25 Ekim 2017 günlü Yeni Söz Gazetesi, gündeme uygun bir başlık atmıştı :
“Belediyelere Sıkıyönetim, Seçmene Büyük Görev…”
Alt başlıkta ise haber başlığı şöyle devam ediyor : Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın
belediyelerin harcamaları ve imar uygulamaları gibi başlıklarda tepeden tırnağa
denetleneceği yönündeki açıklamaları toplum tarafından memnuniyetle karşılandı.
“Belediyelere sıkıyönetim” olarak yorumlanan gelişmenin, belediye başkanlarını endişeye
sevk edip, ekipleriyle gizli toplantılar yapmasına yol açtığı gözlendi.
Eskiden biri birine “bana bakar mısın”, dediği zaman cevap hazırdı: “Sana belediye
baksın” denirdi.
Şimdi belediyelerin fakir fukaraya baktıkları yok. Gerçi şimdi başkanlar halk günü
düzenleyip, halkın dileklerini not ettiriyorlar ancak bu notların geri dönüşü pek yok. Sözler
tutulmuyor; yazıyorlar tahtaya, kalıyor haftaya…
Genellikle belediye bürokrasisi rant devşirmeyle meşgul.
Belediye başkanları şahsi reklamlarını yaptırıp, toplumun talebine cevap vermeyen
harcamalar yapıyor , gösterişli törenler düzenliyorlar.
İmar Kanunu ve 18. madde uygulamalarındaki suistimaller ayyuka çıktı. İmar-inşaat
işlerinde “bağışsız” iş yapıldığı ne görülmüş ne duyulmuş…
Sayın Cumhurbaşkanı toplumun vicdanında yaralar açan adaletsiz uygulamalara dur
demek için harekete geçti ve diğer küçük belediyelere örnek teşkil etmek üzere bazı büyük
şehirlerin belediye başkanlarını ‘’görevden aldı”
Süreç doğru işliyor. Büyük şehirlerdeki iktidar belediyelerinden başlayarak diğer tüm
belediyelere teşmil edilecek denetimler, toplum vicdanında adalet duygusunu tatmin edecek.
Şehirlerin tepelerine kazık gibi gökdelen çakanlardan , yeşil örtüyü yok edenlerden,
bunlardan rant sağlayanlardan hesap sorulacak umudundayız.
Sayın Cumhurbaşkanı , Dünya beşten büyüktür restini çekip BMGK’deki beşli çetenin
inlerine girdi. ABD destekli PKK, PYD, DAEŞ vs teröristlerin inleri ile CİA elemanı
Fetö’nün Pensilvanya’daki inlerine girdi.
Sayın Cumhurbaşkanı, şimdi de belediyelerin çevresinde rant peşinde pervane olan
haramilerin inlerine girmek için kolları sıvadı.
Herkes ama herkes, eteğindeki taşları döksün. Hesap zamanı yaklaşıyor. Büyük
çoğunluğu dar gelirli, emekli işçi, işsiz, dul ve yetimin yüzü gülsün. Burada hukuk ve adalet
hakimiyeti tesis olunsun.
Ağlayanlar göz yaşlarını silsin, dedikoducular, dillerini tutsun, şom ağızlılar ağızlarını
kapatsın.
Halk hesap sormaya geliyor. Sandıklar 2019’ da temiz bir iktidar için açılmayı
bekliyor…
Hukuk bütün ihtişamıyla geliyor, savulun yolsuzlar adalet geliyor!...