SABIRSIZ YÜREK
"Bize en şaşırtıcı görünen
şeyler, çoğunlukla
en doğal olanlardır."
Bir süredir ara vermiştim, ancak kitap sevdalılarının uyarıları bu sürenin bir hayli uzamış olduğunu fark ettirdi.
…Ve son okuduğum yada elimden bırakamayarak okuduğum bir Zweig kitabı ile başlayalım seriye…
Almancadan dilimize çevirisini Çiğdem Öztekin yapmış. Vitrinlere Can yayınları taşımış, çok kısa bir zamanda da 9. Baskıya ulaşmış.
Freud’un öğretisine derin bir ilgi duyan Stefan Zweig’in psikolojik romanı SABIRSIZ YÜREK acıma duygusunun nelere yol açabileceğini insanı nasıl çatışmadan çatışmaya sürükleyebileceğini anlatan bir başyapıt.
Yazar bu kitabında iki tür acıma duygusundan söz ediyor.
“Birincisi duygusal ve zayıf olanı başka birinin yaşadığı felaketlerden kaynaklanan acı ve hüzünden olabildiğince çabuk kurtulmak için çırpınan bir yüreğin sabırsızlığıdır.
Diğeri, tek gerçek acıma duygusu ise yaratıcı olan, ne istediğini bilen, sabırla, gücü yettiğince hatta gücünün bile ötesinde katlanmaya ve dayanmaya kararlı bir insanın acıma duygusudur.”
20. yüzyılın kült kitaplarından biri olan ve ülkemizde daha önce “ACIMAK” “MERHAMET” gibi isimlerle çıkan SABIRSIZ YÜREK insanca duyguların savaşın dehşeti karşısında allak bullak oluşunun romanıdır…
“Para parayı çeker” Bilgelik kitabından alınan bu sözdeyişi her yazarın cesaretle şu şekilde vurgulama hakkına sahip olduğuna inanıyorum:
“Anlatana anlatılır.”
Okuma sevgisi olana da önerilir diyorum…
Haftaya bir başka kitapta buluşmak dileği ile…
