ZAFER BENGİ

ZAFER BENGİ

Sinir çizgisi...

Sözde dini argümanlarla “karalama” yapmak...

Başarıları, sırf karşı cins olduğu için “aşağılama”ya çalışmak...

Bedensel farklılıkları “ayrıştırma”ya konu etmek...

Bütün bunları sözde “din” adına yapmak...

Lanet okumak yetmez...

Gereğini yapmak gerekir...

Kimden mi bahsediyorum?

Bazı kişilerin “ilahiyatçı” unvanını kolayca kullandığı İhsan Şenocak’tan...

Saptadığıma göre, 33 de kitabı var... Bu kitaplardan 3-4 tanesi de yaşam tarzı üzerine olan, bence okuduğunu bile değerlendirmeyen sadece kalemşor (!)...

***

1974 Samsun doğumlu, doktorası da bulunan bu kişinin, kadınlar üzerine ettiği bir çok saçma sapan sözleri var. Gündemde kalmaya, dikkat çekmeye çalışan İhsan Şenocak, yüce dinimiz “İslamiyet”i alet ederek, tüm dindar insanların da kendisi gibi düşündüğünü zannediyor, herhalde... Ya farkında değil, ya da hedefe oynuyor!.. Şenocak, ilk büyük tepkiyi, Eylül 2019'da Samsun Bafra’da bir camide verdiği vaazdaki, “Kızları, eşleri pantolon giyen, üniversiteye giden, kaşlarını aldıran vallahi cehennemliktir” sözleriyle çekmişti. Buna benzer çok vaazı bulunan Şenocak’ın kendisiyle çelişen sözleri de var. Örnek mi? Bir vaazında “Üniversiteye giden, vallahi cehennemliktir” derken, bir söyleşide “Kadınların doktor da olabileceğini” ifade ediyor... Hangisi doğru Dr. Şenocak?.. 

Üniversiteye gidilmeden doktor olunabiliyor mu? Hem de dünyanın en zorlu eğitimini almadan...Kadın Voleyboy Milli Takımı’mızın Tokyo Olimpiyatları’ndaki başarısı sonrası attığı mesajla Şenocak, bakın ne diyor:

İslamın kızı! Sen oyun alanlarının değil, imanın, iffetin, ahlakın, hayanın, edebin sultanısın; sen ‘burnunu göstermekten utanan’ anaların evladısın. Ekranlara ve sakallı ağabeylerinin popüler kültürün kurbanlarına ‘sultan’ demesine aldanmayasın! Umudumuz da, duamız da sensin!

Bu sözlerin tutulur bir yanı yoktur!

Özellikle bizim kadınlarımız, “sultan”larımızdır!

Ayrıca, spor ne zaman “popüler kültür” oldu?

Türk Dil Kurumu’na göre, “popüler kültür” kavramının tanımı, “isim; belli bir dönem için geçerli olan, hızlı üretilen ve hızlı tüketilen kültürel ögelerin bütünü” olarak açıklanmıştır.

Popüler kültür”ün ne olduğunu bile bilmeyen Şenocak, sporun hızlı tüketildiğini mi zannediyor?

Ancak, Şenocak’ın “Umudumuz da, duamız da sensin!” cümlesine aynen katılıyorum...

***

Olimpiyat gibi uluslararası dev bir organizasyonda, ülkemizi başarı ile temsil ediyorlar, sırf kadın oldukları için, “sen oyun alanlarının değil” denilerek eleştiriliyorlar. Hem de “din”imiz adına... “İslamın kızı!” diyerek...

Voleyboy Milli Takımı’mızın kadrosundaki tüm kızlarımızı, kendileri beyan etmedikçe “müslüman” kabul etmek de ne derece doğru?..

Kadınlarımızın tüm katmanlarda eşit olarak yer alması, insan olarak hepimizin bakış açısı olmalı...

Zaten siyasi, ekonomik, sağlık açısından “bam teli” gibi gerilmiş ortamı daha da germek, hele hele bir hedefe odaklanmak için yapılması, ateşe benzin dökmektir...

Çok dindar olabilirsiniz...

Dini vecibeleri sonuna kadar uygulayabilirsiniz...

Dinimizin kurallarını da, hedef göstermeden açıklayabilirsiniz...

Bütün bunları kişisel olarak yapabilirsiniz...

Ancak, sizin gibi olmayanları aşağılayamaz, en önemlisi ayrıştıramazsınız...

İşte “sinir çizgisi”nin kesiştiği nokta burası...

***

Allah (cc), kendini “alim” görenlere, kişi haklarını çiğneyenlere akıl fikir versin...

Amin!

<