ZAFER BENGİ

ZAFER BENGİ

Ne alırsan al, TL alma!

Enflasyonun TÜİK verilerine göre şimdilik yüzde 80’lere, muhaliflere göre yüzde 140’lara, pazara, markete kısaca sokağa baktığınızda yüzde 200’lere yaklaştığı bir vasatta yaşamaya çalışıyoruz...

Halkımızın ilk işi, hayatta kalmak için yemek, içmek...

Sonra barınma sorununu çözmek...

Tabii çözebilirse...

Giyinme, gezme vesaire ihtiyaçlara ulaşmak artık imkânsız...

Gerçek ekonomistler, enflasyonun durmayacağı görüşünde...

2022 yılı sonunda bu alım gücüyle yaşamanın çok çok zor olacağı görüşünde, gerçek ekonomistler...

Ekonomistler sadece öngörebilir...

Ekonominin durumunun ne durumda olduğunu ise, herkes görebilir...

Eğer, bu ortamda yaşıyorsa...

Şimdi sizlere paranızın kıymetini koruma yöntemini açıklayacağım...

***

Bugün nakit varlığınızın 10 bin TL olduğunu kabul edelim...

Eğer bu meblağı, bankada mevduat faizinde değerlendirseniz, bir yıl sonra 10 bin TL’niz maksimum 2 bin TL kazanacak...

Yine bu paranızı dövizde tutarsanız, yıllık gelirinin düşme olasılığını göz ardı etsek bile, yüzde 80, yani 8 bin TL gelir elde edebilirsiniz...

Gayrimenkule yatırırsanız, 10 bin TL varlığınız, alıcı bu gidişatla olmayacağından değer bile kaybedebilir...

Sıkı durun...

Şimdi, öneride bulunuyorum...

Eğer 10 bin TL birikiminiz varsa, son kullanma tarihi bir yılın üzerinde olan kuru gıdalara yatırın paranızı!..

Yani, kuru bakliyat gibi gıdalar alın!..

Mevcut 10 bin TL’nizle, 300 kilo pirinç alırsanız, bir yıl sonra, nerede değerlendirirseniz değerlendirin değerli haliyle bile 200-250 kg pirinç alamayacaksınız!..

Çünkü, gıda üretimi daralıyor...

Çünkü, gıda zorunlu bir ihtiyaç...

Çünkü, gıdanın her zaman talibi olacak, temel ürün...

Anlayacağınız, 10 bin TL bozulmayan gıdada enflasyonun üzerinde değerlenecek!..

Yeter ki, kuru gıdanızı iyi koruyun...

***

Gazetelerde TV’lerde geçtiğimiz günlerde “bomba” niteliğinde bir haber yer aldı...

Turizm Patladı” diye...

Herkes, doları, avrosu olan, ucuz nerede tatil yapabilirim mi araştırıyor...

Bizler için değil... 

Ne dolarımız ne de avromuz var!..

Bir Almancı ya da Avrupa’da yaşayan bir kişi, 15 günlük maaşıyla ülkemizde 21 gün muhteşem tatil yapabiliyor...

Hatta, her şey dahil...

İstediğin kadar ye, istediğin kadar iç...

İşi olmazsa Türkiye’de yaşamak, ülkesinde yaşamaktan daha ucuz...

Unutmayın turizm, yabancılar açısından “ucuz” olduğu için patlıyor...

Bizler ise, hangi yakınımızın yazlığında birkaç gün geçirebiliriz hesabını yapıyoruz...

Ulaşım parası yüzünden ondan bile vaz geçiyoruz...

Bizlere bu dönemde her şey “haram”...

Yaşadığına şükret, “sabır”ı çatlayana kadar elden bırakma...

<