SOSYAL BAĞIMLILIK
13 Kasım 2022 de yaşanan mefhum İstiklal Cad. patlaması sonrasında hükümetimiz sosyal medyaya yasak getirerek kısıtlama uyguladı.
Patlamanın yaşandığı saat 16:30 itibariyle tüm sosyal medya'ya erişim kısıtlandı. Kimse Facebook, İnstegram, Twitter gibi sitelere giremedi. Herkesi bir telaş aldı ki sormayın, sosyal medyayı ne çok kullanıyormuşuz farkında değilmişiz.
Son yılların fenomen siteleri bunlar yiyen içen, tatile giden gidemeyen, zengini fakiri müptelası olmuş bu sosyal medyanın.
İliklerimize kadar işlemiş mübarek siteler, sanki bu siteler olmasa kimse kimseden haberdar olamayacakmış gibi geldi millete.
Aslında bir bakıma iyide oldu bu kısıtlama, çünkü kulaktan dolma dedikodularda konuşuluyor, gerçek haberlerde. Neyin doğru olduğunu bilmeden akıl yürütenler, söz söyleyenler çok oluyor.
Kısıtlamayla beraber belki birkaç saat sıkıntıya girdik haber alamadık, inciğini cimciğini çıkaramadık olayın. Hüküm veremedik kendi kendimize, paslaşmadık dosyaları resimleri videoları lakin bu süre zarfında ailecek oturup televizyon izledik, sohbet ettik. Haberlerden öğrenmeye çalıştık ölen sayısını, yaralıları, hasarı.
Ne kadar çok bağımlısı olmuşuz şu yalancı dünyanın, ne kadar içine çekmiş bizleri. Resmen müptelası olmuşuz, her saniyemizi, her hikayemizi paylaşmasak ölecek gibi olmuşuz. Öyle içimize işlemiş ki sosyal medya olmayınca uyuşturucu kullananlar gibi birkaç saatte olsa yoksunluk çektik.
Sinir olduk, kızdık kısıtlama getirenlere, neden diye sorguladık, arama motorlarına sorduk nedenini, ne zaman geleceğini de.
12 saat sonra kaldırılınca kısıtlama rahatladık, resmen yeniden doğmuş gibi hissettik. Neşemizde yerine geldi, artık istediğimiz gibi istediğimiz konuda işkembeyi kuburadan atmaya başladık.
Ne zormuş kardeşim böyle sosyal medya kullanmadan yaşamak, demek ki bizler daha önce yaşamıyormuşuz da haberimiz yokmuş.