"Şehitler ölmez!" de...
Çok önemli bir söz: “Şehitler ölmez!”..
Doğru mu, hem de çok doğru...
Ölüyorlar mı, o da doğru...
Bazılarının anıtları dikiliyor...
Bazılarının adları sokaklara, caddelere, binalara, okullara ve benzeri yerlere veriliyor...
Hepsi bu kadar mı?
Değil, elbette...
Hatırlandıkça, anıldıkça toplu bir “Fatiha” okunuyor...
Bütün bunlardan daha önemlisi, “Ateş düştüğü yeri yakıyor!”..
Şehitlerin aileleri korunup kollanıyor mu?..
Eğer kamuoyu için önemliyse, elbette...
Yoksa unutulup gidiyor, “şehit”ler ve aileleri...
Şehitlik çok önemli bir mertebe...
Hele uğruna can verildiği yer vatan toprağıysa...
Günümüzde ise bir hiç uğruna “şehit” verilmiş önemsiz gibi...
Bir zamanlar yazılı basının manşetlerinde yer alan şehit ya da şehitler haberleri, o kadar kanıksandı ki birinci sayfada tek sütun yer alıyor...
Hani, “Şehitler ölmez” di?..
Beyler, kendinize gelin...
Şehitlik, o kadar kolay elde edilebilecek bir mertebe değil...
Bir hak uğruna can verilmedikçe, şehitlik mertebesine ulaşmak mümkün mü?..
“Şehit” denilmekle “şehit” olunmaz!..
***
Yukarıdaki yazıyı neden yazdım?..
Seremoni olarak yapıldığına inandığım, duyguların istismar edildiği bir vasata hiç tahammülüm yok!..
Bizler önce gençlerimizin, yurttaşlarımızın “şehit” olmasının önüne geçeceğiz, gerekli önlemleri alacağız ve düzgün politikalarla sevdiklerini ondan ayırmayacağız...
“Allah... Allah...” naraları atarak, sadece halkımıza gaz vererek gençlerimizi sahaya sürmek, hangi aklın ürünü olursa olsun, ucuz kahramanlıktır!..
Esas olan sorunları konuşarak çözmektir!..
Hele hele hangi çıkar uğruna olursa olsun, gençleri riskli alanlara taşımak, en hafif deyimiyle çıkarcılıktır!..
Unutmayalım!..
Her şehidi bu dünyaya getiren bir ana, gelmesine vesile olan bir baba var...
Bir de evliyse, sevdiği kadın ve “baba... baba...” diye bağrışan çocukları var!..
Kimin hakkı var?..
Yasaları öne sürerek, onların bu dünyadan göç etmesine, sevdiklerinden koparmasına kimsenin hakkı yok!..
Düşünün!..
Nisan 2022’den beri, sadece Millî Savunma Bakanlığı verilerine göre, 48’i asker 6’sı korucu, 54 fidanı şehit verdik!.. Son günlerdeki şehitlerimiz hariç...
54 anne ve baba, kadın ve çocuklar feryat figan...
Diğerleri hariç...
Vatan için doğru işler yapılmadığı takdirde, bu canları kaybetmeye devam eder ve adına da, “şehit” deriz...
Onlar elbette bir günahsız “şehit”ler...
Ya siz nesiniz?..