NEREDE KALMIŞTIK(1)
Önce YeniGün Gazetesinin kurucusu saygıdeğer gazeteci-yazar Engin KÖKLÜÇINAR’ın ve arkasından şahsımın geçirdiği başarılı operasyonlardan sonra değerli komşum ve kadim dostum KÖKLÜÇINAR üstadım ile birlikte şifa bulup, ömrümüzün en güzel günlerini yaşadığımız SELİMPAŞA’daki ikametgâhlarımıza döndük. Farklı Taraf köşemizde çok şükür sizlerle birlikteyiz.
İstanbul’umuzun en güzel ilçesi Silivri’nin en nezih tatil beldesi Selimpaşa’da üstat ile birlikte ailelerimizle kırk yıldır senenin altı ayını birlikte geçirdiğimiz, artık yaz-kış yaşanılan, eski adıyla BİGAGOS, 20 bin nüfuslu Selimpaşa’da 1453 tarihinden bu güne kimler gelmiş, kimler geçmiş.
Osmanlı’nın en başarılı vezir-i azam, sadrazam ve valilerimizden biri olan Benderli Mehmet Selim Sırrı Paşa (1771-1829) Bigados’ta yaşamış ve bu güzel sahil kasabasına hayran kalmış ve kasabanın ismi bu paşa ile özleşmiş ve kasabanın ismi SELİMPAŞA olarak değişmiştir. Bu sütunlara isimlerini sığdıramayacağımız sayıda ünlü devlet, bilim, spor, sanatçı ve işadamı bu kasabada ömrünü geçirmiş olup, vefatından on gün önce evimizde misafir ettiğimiz merhum eski Meclis Başkanımız, İçişleri ve Gençlik ve Spor Bakanlarımızdan değerli devlet adamı merhum İsmet SEZGİN ağabeyimiz de vefatına kadar yaz-kış Selimpaşa’da yaşamış, bu beldeye hayran olmuş, yediden yetmişe herkesin tanıdığı, sevdiği ve saydığı, her Cuma namazından sonra Selimpaşa’lıların sıraya girip elini öptüğü Selimpaşa ile özleşmiş bir devlet adamı büyüğümüzdür.
Selimpaşa’da birbirinden değerli çok sayıda insan tanıdım. Bunları bu köşeye sığdırmam mümkün değil. Hakkın rahmetine kavuşmuş olanları rahmet ve saygı ile anıyor, Selimpaşa’da ve bizlerde iz bırakan iki örnek insandan daha söz ederek noktalıyorum.
Kırk yıl önce Selimpaşa’ya yerleşmeye karar verdiğimde Ayazma mevkiini alt yapısı olmadığı halde Ayazma mevkiini yaşam alanı olarak karar verip aldığımız arsalar üzerinde Korçalı Villaları’nı inşa ettim. Bu gün oturmakta olduğum villalardan birini de yeni tanıştığım ve dost olduğum değerli bir insana sattım. O zamanlarda Ayazma’da ne alt yapı, ne de denize girilebilecek bir karış yer yoktu. Yeni tanıştığım bu insana bir dernek kurarak bulunduğumuz bu mevkii güzelleştirme fikrini açtım. Birlikte kurduğumuz bu dernek marifeti ile ve bir elin parmakları kadar insanla zaman içinde Ayazma Mevkiini, belediyenin de desteğini alarak, sırası ile önce sahile bir plaj ve lokal, kanalizasyon ve yol ağaçlandırma ve spor sahası hizmetlerini gerçekleştirdik. Buna ilaveten kurduğumuz bir anonim şirket marifeti ile yüzme havuzlu bir sosyal tesisi bu semte kazandırdık. Bu hizmetler zaman içerinde tamamı 25-30 kişi ile başarılmış, o günün imkânlarında mucize kabili işlerdir. Adını AYAZMA GAP Projesi verdiğimiz bu hizmetleri gerçekleştiren derneğin başına kırk yıllık komşum ve kadim dostum, beni köşe yazarlığına teşvik eden, yazarlıkta feyiz aldığım bu değerli üstat örnek saygıdeğer insan Engin KÖKLÜÇINAR’ı da Selimpaşa ile özdeşleşmiş unutulmayacaklar listesine alıyor, Selimpaşa’lılar adına şükranlarımı, saygılarımı ve geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum.
AYAZMA BİRLİĞİ
BİR TEK ELİN NESİ VAR,
İKİ ELİN SESİ VAR,
EL ÜÇ OLSA GÜÇ KATAR,
DÖRT EL İŞİ TAMAMLAR.
VERELİM BİZ EL ELE,
BİRLİK OLALAIM ELE,
BİRLİK OLAN İNSANLAR,
KAVUŞURLAR EN GÜZELE.
DOSTLARLA SAĞLIKLI NİCE GÜNLERE.
ANAVATAN Partisi’nde ve YENİ Parti’de beraber siyaset yapma şerefine nail olduğum, eski Devlet Bakanımız, Genel Başkan Yardımcısı, TRAKYA GRUBU’nun eski Yüksek İstişare ve Danışma Konseyi Başkanı, merhum Prof. Dr. Ercüment KONUKMAN da Selimpaşa ile özdeşleşmiş, unutulmayacak saygıdeğer bir insandı. Kendisi ile Ayazma’da ATİŞ Havuzunda yaptığımız siyasi sohbetleri hiç unutamam. Vefatından kısa bir süre önce, Bakırköy’de bir toplantıdan çıkıp, onu Selimpaşa’daki evine bırakırken, rahmetli ÖZAL’ın vefatı ile ANAP’ın dağılmasının kendisini çok üzdüğünü anlatırken gözleri yaşarmış, hastalığı sebebi ile konuşmakta zorlanmıştı. Kendisini Selimpaşa’daki evine bırakmamı rica ettiğinde, havanın bozuk olduğunu söylememe rağmen, “Ben burada kendimi çok iyi hissediyorum. Selimpaşa bana yaşam gücü veriyor.” Sözünü unutamadım.
Önemli hastalıklarda hekimin tecrübesi ve hastane hizmetlerinin önemini başıma gelen vakalarla daha iyi anladım.
Selimpaşa’ya rahmetli ÖZAL’larla da sık sık gelirdik. SOFRAM Restaurant’ta balık, GARDEN’de et yemeyi seven rahmetli ÖZAL’larla yemek yerken yaptığımız siyasi sohbetleri KORÇALI Sitesi ve KORÇALI Villaları temel atma merasimleri anılarını hiç unutamam.
(Devam edecek)
