini, ilk seçimde kurallara uyarak ülkeyi rayına oturtmak için gerekenin yapılacağını halka anlatmak gerekiyor!
Gerisi lafı güzaf...