OKUMA YAZMA SEFERBERLİĞİ
Değerli okurlar, bu hafta ki konumuz Milli Eğitim Bakanlığının Okuma-Yazma seferberliği için sahaya inmesi üzerine olacak. Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayip ERDOĞAN beyefendi ve Emine ERDOĞAN hanımefendinin canlı yayında başlattığı bu seferberlik kapsamında yürütülecek usul ve esaslar belirlendi. Milli Eğitim bakanımız İsmet Yılmaz ise Okur-Yazarlık Seferberliğine ilişkin usul ve esasların yer aldığı genelgeyi 81 ile gönderdi. Bakan Yılmaz, 2008 yılına girildiğinde Okuma-Yazma bilmeyen yetişkinlerin sayısının 4 Milyon 863 bin 414 kişi(Yüzde 9,24) olduğu açıklandı. Ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan ve Eşi Emine Erdoğan’ın 2008’de başlatmış oldukları “Ana-Kız Okuldayız” kampanyası sonunda, 2012 yılına gelindiğinde bu sayının 2 Milyon 784 bin 257 kişiye(Yüzde 4,93) dolayına düştüğü bilgisini verdi.
2017 senesine geldiğimiz de ise TÜİK verilerine göre 80 Milyon 810 Bin olan Türkiye nüfusunun 60 milyonun 14 yaş ve üzerinde ve bu nüfustan, örgün eğitim çağı dışına çıkmış olanlardan 2 Milyon 462 bin 613’ü(Yüzde 4,09) hala okuma yazma bilmemektedir. Bu günümüz Türkiye’sinde yüzde 0,1 bile olmaması gereken bir oran olmasına rağmen yüzde 4 dolayının şahsım adına yüksek olduğunu düşünüyorum. Çünkü büyük ilerlemeler kaydetmiş olan ülkemiz de, okuma yazma meselesinin artık tamamen yok olduğu bir sürecin hâkim olması gerektiğini düşünüyorum.
Zannediyorum ki, devlet yetkilileri de benimle aynı kanaatte olacaklar ki genelgeye göre, Okuryazarlık Seferberliği çalışmalarının ilk dönemi 5 Şubat-15 Mayıs 2018 tarihleri arasını kapsayacak. Bu kapsamda, 5-19 Şubat 2018 tarihler arasında halk eğitim merkezlerince il ve ilçelerdeki okuma yazma bilmeyenlerin tespiti için gerekli alan tarama çalışmaları yapılacak. Başlatılan çalışmaların etkin duyuru ve tanıtımı yapılacak.
Kurslar, 5 Martta başlatılacak ve en geç 11 Mayıs’ta tamamlanacak. Seferberlik kapsamında açılacak okuma yazma kurslarında görev alan öğretmenlerin ücretleri Milli Eğitim Bakanlığı Yönetici ve Öğretmenlerin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Karara göre ödenecek.
Cumhuriyetten bugüne okuma yazma kampanyaları yürüten MEB Hayat boyu Öğrenme Kurumunun Genel Müdürü Mehmet Nezir Gül ise konuya ilişkin yaptığı açıklamada, Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerince 1928’den bu yana çeşitli adlar altında okuma yazma öğretimine ilişkin kampanya ve seferberlik çalışmalarının yürütüldüğünü anlattı. 1928’den 1959 yılına kadar Millet Mektepleri ve Halk Dershaneleri aracılığıyla okuma yazma alanında 97 bin 317 kurs açıldığını belirten Gül, 1 Milyon 867 bin 920 kişinin bu kurslarda eğitim aldığını aktardı.
Sevgili okurlar, 1927 tarihinde yüzde 11 olan okur-yazarlık oranın 1935’te yüzde 20,4’e, 1950’de yüzde 33,6’ya, 1960’ta ise yüzde 39,35’e çıkmıştır. Günümüzde ise 14 yaş ve üzeri okum-yazma oranı 95,9’dur, geriye kalan yüzde 4,09 oranın da ise okuma-yazma bilmeyen insan vardır. Çağ nüfusu içerisinde Okuma-yazma bilmeme oranı bayanlarda yüzde 6,8 iken, erkeklerde ise bu oran yüzde 1,28’dir.
Bu proje en çok göç alan başta İstanbul olmak üzere 10 büyük ilde toplanması planlanıyor. Bu iller İstanbul, Şanlıurfa, Diyarbakır, Ankara, Adana, Bursa, Van, Gaziantep, Mardin ve İzmir olarak planlanıyor. Böyle bir projeye gönülden destek vermemek, elde değil. Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan ve Eşi Emine hanımın bu konu üzerinde çok yoğun mesai harcadığını duydum. Cumhurbaşkanlığı seviyesinde, bu işe el atılması beni gerçekten çok memnun etti diyebilirim. Devlet olarak, hedef okuma yazma bilmeyen insan seviyesini 0(Sıfır) seviyesine çekmektir. Artık bizim derdimiz, okuma yazma olmamalı. Daha büyük projeler için savaş vermeliyiz. Mesela bugün kendi silahımız ile Suriye sınırından geçiş yaparak teröristleri yok etmeye gittik. Artık uzayda kendi uydumuz var ve daha nice gelişimlerin içinde umudumuz bu sorunun 0(Sıfır) noktasına inmesidir. Daha iyi ve daha güçlü bir Türkiye umudu ile gelecek haftaya kadar, kalın sağlıcakla.
