PEKCAN TÜRKEŞ

PEKCAN TÜRKEŞ

SİRAKÜZA-SİCİLYA

SİRAKÜZA-Sicilya

 

Goethe'den Steinbeck'e , Liz Taylor'dan Woody Allen'a ünlülerin hayran oldukları Sicilya turumuzun son durağı Siraküza.

Ünlü Alman Şair ve Yazarı Goethe; Sicilya ile ilgili şöyle bir Lâf etmiş;

"Without Sicily, Italy creates no image in the soul: here is the key to everything"

"Sicilyasız İtalya ruhta hiç bir etki yaratmıyor.Her kapıyı açacak anahtar burada."

İtalyanların "Çevirene güven olmaz" anlamında kullandıkları bir deyim vardır:"Traduttori tradutori"Tercüme eden haindir" Bir Hainlik daha yapalım:

 “Sicilya’yı görmeden İtalya’yı gezmek, İtalya’yı hiç görmemektir. Çünkü Sicilya herşeyin ipucudur.”

Goethe’nin 1796'da yayınlanan "Wilhelm Meister’in Çıraklığı "isimli ünlü Şiirinin ilk mısrasında Mignon'un Şarkısı müthiş sükse görünce Bethoven,Schubert,Schuman ve Çaykovski gibi Besteciler bu karakter için Beste yaptılar.Böylece Sicilya;Turistik destinasyonlarda tanınmaya başlandı.

 

ORTİGİA ADASI

 

Siraküza;Sicilya’nın tüm sanatsal zenginliğini yansıtan, turizm ve balıkçılıkla geçinen küçük bir liman kenti.

Antik Yunan çağında bir koloni devlet olarak kurulmuş, ünlü mucit Arşimet'in bir zamanlar yaşadığı yer.

Siraküza ;Antik Grek çağlarında bile amfi tiyatrosu, kültürü ve mimarisi ile şöhreti vardı.2700 yıllık tarihinde şehir antik çağlarda önemli tarihi rol oynadı. Bir zamanlar Siraküza; Akdeniz havzasında en büyük siyasi ve askeri gücü olan politik bir birim konumundaydı. Sicilya adasının kontrolü tarihte pek çok kez el değiştirmiş. Adaya sahip olanlar kendi kültürlerini adanınkine katmışlar. Yeme-içmeden, gezilecek-görülecek yerlere kadar her alanda bu kültürel çeşitlilik kendini gösteriyor. Adanın farklı şehirlerinde farklı kültürlerinin izlerini, eserlerini görmek mümkün. Örneğin Siraküza'da eski Yunan medeniyetinin izlerinin taşıyan Ortygia adası. Bu Ada daha sonra yapılan Umberto köprüsüyle anakaraya bağlanmış. Siraküza gezimizde Ortygia adasında deniz kenarındaki Hotel Posta'da konakladık.

 

 

DAR SOKAKLARINDA ÇAMAŞIRLAR ASILI SİRAKÜZA

 

2005'te UNESCO;Siraküza şehrinin tümünü ve şehir dışında ama Siraküza ili içinde bulunan "Pantalica Kayalık Mezarlığı"'nı Dünya Mirasları Listesi içine almıştır.

Sicilya’nın en otantik kenti olan Siraküza, antik Yunan dünyasının tüm zenginliklerini sergiliyor. Eski kiliseleri, daracık sokakları ve küçük şirin limanıyla Siraküza’yı tanımaya çalışalım. Siraküza'da dar sokaklarda yoksulluğun izleri görülüyor. Balkonlar arasına gerilmiş iplerde asılı yırtık çarşaflar, eskimiş çamaşırlar, rengi solmuş gömlekler bu sokaklardaki zor yaşamların belgeleri gibi uçuşuyor.

Sicilya,İtalya’nın en geniş bağ alanına sahip olmasına rağmen Sicilyalılar diğer İtalyan’lara kıyasla daha az şarap tüketiyor.Şehirde çalışan balıkçıları görebileceğiniz gibi midye ve istiridyelerle dolu ağların çekilişine de tanık olabilirisiniz. Ünlü mucit Arşimet’in Hamamda suyun kaldırma kuvvetini kanıtlayarak sevinçle sokağa fırladığı kent işte burası..

 

     APOLLO TAPINAĞI

    TEMPİO Dİ APOLLO

 

Siraküza'nın arkeolojik bölgeleri ‘Acradina’ ve ‘Neapolis’ olarak adlandırılıyor. Günümüzde modern bir görünüme sahip olan Arcadina bölgesinde, ‘Siracuse Formu’, ‘Roma Gymnasium’u’, ‘Bizans Hamam ve Apollo Tapınağı " kalıntıları bulunuyor. Bu bölgedeki tarihi eserlerin çoğu ne yazık ki apartmanların altında kalmış. Kazılarda bulunan 18 bin parça eser, üç bölüm halinde Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor.Apollo Tapınağın yerinde bu gün sadece tarihi kalıntılar duruyor.Roma İmparatorluğu son dönemlerinde ve Bizans Imparatorluğu dönemlerinde bu tapınak bir Hıristiyan kilisesine dönüştürülmüş,Arap Sicilya Emirliği döneminde ise cami olarak kullanılmıştır.

 

 

PİAZZA ARCHİMEDE ARŞİMET MEYDANI 

 

Apollo Tapınağı’ndan yukarı doğru biraz yürüyünce Arşimet Meydanına varıyoruz.Çevresi çeşitli dönemlerden kalma zarif yapılarla süslü meydanın ortasında, 1847 – 1909 yılları arasında yapılan Artemis Çeşmesi yer alıyor.

Ünlü bilim adamı ve mucit Arşimet; MÖ 3. yüzyılda Siraküza ’da yaşamış.Bu ünlü bilgin, Kral Hieron’un tacındaki altının oranını, suyun kaldırma kuvvetinden yararlanarak nasıl hesaplayacağını hamamda bulmuş ve “ Evreka, evreka” "Buldum,buldum"diye bağırarak dışarı fırlamış. Taş ve ok at­maya yarayan harp makineleri ile ülke­sini Romalılara karşı korumuş, düzlem aynaları bir sistem haline sokarak güneş ışınlarını toplamıştır. "Arşimet Prensibi” ,Eğik düzlem kanunu, Terazi kanunu, özgür yoğunluğu kavram­ları üstüne ilk bilgilerin mucidi Arşimet idi.

 

 

PİAZZA DUOMO MEYDANI ve KATEDRAL

 

 

Siraküza'da Antik Yunan döneminden kalma tapınaklar bulunuyor. Bir kısmı yıkık dökük olsa da bazıları kilise veya katedrallere dönüştürülerek bugünlere ulaşmış.Ayrıca bu minik adanın daracık sokakları mutlaka gezmeye değer.Kaçırılmaması gereken iki meydanlardan biri de:Piazza del Duomo.

Bu Meydanda Athena Tapınağı 

üzerine inşa edilmiş ilk Hıristiyan Batı Kilisesi.Meydanın büyük bir bölümünü kaplayan Barok tarzda yapılmış Katedral 1542 yılındaki depremden büyük zarar görmüş ve birçok kez onarılmış.

Gezim sırasında Nikah Tören sonrası yeni Evli Çiftin bineceği Meydandaki Düğün Arabası 50'lerin antikası bir Aracın"Limousine"dönüştürülmüş hali.Gerçekten ilginç;görmeye değer...

 

FONTE ARETUSA PINARI

 

Deniz kenarına indiğinizde sizi Aretusa Pınar'ı karşılayacak.İçinde papirüs ağaçları ile ördeklerin bulunduğu havuz -akvaryum karışımı Siraküza'nın sembollerinden biri olan bu antik Pınar'ın bir de hikayesi var: Aretusa bir su perisidir. Özgürlüğüne düşkünlüğü yüzünden hiç kimseye aşık olmasa da, nehir tanrısı Alfeus ona göz koyar. Aretusa kaçmak istese de, Alfeus onu bulur ve böylece bugün çeşmenin olduğu noktada bir araya gelirler.

 Erkeklerle ilgisi olmayan yanlız avlanmayı düşünen Aretusa;bir gün Irmakta yıkanırken Irmağın dibinde birşeyin kıpırdadığını duyunca hemen kıyıya fırlar.O anda bir ses duyar:”Acelen ne güzel kız? Neden böyle çabuk çıktın.”

Bu ;Irmak tanrılarından Oceanus (Okyanus)Tanrısının oğlu Alfeus idi. Kız kaçtı, tanrı kovaladı. Sonunda yakalanacağını anlayan Aretusa; Artemis’e yalvarıp yakarıp yardım diledi. Tanrıça da oracıkta bir kaynağa çevirdi onu. Yalnız kaynağa çevirmekle kalmadı, toprağın altından bir geçit açarak Yunanistan’dan Sicilya’ya, ta Ortigia’ya kadar götürdü. 

Aretusa, yine de Alfeus’tan kurtulamadı. Irmak tanrısı aynı geçidi kullanarak Ortigia’ya kadar gitti. İkisinin suları orada birbirine karıştı.Bugün Yunanistan’dan Alfeus Irmağına bir tahta çanak atın; göreceksiniz, o çanak Sicilya’daki Aretusa kaynağından çıkacaktır.

 

 

SANTUARİO MADONNA DELLA LACRİME-Hz.Meryem'in Gözyaşları Mâbeti

 

Şehrin her yerinden görülen piramit şeklindeki Mâbete ; Ortygia Adası’ndan Umbertino köprüsünü geçip Yarım saatlik yürüyüşten sonra varılıyor. Söylentiye göre 1959 yılında Siraküza’lı Iannuso isimli bir ailenin evinde bulunan Meryem ikonasında, Meryemin gözlerinden bir sıvı akmaya başlar. Yapılan tahliller bu sıvının insan gözyaşı ile aynı olduğunu düşündürür. Bu olay bir mucize olarak görülür ve evin yerinde muhteşem bir kilise yapılır. Santuario Madonna della Lacrime-Hz.Meryem'in Gözyaşları Mâbeti; gökyüzüne yükselen bir piramit şeklinde.

 

 

 

PARCO ARCHEOLOGİCO DELLA NEOPOLİS 

 

Neopolis Arkeoloji Parkı;Siraküza kent merkezinin kuzeydoğusunda yer alır. Yürüyerek yaklaşık 40 dakika sürüyor. Otobüsle de gidebilirsiniz. Burası Kentin epeyce batısında yer alan Neopolis, Siraküza'nın önemli Yunan ve Roma anıtlarını barındırıyor. Yaklaşık 240 bin metrekareye yayılan alan, Paradiso Vadisi tarafından ikiye ayrılır. Güneyinde Roma tiyatrosu ve II. Hiero Sunağı. 

 

 

ARŞİMET HEYKELİ

 

Romalıların Siraküza’yı kuşatması sırasında yaptığı aynalarla birçok Roma gemisinin yanmasına neden olan Arşimet efsaneye göre bir matematik problemini çözerken, kenti istila eden Romalı bir asker tarafından öldürülmüş. Arşimet'in Adanın girişindeki Umbertino Köprüsünün üzerinde elinde ayna tutan bir Heykeli vardır.Heykelin ayak ucunda "Eureka""Buldum" ibaresi görülüyor.

 

 

PALAZZO MERGULESE-MONTALTO SARAYI 

 

Palazzo Mergulese-Montalto

Sarayı; Ortygia Adası'nda Arşimet Meydanın ilerisinde Ortaçağ karakteri taşıyan Montalto Caddesinin bitimini takip ederseniz, Siraküza soylularından Maciotta Mergulese adına 14. yüzyılda inşa edilmiş saraya varırsınız. Sarayın giriş kapısı ve zarif cephe süslemeleriyle dikkat çekiyor. 

Sivri tepeli kemer şeklinde giriş kapısı polikrom mermerden çok süslü olarak yapılmıştır. 

 

PANTALİCA NECROPOLİS KAYA MEZARLIĞI 

 

Siraküza'da UNESCO tarafından dünya kültür mirası listesine eklenmiş Pantalica Necropolis'de MÖ 13. Yüzyıla kadar giden yaklaşık 5000 adet mezar bulunuyor. 

 

NOTO : ŞİRİN BİR KASABA 

 

Siraküza bölgesinden UNESCO listesine giren Noto;1693 yılında adada meydana gelen bir deprem sonrasında, o yılların Barok tarzına göre yeniden inşa edilmiş. Siraküza’ya 32 kilometre uzağındaki bu küçük kasaba Barok yapılarıyla günü birlik ziyaret edilebilir.Ana meydanı Municipio’da yükselen Nicholas Kilisesi Noto’nun en önemli yapısı. 1776’da tamamlanan 1996’daki depremde epeyce hasarlanan Kilise Restorasyon ile eski görüntüsünü kazanmış.

 

SİRAKÜZA PAZARI

 

Siraküza pazarı ile bizim semt pazarları arasındaki tek fark orada İtalyanca konuşulması ve balık kısmında ıstakoz da satılması .Yolun iki tarafına açılmış pazarın her iki tarafındaki girişe daha çok, şort ve mayo satanlar hakim. Pazarın içi ise peynirci ve meyvecilerin mekanı. 

Sicilya'da Domuz eti (Carne di Maiale) yanı sıra At eti (Carne di Cavollo) yeniliyor.At eti geleneksel yemekleri ama sadece evlerde pişiriliyor, restoran menülerinde görülemiyor. Caponata denilen patlıcanlı bir Antipasti (Aperatif) ve Cassata dedikleri Ricotta peynirinden yapılmış bir tür tatlı ve Badem likörü var.

Kuzey İtalya'yada yaşayan İtalyanların büyük bir kısmı, sokaklarında siren sesinin eksik olmadığı Sicilya'da yaşayan bu sıcak kanlı ve yardımsever insanları 

"İspanyol etkisinde kalmış Arabesk Yunanlılar" olarak tanımlıyor(!).

 

 

HOTEL POSTA 

 

Kavun büyüklüğünde limonların dilimlenerek sokak tezgahlarında satıldığı Siraküza;Turunç ağaçları ile dolu.Etrafımız yeşilliklerle kaplı. Kaldığımız Hotel Posta'nın Kahvaltı avlusunda çiçekler var.Sicilyada pek Kahvaltı kültürü olmamakla birlikte erik büyüklüğündeki lezzetli zeytinleri şarap içerken yeniliyor.Özellikle açık sürahi şarapları çok ucuz;Meşrubat fiyatına.

Arka planında muhteşem Ortigia Adası bulunan Hotel Posta, Siraküza şehrinin tarihi merkezinde yer almaktadır.Katedral ve Fonte Aretusa çeşmesi gibi yerel cazibe merkezlerine yakın bir mesafede.

 

 

<