RECEP ARSLAN

RECEP ARSLAN

Okur vaziyetleri

İnsanların okuma alışkanlığı varsa, okuma alışkanlığı olanların durumu,  toplumbilimi açısından incelenmeye değer bir alandır. ‘Hangi türleri kimler okur?’ sorusu önemli bir araştırma alanıdır. Daha önce ilmi yazıların, makalelerin okunma şansının çok az olduğunu izah ederken, bunun sebebini tanımlamıştım. İlmi bir makaleyi kim yazmış diye bakılır. Akademi mensubu olup olmadığı birinci engeldir. Makaleyi yazanın akademik bir unvanı yoksa, ilim adamları o makaleyi okumaz. Yazan sadece dr. unvanına sahipse daha üsttekiler o makaleyi okumayı zül sayarlar. Doktor unvanı olanlar da  ‘ben de onun kadar biliyorum’ kibriyle okumazlar. Akademik unvanı olmayan, düşünce, ilim, inceleme, araştırma yazanlar ya da üniversite öğrencilerinin kimileri okurlar. Özetle ilmi bir yazı en az okunma şansına sahip olan yazı türüdür.

Xxxx

Akademi mensupları birbirini okumazlar, alttakileri okumazlar. Ama onların da okudukları var. Peki her derece unvanlı akademi mensupları kimleri okur? Tarihte kalmış yıldız isimleri okurlar. Ama o yıldızlar günlerine ışık saçıyorken günümüz için bir geçerli görüş üretmiyor olabilir. O zaman da o akademi mensupları nakilci olmaya meylederler.

Xxxx

Basın İlan Kurumu’na bir tasarı sunmuştum. Yanımdaki doçent arkadaşa da bir göz atmasını istediğimde bana bir uyarıda bulundu. ‘Pilan yanlış, plan diye yazılır’ dedi. Ona ‘Medeniyet Türkçesi’ adlı kitabımı okuyup okumadığını sordum okumamıştı. Aradan yıllar geçti yine de okumadı. Çünki  o doçent. Ben akademik unvanını kullanmayan bir yazarım. Bir akademisyen benim yazdığım kitabı okumazdı elbette. Halbuki okusaydı orada kendisine söylediğim ‘aydın züppeliği, müstemleke aydını’ nitelemelerine muhatap olacaktı. Çok şey öğrenmiş olacaktı. O günden bugüne hiçbir aşama kaydetmedi o değerli dostum.

Xxxx

Bravo kelimesi İtalyanca asıllıdır. Türkçeye oradan geçmiş. Kelimenin aslı, İtalyancadaki anlamı; cesur, gözü pek, korkusuz  demek. Türkçe’de takdir ifade etmek için kullanılıyor.  1876 basımlı Lugat i Osmani’de yer almış ilk defa.

Xxxx

Geçtiğimiz günlerde iki değerli imza bravo kelimesini bıravo şeklinde yazdığım için bana sataştılar. O iki arkadaşın birisi akademik unvanlı, diğeri de kemiyeten çok kitap yayınlayan bir yazardı. Türkçe’de iki sessiz harfle başlayan kelime olmaz. Önce bunu öğrenmeleri gerek. 40 yıl önceki gazete başlıklarına bakıldığında İskandal kelimesini görürler. Bu kelimenin Batı dillerinden dilimize ilk girdiği yıllardır. Sonraları skandal diye yazmaya karar verilmiş. Ama yanlış. Türkçe’de hiçbir kelime iki sessiz harfle başlamaz. Onun için ilk yıllarda kelimenin başına bir sesli harf olan İ konulmuştur. Diller arasında kelime geçişleri çok doğaldır. Ama her millet o kelimeye kendilerine göre anlam yükleyebildikleri gibi, kendilerine özgü telaffuz da edebilirler. Aslına bakılırsa başka milletlerden alınan kelimeleri kendine özgü telaffuz etmekle o kelime millileştirilmiş olur.

Xxxx

Aferin kelimesi var dilimizde. Farsçadan alınma. Afrin, Afritan, Afirin şekilleriyle erken ve geç dönem Farsça’da kullanılır. Anlamı övgü, kutsama, alkış diye veriliyor. İlk defa 1500 yılından önce Gülistan tercümesinde bu kelime kullanılır. Gülistan tercümesi Ahmed bin Kadı i Manyas imzasını taşır. Gel gelelim bu kelime Türkçe’de daha çok çocuklar için, maiyettekiler için kullanılabilirken, büyükler için, yukarıdakiler için kullanılmaz Türkçe’de.

Xxxx

Başka dillerden alınan kelimelere yeni anlamlar yüklenebildiği gibi onlar kendi ağzımıza, şivemize, mahreçimize göre telaffuz etmekle o kelime millileşir. Bravo kelimesini bıravo şeklinde telaffuz ettiğimiz halde bravo diye yazmanın bir değeri yok. Müstemleke aydınlarına anlatmakta zorlandığım mesele bu. Türkçe’de iki sessiz harf yan yana gelerek kelimenin başında bulunmaz. Kelimeyi hecelediğiniz zaman bu hakikati herkes görebilir. Bu yüzden akademik unvanınız olsa da Bazan makalelerimi okumalısınız. Bir şey söylemeyen hiçbir yazıya rastlamazsınız.

 

<