Susuz aşk yaşanmaz
Genç bir yayınevi purofesör doktor Hamdi Temel’in bir kitabını yayınlamış. Mat karton kapak mavinin tonlarında, su renklerinde bir kitap. 180 sayfa. İstanbul 2017 baskılı. Yazar 1966 Sorgun doğumlu. Selçuk Üniversitesi Kimya Bölümü mezunu ve Dicle Üniversitesinde öğretim üyesi.
Xxxx
Su ve toprağın büyük aşkına şahit olduk diyor yazar.
‘Dünyamıza hayat getiren bu büyük aşkın yarım kalmamamsı için hayat iksiri suya sahip çıkmak, onu korumak insanlık adına , aşk adına hepimizin görevidir.
‘Temizlikten sağlığa, teknikten tarıma dünyamıza hayat, hayatımıza şekil veren suyu tanımak gerek. Su ile dost olmayı bilmek gerek.
‘Su ile şaka olmaz. Nehir yataklarına yapılan yapılar ilk taşkınlarda zarar görürler.’
Xxxx
Yazar, kimi zaman bir ilim adamı olarak, kimi zaman bir edebiyatçı olarak yazmış kitabını. Çok değerli, çok faydalı bir eser çıkmış ortaya.
Bölüm başlarına ayet mealleri de alınmış konuyla ilgili.
Bölümler arasına çizimli süsleme sayfalar da kitabın kolay okunmasını ve okuyucuya sevimli gelmesini sağlıyor.
Xxxx
Su elbette hayatın kaynağı. Gökyüzündeki elvanı seba, eleğimsağma, gökkuşağı da havadaki su damlacıklarının kıristalinde güneş ışığının parçalanmış görüntüsüdür. Gökyüzündeki o muhteşem renk cümbüşü bişe su ile yaratılıyor. Keainatın da sudan, gazdan yaratıldığı düşünülürse, suyun her canlının varlığının yüzde 80’i kadarı olduğu düşünülürse, suyun ne kadar can ve canlı için önemli olduğu anlaşılır.
Gel gelelim bu kadar önemli olan suyu çok da bilinçli tüketmediğimiz aşikeardır.
Xxxx
Deniliyor ki, gelecekteki savaşlar su savaşı olacaktır. Aslında daha önceki savaşlar da su savaşıdır.
İnsanlar su kenarlarında konaklar, atlarını sular, kendileri susuzluğunu giderir, vücut ve eşya temizliğini yapar. Hatta yerleşimi bile su yakınlarına yapar ki, bu hayat iksirinden kolaylıkla yararlansın diye.
Okyanuslar, denizler, göller durgun sular olarak, çay, dere, nehir, akarsu, ırmak hareketli su olarak kabul edilir. Su ve hareket dediğimizde suyun felakete dönüştüğü zamanları da hatırlamak gerek. Taşkınlar, sel baskınları, çığlar, kar erimeleri ve toprak kaymaları hep suyla ilgili.
Xxxx
Yüzlerce roman yazılabilir. Su ile ilgili yüzlerce roman yazılabilir. Ama benim edebiyatçılarım belli konular dışında düşünmemekte, konuşmamakta. Yazıklar olsun her birine ayrı ayrı.
Tırakya’da Meriç nehri taştığında Edirne ve çevresi sular altında kalıyor. Yunanistan’ın baraj kapaklarını açmak zorunda kalması, Edirne’nin sular altında kalması demek. Bütün tarım arazisi, ekinler, mahsul heba olmak durumunda. Güneyde de Fırat ve Dicle’nin kullanımı konusunda komşularımızla sık sık anlaşmazlığa düştüğümüz bilinen bir şey.
Xxxx
Evet su çok önemli, hayat kadar önemli Ama o bilinçle kullanılmıyor su. Ha bire tüketilen, sorumsuzca tüketilen su, öyle azaldı ki, korkarım günün birinde bitecek. Ama o zmaan hayat da bitmiş olacak.