Şiirde Hoca Nasreddin / YA TUTARSA
YA TUTARSA
Hoca bir gün bostana çapa yapmaya gitmiş
Pancar, patates derken yorulduğunu fark etmiş
Mola vermiş dinlenmiş kalkmış yine çalışmış
Ot, yaprak, çapa derken birkaç saat savaşmış
Kuşluğun vakti geçmiş, gelmiş öğle zamanı
Hem susamış hem acıkmış, hem de yorulmuş canı
Oturur bir gölgeye çıkarır azığını
Yoğurdu çok ekşimiş Hoca fark eder bunu
Bir iki denese de ekşiyen bu yoğurdu
Ağzını buruşturur boşa çıkar umudu
Su katar ayran yapar kaybolmazmış ekşisi
Yoğurttan vazgeçip de yememek en iyisi
Öbür azıklarını yemiş karnını doyurmuş
Bugünkü rızkımız da demek ki der buymuş
Karnı doyan Hoca'nın zindeleşmiş bedeni
Tekrar minnetle anmış rızkını vereni
Almış kabı kaşığı bari yıkayayım demiş
Üşenecek ne var ki, yemeği kendi yemiş
Nasıl olsa su hazır, bostan göle yakınmış
Görüp gülerler diye sağa sola bakınmış
Ekşiyen yoğurdunu döker bakraçtan göle
Gölün yoğurtlu yeri döner bembeyaz hale
Elin kolun sıvayıp oturmuş göl başına
Başlamış bir türküyle bulaşık savaşına
Bu zevkli uğraşıyla Hoca kendinden geçmiş
Başlamış ter dökmeye, hava sıcak, güneşmiş
Hocanın avazını duymuş birkaç köylüsü
Anlamışlar duyulan Hoca'nın gürültüsü
Dalmış Hoca işine unutmuş hislerini
Ne konuşanı duymuş, ne ayak seslerini
Selam veren dikilmiş Hoca'nın yanı başına
Gülmeye başlamışlar yaptığı uğraşına
Biri hayrola demiş Hocam neler görüyorum
Birazcık yoğurt arttı göle maya çalıyorum
Hoca şu göle bir bak eğer ki, aklın varsa
Benimki umut işi ya bir de der tutarsa