ORTA VADELİ PROGRAM VE ANTİDEPRESAN KULLANIMI
Kelebek Etkisi
Orta vadeli programlar, üç yıllık yol haritalarıdır. Yeni orta vadeli programda 3 yıl sonra (2026 yılında) enflasyonun ve işsizliğin tek haneye düşürülmesi, kişi başı gelirin 14 bin 855 dolara çıkarılması hedefleniyor. Doların ise 47,8 TL olacağı öngörülüyor. Bu hedefleri iş insanları olumlu karşıladılar. İş insanları ayrıca mesleki eğitim programlarının düzenlenmesi, yatırımın desteklenmesi, yeşil ve dijital dönüşüm hedeflerinin yararlarına dikkat çektiler. Dar gelirli vatandaşın sevindiği ancak hayata geçirilmesinin en az 1 yıl süreceğini düşündüğü düzenlemeler ise şunlar: “Konut arzı hızla artırılarak vatandaşların konuta erişim imkanı sağlanacak, istihdam yıllık ortalama 909.000 kişi arttırılacak.” Dar gelirli vatandaşın kendisini hemen etkileyebileceğini düşündüğü, endişelendiği başlıklar da var. Bunlardan biri talebi daraltıcı politikaları sağlayacak şekilde “kredi kartı kullanımının yeniden düzenlenmesi.” Diğeri ise “2023 enflasyon hedefinin yüzde 65 olması.” Bu hedef, halkın bütçesinin zorlanmaya devam edeceğini gösteriyor. Bütçelerin zorlanması, ev içindeki huzurun bozulmasına ve gerginliklere neden oluyor.
Talebi Daraltıcı Politikalar ve Dar Gelirli
Dar gelirli ailelerin bütçe denkleştirmesi gergin bir süreç. “Enflasyonun artacağı” ve “kredi kartı kullanımda talebi kısıtlama yönünde ve henüz net olmayan yeni düzenlemeler yapılabileceği” haberleri, hane halkındaki gerginliği daha da arttırıyor. Dar gelirli ailelerin gündeminde önümüzün kış olması, ısınma masrafları da var. Velhasıl talebi daraltıcı politikalar, dar gelirli ailenin hem bütçesini hem de psikolojik dengesini bozuyor.
Yüksek Depresyon ve Anksiyete Oranları
Axa Sigorta’nın 2023 yılında 16 ülkede yaptığı araştırmaya göre en yüksek depresyon, anksiyete ve stres semptomları Türkiye ve Filipinler’de görüldü. Bu oran Japonya, Fransa ve Meksika’da en düşük düzeyde. Psikolojik dengesi bozulan, depresyona giren bireyler antidepresan ilaç kullanımına yöneliyor. Geçen yıllar içinde antidepresan ilaç kullanımının yükseldiğine şahit olduk. Sağlık Bakanlığı’nın 2021 yılında yayınladığı verilere göre Türkiye’de 2019 yılında 49 milyon 857 bin kutu antidepresan satışı gerçekleşirken bu rakam, 2020’de 54 milyon 625 bin, 2021’de ise 59 milyon 641 bin kutuya yükseldi. Psikolojik sorunların şiddet eğilimini arttırdığı dikkate alındığında antidepresanlara yönelmek doğru bir karar. Ancak bu ilaçların her ilaç gibi yan etkileri var. Bu yan etkiler arasında çok dillendirilmeyen ancak oldukça önemli bir husus var: Yanlış Karar Riski
Antidepresanlar Yanlış Evliliklere Neden Oluyor
Antidepresan kullanımı nedeniyle kaygınızı azaltmaya çalışırken duygularınız tamamen körelebilir, tepkisiz hale gelebilirsiniz. Duygular, yeni bir işe başlamak için gerekli. Dolayısıyla, antidepresan kullanırken ekonominizi düzeltmek için harekete geçmek istemeyebilirsiniz. Antidepresan kullanımı duyguların körelmesine neden olabileceği gibi tam tersine duyguların yoğun yaşanmasına da neden olabiliyor. Psikiyatri uzmanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan, antidepresan kullanımı nedeniyle önünüze gelen herkese aşık olabileceğinizi, bu nedenle evliliklerin sonlanabileceğini ve yeni evlilikler yaşanabileceğini söylüyor. İlaç kesilince aşk bitiyor ancak aldığınız kararları yaşamaya devam ediyorsunuz.
Antidepresanların yanlış karar alınmasına neden olabileceğinin farkında olunması gerekiyor. Duygular ve karar ilişkisi daha geniş bir perspektifle bir sonraki yazımızın konusu. Kalın sağlıcakla.